- Yazar Biyografisi (TEİS)
Avnî, Yenişehirli - Madde Yazarı: Prof. Dr. Lokman Turan
- Eser Yazılış Tarihi:?
- Yazıldığı Saha:Anadolu-Osmanlı
- Edebiyat Alanı:Yazılı Edebiyat / Divan Edebiyatı
- Dönemi:19. Yüzyıl
- Dili:Türkçe
- Alfabesi:Arap
- Yapısı:Manzum
- Niteliği:Telif
- Türü/Formu:Divan
- Yayın Tarihi:16/03/2022
TÜRKÇE DÎVÂN (AVNÎ)
şiirlerAvnî, Yenişehirli (d. 1242/1826 - ö. 1301/1883)
ISBN: 978-9944-237-87-1
Yenişehirli Avnî Bey’in klasik divan tertibinde bulunması gereken bütün nazım şekillerini ihtiva eden eseri. Şairin mizacından kaynaklanan sebeplerle tertip ve tashih edemediği Dîvân önce damadı Şevki Bey tarafından oldukça eksik bir hâlde matbu olarak basılmış, daha sonra gerek torunları ve gerekse bu Dîvân'ı başlı başına kendisine mesele edinmiş olan Suud Yavsı (ö.1936) tarafından istinsah edilmiştir. Yenişehirli Avni Bey’in mevcut nüshalar karşılaştırılarak yayımlanan son baskısında 55 kaside, 3 mesnevi, 19 musammat, 2 müstezat, 526 gazel, 21 tarih manzumesi, 131 kıt’a ve nazım, 23 rubâî, 248 müfred, 34 mısra bulunmaktadır. Toplamda 1062 manzumenin bulunduğu Dîvân'ın beyit sayısı 6873’tür (Turan 2021). Tâhirü’l-Mevlevî’nin belirttiği gibi “Fuzûlî’nin rikkati, Nef’î’nin ahengi, Nedîm-i şeydânın şûhluğu ve Şeyh Gâlib’in tahayyülâtı birleşecek olursa bir Avnî Bey çıkar. Binâenaleyh kudemâ âsârı içinde Avnî Dîvân'ı kadar hakikî şey ihtiva eden bir kitap yoktur hükmü verilse pek de mübalağa edilmemiş olur. Avnî Bey'in eserinde klasik edebiyatın büyük şairlerin rikkatini, ahengini, şuhluğunu ve tahayyülatını bulmak, kasidelerde Nef’î’nin, gazellerinde Fuzûlî’nin, Nâbî’nin ve Nedîm’in etkilerini takip etmek mümkündür. Bir Mevlevi şair olması münasebetiyle tasavvufi şiirdeki varlık-yokluk, vahdet-i vücûd, tecelli vb. birtakım kavramların derinlikli tefekkürünün de şiirlerde bir leit motif gibi işlendiğini söylemek mümkündür. Kasidelerde ağır bir dil, gazellerde ise genellikle kasidelerine oranla daha anlaşılır bir dil kullanılmıştır.
Dünyayı bir “tiyatrohane”, hayatı bir “dram”a benzetecek kadar yenilikçi söyleyişlerin bulunduğu Dîvân'da şairin 19. yüzyılın yenileşme hareketlerine bigane kalmadığı söylenilebilir. Dîvân’da daha önce istinsah edilen Yenişehr-i Fenâr hakkındaki manzume eksik bırakılmış ve tam bir şehrengiz özelliğinden mahrum olarak neşredilmiştir. Eserin bu son neşrinde (Turan 2021), bir birinden bağımsız olarak sunulan ve farklı mesneviler gibi görünen manzumelerin Yenişehr-i Fenâr şehrengizinin bir parçası olduğu tespit edilmiş ve şehrengiz edebiyatına yeni bir eser daha kazandırılmıştır. Dîvân'dan hareketle şairin aynı zamanda iyi bir gözlemci olduğu söylenebilir. Bu son yayında divana dâhil edilen “Latîfe-gûne Neşîde” başlıklı manzumede şairin 19. yüzyıl İstanbul’una dair dikkatleri İstanbul çalışmaları bakımından son derece önemli katkılar sunacaktır (Turan 2021).
