TAALLÜMDE SAADET (M. AYAZ İSHAKİ İDİLLİ)
hikâye
M. Ayaz İshaki İdilli (d. 23 Şubat 1878 - ö. 22 Temmuz 1954)

ISBN: 978-9944-237-87-1


Ayaz İshaki’nin bir hikâyesi. Eser, ilk kez 1899 yılında Kazan’da yayımlanmıştır. Hikâyenin ana teması, Tatar edebiyatında Marifetçilik döneminin önemli konularından biri olan yeni usulde eğitimdir. Hikâyenin baş karakteri Halim’dir. Bir köyde yaşayan Fatma, oğlu Halim’i Kazan’daki büyük medreselerden birine göndermek ister. Halim’in babası Gabdürahman, oğlunu okutmayı düşünmez ve istese bile Kazan’da medresede okutacak parası olmadığını söyler. Fatma, Halim’i okutmak konusunda çok kararlıdır, komşusu Esma Hanım ve Kerim Efendi’ye durumu anlatır ve borç ister. Eğitime değer veren Kerim Efendi medresenin bir yıllık ücreti olan 60 tengenin 50 tengesini zekat olarak karşılıksız verir. Gabdürahman’ın da baba olarak oğlu için kalan 10 tengeyi vermesi gerektiğini söyler. Kerim Efendi’nin karısı Esma, kalan 10 tengeyi verir. Medresenin bir yıllık ücretini temin eden Fatma ve oğlu Halim, Kazan’a giderler. Halim, Kazan’da yeni usulde eğitim veren medresenin giriş imtihanında çok büyük başarı göstermese de umut vaat ettiği düşünülerek kabul edilir. Medresede her yıl birinci olan öğrenci mükafat olarak bir sonraki sene ücretsiz okumaya hak kazanmaktadır. Fatma’nın umudu, oğlunun her yıl birinci olması ve böylelikle geri kalan yedi yıl boyunca tekrar para bulmak zorunda kalmadan eğitimi tamamlayabilmesidir. Halim, çok çalışır ve medresede her yıl birinci olur. Sekiz yılın sonunda yapılan törenle Kuran-ı Kerim ve gümüş bir saatle ödüllendirilir. Halim, kendisini okutan muallimler gibi bir muallim olmayı ve Tatar çocuklarına bildiklerini öğretmeyi istediğini anlatan bir konuşma yapar. Kazan’daki bir medresede on dokuz yaşında bir muallim olarak göreve başlar.

Hikâyede ele alınan bir diğer konu kızlara evlenecekleri eşleri seçme konusunda söz hakkı tanınması meselesidir. Kazan’ın zenginlerinden Reşit Efendi, Halim’in iyi eğitimli ve ahlâklı olmasını beğenir ve onu kızıyla evlendirmeyi düşünür. Bu niyetini doğrudan Halim’e söyleyemediğinden bu tür işlerde elçilik vazifesi gören bir kişiyi göndererek Halim’in kızına talip olmasını sağlamaya çalışır. Reşit Efendi tarafından gönderilen elçi, sohbet arasında Halim için uygun bir eşin Reşit Efendi’nin kızı Mahire olduğunu söyleyerek Halim’in aklını çeler. Reşit Efendi zengin olduğundan kızını kendisine vermeyeceğini düşünse de elçi onu ikna eder. Elçi, Halim için Reşit Efendi’nin kızını ister. Mahire, Halim’in kendisini istediğini ve ailesinin de bunu kabul ettiğini duyunca çok üzülür. Mahire, Fatih adlı bir genci sevmektedir. Ailesine Halim’i istemediğini nasıl söyleyeceğini bilemez. Fatih’e bir mektup gönderir, anne babasının kendisini Halim’e vereceğini, Fatih’in de kendisi için bir elçi göndermesini ister. Fatih, cevap olarak yazdığı mektupta gözyaşları içinde yazdığını ama o gün hemen bir elçi göndermesinin mümkün olmadığını Mahire’nin ne olursa olsun Halim’le evlenmemenin bir çaresini bulmasını söyler. Mahire, ailesinden gizli Halim’e bir mektup yazar. Şefkatli şakirt diye başladığı mektupta Halim’e kendisine elçi gönderdiği için teşekkür eder. Fakat bir yıldır sevdiği birisi olduğunu bu yüzden onunla evlenmesinin mümkün olmadığını söyler. Halim, onunla evlenmekten vazgeçer. Halim, Aliye adlı bir kızla evlenmek ister. Ailesine elçi göndermeden önce kıza mektup yazarak niyetini açıklar ve önce kızın evlilik konusundaki görüşünü sorar. Aliye’den olumlu cevap aldıktan sonra babası Gabdürahim Efendi’ye elçi gönderir. Hikâyede aileler her ne kadar evlilik konusunda kızların görüşünü almamış olsa da Mahire’nin çaresizce boyun eğmeyip mektup vasıtasıyla kendi kararını bildirmesi ve istemediği bir evliliği yapmaması önemlidir. Halim’in de bir sonraki evlilik teşebbüsünde evlenmek istediği Aliye’nin fikrini sorması ve ancak ondan olumlu bir cevap alınca ailesine elçi göndermesi dikkat çekicidir.

