SÜNÛHÂT (ABDÜLVEHHÂB)
mensur şiir
Abdülvehhâb, Bolulu (d. ?/? - ö. 1332/1914'ten sonra)

ISBN: 978-9944-237-87-1


Bolu Tahrirat Kalemi kâtiplerinden Abdülvehhâb’ın kaleme aldığı mensur şiir ve deneme denebilecek tarzdaki yazılarını içeren mensur eseri. 1307/1891 yılında yayımlanan Sünûhât, 32 sayfalık hacmiyle kitaptan ziyade bir risale görünümündedir.

Eserine “İfade” başlıklı bir kısımla başlayan Abdülvehhâb, gençlik hevesiyle yazdığı bazı yazılarını birtakım kusur ve eksiklerine rağmen okuyucunun affına sığınarak yayımladığını belirtir. Bunların dışında kalan ve bundan sonra kaleme alacağı yazılarını da neşretmek istediğini belirten Abdülvehhâb, Sünûhât’taki bu yazılardan bazılarının daha önce Nilüfer gazetesinde yayımlandığını ifade eder. Diğer taraftan, eserdeki yazılarda yer verilen çeşitli dipnotlardan anlaşıldığına göre bu kalem tecrübelerinin bir kısmı ise daha önce Kastamonu ve Saadet gazetelerinde neşredilmiştir.

Eserde, Gülistan’dan yapılan kısa bir tercüme hikâye dışında, “Çocuk”, “Ezhâr-ı İntibâh-âver”, “Hazan”, “Bulutlu Gece”, “Masum Çocuk”, “Bir Sabi-i Fakirin Tazarru’u”, “Bir Manzara-i Ulviyye”, “Bir Firkat-zede Mektubu”, “Nevha”, “Bir Hazin Tefekkür”, “Bahar İçinde Hazan” başlıklarını taşıyan mensur şiir ve deneme tarzında 11 yazı bulunmaktadır.

Eserine isim olarak “akla ve hatıra gelen, içe doğan duygu ve düşünceler” anlamına gelen “Sünûhât” kelimesini seçen yazar, eserine aldığı küçük yazılarda, kelimenin anlamına uygun olarak kendi hissiyatını dile getirmektedir. Bu yazılardan birkaçında çocuk ve çocukluk kavramlarına yoğunlaşan yazar, çocuğun hem aile hem de cemiyet için ne kadar önemli olduğunu şairane bir üslupla anlatmaktadır. Mensur şiir türünün karakteristik özelliklerinden biri olan iç ahenk, bu metinlerde de hemen dikkat çekmektedir. Yazar, diğer bazı yazılarda ise sonbahar, gece, manzara gibi daha hissi bir bakış açısı gerektiren bazı kavramlara dair hissiyatını şairane cümleler eşliğinde ortaya koymaktadır.

Eserin dili ve üslubu; ağır, ağdalı, süslü ve şiirseldir. Sünûhât'taki yazılarda dikkat çekici yoğunlukta kullanılan Arapça ve Farsça kelime ve tamlamaların, metinleri bazı noktalarda anlaşılmaz bir hâle getirmekle kalmayıp söz konusu şairane üslubu yer yer sekteye uğrattığı da görülmektedir.

Yazarın, “Nev-heveslik gibi bir kuvve-i mücbirenin sevkiyle ara sıra karalayıp takdim ettiğim âsâr-ı nâçizânem" (Abdülvehhâb 1307: 2) şeklinde takdim ettiği bu yazılar, edebiyatımızda az rastlanan mensur şiir türünün güzel örneklerindendir.