Aynı şekilde Dîvân'da şiir ve şair hakkında yapılan tarifler Yahya Kemâl Beyatlı’nın da dikkat çektiği üzere şairin yaşadığı çağı aşan bir ufka sahiptir: “...Avrupa tesirlerinin her türlüsünden azade, tam şarklı bir Yenişehirli Avni Bey’in maruf şiir tariflerini okuyanlar büsbütün şaşıracaklardır. Çünkü bu şarklı şairin, şiiri tarif edişi, o aralık hayatta olan en yeni Fransız şairi Arthur Rimbauld’nun tarifine mutabık” gelir (Turan 2021).
Dîvân'ın altı nüshası bulunmaktadır. Şairin hayatında istinsah edilmiş herhangi bir nüsha yoktur. Tespit edilen nüshalardan biri Süleymaniye Kütüphanesi nüshasıdır. Bu nüsha Külliyat-ı Divan-ı Avnî başlığıyla Yazma Bağışlar Bölümü 4356 numarada kayıtlıdır. Bu nüshada bulunan şiirler diğer nüshalarla kısmi farklılıklar göstermekle birlikte bilhassa “Âsâr-ı Müteferrika” bölümünde yer alan manzumelerin diğerlerinde bulunmamaktadır. Esasen müstensih Suud Yavsı’nın “Tabsıra” (Turan 2008) başlıklı yazısında anlattığına göre Dîvân'ı tam tekmil hazırlarken başına gelen müessif hadiseler sebebiyle eserin istinsahına iki yıl ara verdiğini, bu ve başka sebeplerle ortaya koyduğu nüshada bir dağınıklık bulunduğunu belirtmekte yarar vardır. Âsâr-ı Müteferrika, âdeta Dîvân'ın yeni bir nüshası olarak Avnî Bey’in daha sonra elde ettiği muhtelif şiirlerinin yeniden tasnif edilmiş hâlidir. Bu şiirleri huruf-ı hecâya göre yeniden tertip eder; kasideler, mesnevîler, gazeller, kıt’a ve nazmlar, müfred ve mısralar başlıklarıyla düzenler. Aynı işlemleri yine nüshanın münderecatında bulunan Farsça Divan için de yapar. Bununla birlikte Suud Yavsı’nın da sonraları Millî Kütüphane kayıtlarına giren “Yenişehirli Şair Avnî’nin Basılmamış Eseri” (Millî Kütüphane, 06 Hk 101) başlıklı Avnî Bey’in hatt-ı destiyle olan defteri görmediği anlaşılmaktadır. Zira bu nüshada da hatırı sayılır miktarda manzume tespit edilmiştir. İstanbul Üniversitesi Kütüphanesi Nadir Eserler Bölümü TY. 9614 numarada şairin el yazısı ile olan nüsha kayıtlıdır. Bu nüsha 225 gazel ihtiva etmesi ve Avnî Bey’in hatt-ı destiyle telif edilmiş olması bakımından önemlidir. Nüshanın tarihi konusunda bilgi yoktur. Yine İstanbul Üniversitesi Nadir Eserler Bölümü TY. 9719 numarada kayıtlı olan “Yenişehirli Avnî Bey Merhûmun gayr-i Matbû’ Dîvânıdır” başlıklı kitap, kim tarafından istinsah edildiği belli olmayan ve kapak sayfasında "hatt-ı destiyle olan aslından istinsâh edilmişdir" ibaresi düşülerek istinsah edilmiş bir nüshadır. İstanbul Üniversitesi Kütüphanesi Nadir Eserler Bölümü TY. 9285 numarada kayıtlı olan Eş’âr-ı müntehabât-ı Avnî başlıklı 1927'de kaleme alınmış olan ve 76 sahifelik Ankara Millî Kütüphanede Yz. A. 1272 numaraya kayıtlı olan “Müntehabat-ı Divan-ı Avnî” isimli nüshalardır ki, bunlar antoloji niteliğindedir ve şairin meşhur olmuş şiirlerini ihtiva etmektedirler. Bunlardan başka şairin hacimce Süleymaniye Kütüphanesi nüshasından sarf-ı nazar