Taallümde Saadet hikâyesinde Halim’in medresede okumasında kadınların rolü büyüktür. Halim’in annesi Fatma, medresenin ücretini bulmak için çabalar. Komşu Esma Hanım, eşi Kerim Efendi’yi ikna eder ve Halim’in bir yıllık medrese ücretini vermesini sağlar. Halim’i Kazan’daki medreseye yazdırmak üzere babası değil annesi Kazan’a gider. Fatma ve oğlu Halim’in Kazan’da kaldıkları evin sahibesi Rahime Hanım, yeni medresenin muallimin evine gidip medreseye kayıtla ilgili bilgiler alır. Hikâyede Tatar kadınları yeni usulde eğitime inanan ve onun için çabalayan karakterler olarak gösterilir. Taallümde Saadet, yayınlandığı dönemde teknik açıdan zayıf bulunmasına rağmen yeni usulde eğitime dikkat çekmesi ve özendirmesi bakımından kayda değer bir eser olarak kabul edilmiştir.

Yazarın biyografisi için bk. “Ayaz İshaki”. Türk Edebiyatı İsimler Sözlüğü. http://teis.yesevi.edu.tr/madde-detay/ayaz-ishaki-idilli 

Eserden Örnekler


Ben küçücük bir çocuktum. Çocuklarla birlikte oynayarak vakit geçiriyordum. Öyle olsa da köyümüzde medrese açıldığında gidip ders alıyordum. Mektepte dersimi bildiğimde hoca memnun oluyordu. Her zaman beni daha büyük medreseye göndermesini babama şart koşuyordu. Babam varlığı olmasına rağmen masrafı çok olur diye beni medreseye göndermeye korkuyordu. Allah’ın rahmeti, benim bahtım, Kerim Efendi’nin gönlüne merhamet verdi. Kerim Efendi beni medreseye göndermek için para verdi ve babamı da razı etti de medreseye geldim. Şansıma Darültedris Mektebi’ne kabul ettiler. Bir köy çocuğu olarak geldiğim medresede her yıl imtihanlarda birinci oldum, işte bu sekizinci yılda bütün ahalinin önünde Muallim Efendi beni öven bir konuşma yapınca bütün halk beni tebrik etti. Mükafat olarak bana Kuran-ı Kerim ile gümüş bir saat verildi. Ey Rabbim, rahmetine çok şükrediyorum. Ben köy sokaklarındaki o çocuk değil miyim. Şimdi, Kazan’ın birinci mektebinin bahçesindeyim. Dünya cenneti gibi bir bahçede taze çimenlerden, hoş kokulardan, güzel ağaçlardan bana bakarak gülümseyen güneşten, ferahlatmak için esen rüzgarlardan, inci gibi güllerden, olağanüstü kuşlardan: “Halim, evvel kimdin, şimdi kim oldun? Kendi dilini bilmeden yaşayan bir çocuktun, şimdi Arap dilini, Fars dilini, Türk dilini, Rus dilini bilen bir insan oldun. Fenlerin ne olduğunu bilmiyordun, şimdi fenleri kendin icat etmiş kadar iyi biliyorsun. Sen öz kardeşlerine önem ver, onların cahil kalmalarına razı olma, onları okutma düşüncesinde ol. Allah sana bu kadar ilim ve fenni sadece senin için verdi diye düşünme. Bizim kavmimiz için benim dimağımı doldurdu, gerektiğinde ben onlara boşaltırım diyerek kendi kavminin cahilliğine bakıp diğer kavimlerin ilimlerinden ibretler alıp onlar gibi yapmayı iste.” diyorlar (Hesenov 1998: 43-44).