Yazarın biyografisi için bk. “Abdülvehhâb, Bolulu”. Türk Edebiyatı İsimler Sözlüğü. http://teis.yesevi.edu.tr/madde-detay/abdulvehhab-bolulu

Eserden Örnekler


Gözlerindeki zekâ ve kudsiyet, dil-firib tavrında kuvve-i cazibe-i melekiyet görünen şu çocuğu kendi haline bırakın! Şemâtetiniz tahayyülât-ı latifini teşviş, kalbini tahdîş etmesin; zira o küçücük kalbinin melekâne hissiyât ile tesadümünden hasıl olan barika-i masumiyet ruhunu tenvir eyler, bu, insaniyetin ümid-i istikbâlidir ki: henüz şafak gibi açılmaya başlıyor, tatlı bakışı, nazikâne tebessümü kalbin en gizli köşesine kadar nüfuz ediyor, latif sözleri, şairane halleri semavi nağmeler gibi vicdana nur akıtıyor, tavrına dikkat edin! Etrafına saçtığı gül-hande-i letafet, melekleri bile hayran etmez mi? Ebeveyninin enzâr-ı şefkati önünde ne kadar mesudâne yaşıyor, bugün vücuduyla meskenini bir gülşen-i saray-ı saadet haline koyan bu çocuğun yarın âlem-i insaniyeti de, nazar-ı dikkat önünde envâr-ı âfitab gibi lem’an eden zekâsıyla tenvir edeceği hangi müdrikin ziyâ-yı ümidini parlatmaz? Binaenaleyh, bu derece mukaddes olan bir çocuğun istirahat-i masumanesini ihlâl, âmâl-i necibânesini pâmâl etmek ayn-ı cinayettir. (Abdülvehhâb 1307: 4-5).

Kaynakça


Abdülvehhâb (1307). Sünûhât. İstanbul: Cemal Efendi Matbaası. 

Atıf Bilgileri


Özbek, Adem. "SÜNÛHÂT (ABDÜLVEHHÂB)". Türk Edebiyatı Eserler Sözlüğü, http://tees.yesevi.edu.tr/madde-detay/sunuhat-abdulvehhab. [Erişim Tarihi: 04 Temmuz 2024].


Benzer Eserler

# Madde Yazar Madde Yazarı İşlem
1 MÎZÂNÜ'L-BELÂGA (ABDURRAHMAN SÜREYYÂ) Abdurrahman Süreyyâ, Mîrdûhî-zâde Araş. Gör. MUSTAFA KILIÇ
Görüntüle
2 BELÂGAT-I LİSÂN-I OSMÂNÎ (AHMED HAMDİ) Ahmed Hamdi, Şirvânî Araş. Gör. MUSTAFA KILIÇ
Görüntüle
3 LUGAT-I KÂMÛS (AHMED LÜTFÎ) Ahmed Lütfî Efendi Diğer Hamza Havuz
Görüntüle
4 LEHCE-İ OSMÂNÎ (AHMET VEFİK PAŞA) Ahmed Vefîk Paşa Diğer Hamza Havuz
Görüntüle
5 ISTILÂHÂT LÜGATİ (YENİŞEHİRLİ AVNÎ) Avnî, Yenişehirli Dr. Bihter Gürışık Köksal
Görüntüle
6 BELÂGAT-I OSMÂNİYYE (CEVDET PAŞA) Cevdet Paşa, Ahmed Cevdet Paşa, Lofçalı Prof. Dr. Mücahit Kaçar
Görüntüle
7 HADÎKATÜ'L-BEYÂN (HACI İBRÂHİM EFENDİ) Hakkı, Hacı İbrâhim Hakkı Efendi Araş. Gör. MUSTAFA KILIÇ
Görüntüle
8 SEFÎNETÜ’L-İNŞÂ (HÂLET) Hâlet, İbrâhim Hâlet Bey, İstanbullu Araş. Gör. MUSTAFA KILIÇ
Görüntüle
9 SEVDÂ-YI NİHÂN (HÂLİD) Hâlid, Yenişehirli-zâde Hâlid Eyyûb Bey Doç. Dr. Macit Balık
Görüntüle
10 KAYIKLA BİR CEVELÂN (HÂLİD) Hâlid, Yenişehirli-zâde Hâlid Eyyûb Bey Doç. Dr. Macit Balık
Görüntüle