edersek iki nüsha daha bulunmaktadır. Bu nüshalar, 1949'da, şairin torunu Hüseyin Avnî Aktuç tarafından tanzim edilmiştir. Hüseyin Avnî, Avnî Bey’in kendi el yazısıyla olan nüshadaki yaklaşık 50 şiiri bu nüshalara almamıştır. Avnî Bey’in bütün külliyatını ihtiva eden Dil ve Tarih Coğrafya Fakültesi Kütübhanesi, M.Con, A.723 numaraya kayıtlı olan nüsha ile İstanbul Üniversitesi Kütüphanesi Nadir Eserler Bölümü TY.9289 numaraya kayıtlı olan nüshada ise tanzim bakımından bir yığın eksiklik ve dikkatsizlik bulunur. Bu nüshanın da şairin torunu Hüseyin Avnî Aktuç tarafından oluşturulduğu tespit edilmektedir. Avnî Bey’in şiirlerinin ancak üçte birini ihtiva eden Matbu Divanı İstanbul ve Ankara kütüphanelerinin her birinde bulmak mümkündür. Fakat, bunların hiçbiri Konya İl Halk Kütüphanesi Mevlâna Dokümantasyon Merkezi 6946 numarada kayıtlı olan ve Veled Çelebi İzbudak'ın parantez içi ilavelerle tekmil etmeye gayret ettiği matbu nüsha kadar düzenli değildir. Ayrıca Avnî Bey’in muhtelif konularda düşüncelerini yazdığı bir tür defter mahiyetindeki “Yenişehirli Avnî Bey’in Basılmamış Eseri” başlığında bulunan defterde manzum olarak Türkçe (22 gazel ve nâ-tamâm gazel, 15 müfred, 2 mısra, Yenişehr-i Fenâr başlığında bir şehrengiz) ve Farsça şiirleri bulunmaktadır. Bu şiirlerin üstünde “yazılacak” ibaresinden anlaşılmaktadır ki şair bu şiirlerinin de divana dâhil edilmesini istemektedir. Lokman Turan tarafından son yayımlanan Dîvân'a bu nüshadaki bu manzumeler dâhil edilmiştir.
Şairin biyografisi için bk. "Yenişehirli Avnî Bey". Türk Edebiyatı İsimler Sözlüğü. http://teis.yesevi.edu.tr/madde-detay/avni-yenisehirli
Eserden Örnekler
Kasîde-i Na’tiyye
Âlemin lutf-ı amîm-i zü'l-celâlîdir sözüm
Evc-i feyzin âfitâb-ı bî-zevâlîdir sözüm
Öyle bir mey kim ricâlu'llâh-ı gayb etdikçe nûş
Bâ’is-i cûş u hurûş-ı vecd ü hâlîdir sözüm
Ol kadar sâf u revân-perver ki lâyıkdır desem
Selsebîl-i fikretin âb-ı zülâlîdir sözüm
Kâsırâtu't-tarf-ı ilhâmın tutukbendi dilim
Hûr-ı maksûrât-ı tahkîkın cemâlîdir sözüm
Kimse idrâk eylemez ancak Süleymân fehm eder
Mantıku't-tayr-i dilin hayrü'l-makâlıdır sözüm
Tûr-ı ma’nâda Kelîm-i bî-muhâbâdır dilim
Bezm-i vahdetde nedîm-i lâ-übâlîdir sözüm
Teşnegânın vasf-ı âb-ı çeşme-i hayvân gibi
Dem-be-dem vird-i zebân-ı iştigâlîdir sözüm
Dehr-i vîrânhâne-i hilkatte bir gencînedir
Kim o gencin cevher-i sa’bü'l-menâlîdir sözüm
Rütbe-i i’câzı ihrâz etse tab’ım çok mıdır
Rûzgârın nâsih-i sihr-i halâlîdir sözüm
Mahrem-i bezm-i tecellâ etmeden endîşeyi
Mûsî-i aklın cevâb-ı her suâlidir sözüm
Nesr-i ma’nî beytden tâ arşa eylerdi urûc
N'eylesin kim riştebend-i perr ü bâlidir sözüm
Bir behişt-i câvidândır gülşen-i i’câz kim
Ol behiştin selsebîl-i bî-misâlidir sözüm
Şu’le-i berk-ı tecellâ-veş hayâl erbâbının
Perdesûz-ı sûret-i fazl u kemâlidir sözüm
Safvet-i âyîne-i lâhûta benzer bî-hilâf
İhtilât-ı gıll u gışdan sâf u hâlîdir sözüm