Kaynakça


Hesenov, M. H., Musin, F., Gaynanova, L. (1998). Gayaz İshaki: Eserler: Povéstlar hem Hikeyeler (1899-1908).Kazan: Tatarstan Kitap Neşriyatı.

Sehanov, A. (1997). İshakiy İcatı. Kazan: Tatar Miras Kitap Neşriyatı.

Atıf Bilgileri


Uslu, Ayşen. "TAALLÜMDE SAADET (M. AYAZ İSHAKİ İDİLLİ)". Türk Edebiyatı Eserler Sözlüğü, http://tees.yesevi.edu.tr/madde-detay/taallumde-saadet-m-ayaz-ishaki-idilli-tees-1839. [Erişim Tarihi: 17 Eylül 2024].


Benzer Eserler

# Madde Yazar Madde Yazarı İşlem
1 BEHÉTSÉZ YÉGÉT (ALİASGAR KEMAL) Galiesgar Kamal Dr. Öğr. Üyesi Ayşen Uslu
Görüntüle
2 SALİH BABAYNIN ÖYLENÜVİ (FATİH KERİMİ) Fatih Kerimi Dr. Öğr. Üyesi Ayşen Uslu
Görüntüle
3 BİR ŞAKİRD İLE BİR STUDENT (FATİH KERİMİ) Fatih Kerimi Dr. Öğr. Üyesi Ayşen Uslu
Görüntüle
4 HÜSAMEDDİN MOLLA (MUSA AKYİĞİTZÂDE) Musa Akyiğitzâde Dr. Öğr. Üyesi Ayşen Uslu
Görüntüle
5 MAVERAÜNNEHİRDE SEYAHAT (ZAHİR BİGİYEV) Zahir Bigiyev Dr. Öğr. Üyesi Ayşen Uslu
Görüntüle
6 CİHANGİR MAHDUMNIN AVIL MEKTEBİNDE OKUVI (FATİH KERİMİ) Fatih Kerimi Dr. Öğr. Üyesi Ayşen Uslu
Görüntüle
7 ATEŞ İLE BARUT ARASINDA (MEHMED RA'UF BEY) Ra'ûf, Mehmed Ra'ûf Bey, İstanbullu Doç. Dr. Dilek ÇETİNDAŞ
Görüntüle
8 MAİŞET (SADRİ MAKSUDİ ARSAL) Sadri Maksudi Arsal Dr. Öğr. Üyesi Ayşen Uslu
Görüntüle
9 ESER-İ KÂMİL PAŞA/ ESER-İ KÂMİL (YUSUF KÂMİL PAŞA) Yusuf Kâmil Paşa Hatem Türk
Görüntüle
10 GÜNÂH-I KEBÂİR (ZAHİR BİGİYEV) Zahir Bigiyev Dr. Öğr. Üyesi Ayşen Uslu
Görüntüle