Çarha nâz etsem sezâdır kim Hudâ-yı ekremin
Mâdih-i mahbûb-ı memdûhü'l-hısâlîdir sözüm
Ol hıdîv-i lâ-mekân-mesned ki vasfiyle anın
Tâ-be-mahşer kudsiyânın hasb-i hâlîdir sözüm
Hamse-i âl-i abânın başlasam ta’rîzine
Pençe-i hükm-i kazâ-yı lâ-yezâlîdir sözüm
Midhat-i sıbteyn ile verdikçe ben ma’nâya reng
Bâğ-ı hüznün gül-nihâl-i sebz ü âlîdir sözüm
Vasf edince kemterîn huddâm-ı bâb-ı rif’atin
Âlem-i kudsün bihîn kutbü'r-ricâlîdir sözüm
Vasf-ı rûy-ı pâk ü zülfiyle kitâb-ı hilkatin
Zîver-i evrâk-ı eyyâm u leyâlîdir sözüm
Cevher-i nazmımladır haysiyyet-i sarrâf-ı dehr
Heft genc-i âlemin mâl ü menâlîdir sözüm
Bir heyûlâdır vücûd-ı cevher-i ma’nî k‘anın
Mâye-bahş-ı ittisâl ü infisâlîdir sözüm
Öyle sehl-i mümteni’ kim ‘âlem-i endîşenin
Sûret-i imkân-ı her emr-i muhâlîdir sözüm
Rîze-i elmâsa benzetsem revâ kim herkesin
Şebnem-i gül-berg-i dâğ-ı infi’âlîdir sözüm
Öyle nâzik kim nitâk-ı mûmiyân-ı yâr-veş
Ukdebend-i rişte-i rûh-ı hayâlîdir sözüm
Es-salâ ey kıble-cûyân-ı me’ânî es-salâ
Gûş edin kim Ka’be-i nazmın Bilâlidir sözüm
Mahrem-i irfânıyım halvet-serây-ı vahdetin
Tercemân-ı bezm-i râz-ı lâ-yükâlidir sözüm
Şâ’ir-i âteş-zebânım kim tef-i tahkîk ile
Cân-güdâz-ı kâlıb-ı sehv-i âmâlıdır sözüm
Sînesûz ol rütbe kim Tûr-ı hakîkat mihrinin
Şu’le-i berk-ı tecellâ-yı cemâlidir sözüm (Turan 2021).
Mersiye
Ağla ey dîde-i hûn-girye dem-i mâtemdir
Ki bu demlerde nem-i dîde-i gerdûn-demdir
Kadd-i bâlâ-yı felek bâr-ı belâdan hamdır
Şafakın çeşm-i hurûşânı yine pür-nemdir
Ta’ne-i nâvek-i hasretle kazâ mülzemdir
Cûşiş-i eşk-i nedâmetle felekler yemdir
Kâinât âteş-i mâtemle cehîm-i gamdır
Âhlar vâsıl-ı nüh küngüre-i a’zamdır
Ağla ey dîde-i hûn-geşte Muharrem geldi
Âşıkânın gözi kan ağlayacak dem geldi
-II-
Cem’ olup âl-i Yezîd ile hezârân kefere
Verdiler tefrika eczâ-yı kazâ vü kadere
Dökdüler âb gibi hûn-ı şehîdânı yere
İhtirâm etmediler Hazret-i fahru’l-beşere
Bak cigerpâre-i Zehrâya o âlî-gühere
Dikdiler res-i humâyûnunı tîğ u tebere
Gark olup dîde-i hasret gibi hûn-ı cigere
Ağladı ins ü melek sâlis-i isnâ aşere
Ağla ey dîde-i hûn-geşte Muharrem geldi
Âşıkânın gözi kan ağlayacak dem geldi (Turan 2021).
Gazel
Hûn-ı ciger olsak da kef-i câne dökülsek
Sonra kadem-i hazret-i cânâne dökülsek
Seylâbe-i tûfân-ı kazâ vü kader olsak
Âteşgede-i pür-tef-i hicrâne dökülsek
Âteş kesilir dürr-i semîn cîb-i sadefde
Bu tâb-ı cigersûzla ‘ummâna dökülsek
Sahbâ-yı hurûşân gibi mînâ-yı felekde
Tâ hâric-i humhâne-i imkâne dökülsek
Avnî biziz ol şu’le-i seyyâle-i dil kim
Volkâne döner ravza-i Rıdvâne dökülsek (Turan 2021).
Rubai
Mecnûn ki lâilâhe illâ der idi
Teklîf-i şu’ûr eyleseler lâ der idi
Ol rütbede meşgûl idi Leylâ ile kim
Mevlâ diyecek mahalde Leylâ der idi (Turan 2021).
Kaynakça
Beyatlı, Yahya Kemal (1971). Edebiyata Dair. İstanbul: İstanbul Fetih Cemiyeti Yay.
Turan, L. (2008). "Suud Yavsı'nın Yenişehirli Avnî Bey Divanı’nı İstinsah Macerası". Ekev Akademi Dergisi, 189-217.
Turan, L. (2021). Divan-ı Hümayun Yenişehirli Avni Bey Divanı. İstanbul: KDY.
Turan, L.(1999). Yenişehirli Avnî Dîvânı'nın Tahlili ve Encümen-i Şuarâ'dan Batı Tesirinde Gelişen Türk Edebiyatı'na Geçiş (Tenkitli Metin ve İnceleme). Doktora Tezi. Erzurum: Atatürk Üniversitesi.
Turan, Lokman (2008a). “Yenişehirli Avnî Beyin Âteşkede Mesnevisi Üzerine Bir İnceleme”. Turkish Studies 3 (4): 866-903.
Turan, Lokman (2008b). “Yenişehirli Avnî Beyin Mir’ât-ı Cünûn’u”. Turkish Studies 3 (2): 680-736.
Turan, Lokman, (2008c). “Suud Yavsı'nın Yenişehirli Avnî Bey Divanı’nı İstinsah Macerası”. Ekev Akademi Dergisi. 12 (6): 189-217.
Atıf Bilgileri
Benzer Eserler
# | Madde | Yazar | Madde Yazarı | İşlem | ||
---|---|---|---|---|---|---|
1 | FARSÇA DÎVÂN (YENİŞEHİRLİ AVNÎ) | Avnî, Yenişehirli | Prof. Dr. mehmet atalay |
Görüntüle | ||
2 | ÂTEŞ-GEDE (AVNÎ) | Avnî, Yenişehirli | Prof. Dr. Lokman Turan |
Görüntüle | ||
3 | MİR’ÂT-I CÜNÛN (AVNÎ) | Avnî, Yenişehirli | Doç. Dr. abdulkadir erkal |
Görüntüle | ||
4 | ÂB-NÂME (YENİŞEHİRLİ AVNİ BEY) | Yenişehirli Avni Bey, Hüseyin | Prof. Dr. Orhan Kemal Tavukçu |
Görüntüle | ||
5 | NİHÂN-I KAZÂ (YENİŞEHİRLİ AVNÎ) | Yenişehirli Avnî Bey | Akın ZENGİN |
Görüntüle | ||
6 | ISTILÂHÂT LÜGATİ (YENİŞEHİRLİ AVNÎ) | Avnî, Yenişehirli | Dr. Bihter Gürışık Köksal |
Görüntüle | ||
7 | MESNEVÎ TERCÜMESİ (AVNÎ) | Avnî, Yenişehirli ( | Dr. LATİFE ÖZCAN |
Görüntüle | ||
8 | DİVANÇE (VÂZIH) | Mustafâ Vâzıh | Araş. Gör. Giyasi BABAARSLAN |
Görüntüle | ||
9 | MEVRİDÜ’L-VÜSÛL FÎ MEVLİDİ’R-RESÛL (İBRÂHÎM ZİKRÎ) | İbrâhîm Zikrî | Prof. Dr. Mehmet Fatih Köksal |
Görüntüle | ||
10 | ED-DÜRERÜ'L-MÜNTAHABÂTÜ'L-MENSÛRE FÎ ISLÂHİ'L-GALATÂTİ'L-MEŞHÛRE / GALATÂT-I HAFÎD EFENDİ | Hafîd, Mehmed Hafîd Efendi | Doç. Dr. Ramazan Ekinci |
Görüntüle | ||
11 | TARÎKÜ'L-İHTİSÂR | Nûrî, Osman Hanyevî | Prof. Dr. Orhan Kurtoğlu |
Görüntüle | ||
12 | TUHFETU SABRÎ AN-LİSÂNİ BULGARÎ | Mehmed Sabrî | Dr. Öğr. Üyesi Özkan Uz |
Görüntüle | ||
13 | RAVZ-I VERD | Şâkir, Ahmed Paşa | Prof. Dr. Ramazan Sarıçiçek |
Görüntüle | ||
14 | KENZ-İ FUSAHÂ (ABBAS KEMÂL EFENDİ) | Abbas Kemâl Efendi, Kerküklü | Diğer Öznur ÖZER |
Görüntüle | ||
15 | DÎVÂN (ABDÎ) | Abdî, Abdülkerîm Abdî Efendi | Prof. Dr. Beyhan KESİK |
Görüntüle | ||
16 | MEVLİD (ABDÎ) | Abdî | Doç. Dr. Hasan Kaya |
Görüntüle | ||
17 | DÎVÂN (ABDÎ) | Abdî, Şarkîkarahisarlı | Dr. Hacer SAĞLAM |
Görüntüle |