- Yazar Biyografisi (TEİS)
Sürûrî, Musliheddin Mustafa (Şârih-i Mesnevî) - Madde Yazarı: Dr. Mustafa Atila
- Eser Yazılış Tarihi:966/1559
- Yazıldığı Saha:Anadolu-Osmanlı
- Edebiyat Alanı:Yazılı Edebiyat / Divan Edebiyatı
- Dönemi:16. Yüzyıl
- Dili:Türkçe
- Alfabesi:Arap
- Yapısı:Manzum-Mensur
- Niteliği:Telif
- Türü/Formu:Şerh
- Yayın Tarihi:07/11/2021
ŞERH-İ DÎVÂN-I HÂFIZ (SÜRÛRÎ)
şerhSürûrî, Musliheddin Mustafa (Şârih-i Mesnevî) (d. 897/1491-92 - ö. 7 Cemâziyelevvel 969/13 Ocak 1562)
ISBN: 978-9944-237-87-1
Gelibolulu Muslihuddîn Mustafa Sürûrî’nin Hâfız-ı Şîrâzî’nin (ö.1390 ?) Dîvân’ına yazmış olduğu Türkçe şerh. Gazel sahasındaki mahareti, şiirlerindeki çok anlamlılık ve imge zenginliği ile geniş bir coğrafyada şöhret kazanan Hâfız’ın şiirlerinin yeterince anlaşılamaması durumu Dîvân üzerine çeşitli şerh ve tercümelerin yazılmasına sebep olmuştur. Sürûrî tarafından kaleme alınan ve iki ciltten oluşan Şerh-i Dîvân-ı Hâfız, Osmanlı sahasında Hafız Dîvânı’nın tamamı üzerine yazılan ilk Türkçe şerhtir.
Muslihuddîn Sürûrî, dostlarının kendisinden talep etmesi üzerine Hâfız Dîvânı'ndaki müşkül manaları gün yüzüne çıkarmak maksadıyla şerhi kaleme almıştır. Eserin ikinci cildinde bulunan ferâğ kaydına göre metnin yazımı 966 yılının Zilhicce ayının 4. Çarşamba gecesinde bitmiştir. Eserin tashihi ise 966 yılının Harâmzilhicce ayının 26. Perşembe günü tamamlanmıştır (Atila 2019: 116).
Eserin birinci cildi ayın harfine kadar olan gazellerin şerhini ihtiva etmektedir. İkinci ciltte ise ayın-ye harfleri arasındaki gazeller ile kıta, rubaî, mesnevi, kaside ve muhammes nazım biçimlerindeki şiirlerin şerhi yer almaktadır. Eser, kısa bir mukaddime ile başlamaktadır. Sebeb-i teşrîhin de yer aldığı mukaddime bölümünden sonra şârih, elifba sırasıyla divan tertibine uygun olarak gazelleri şerh etmiştir. Bu ciltte 339 gazel ve şârihin ifadesiyle sehven bu cilde alınan bir kasidenin şerhi vardır. Birinci cildin sonunda eserin yazım süreci hakkında bilgilerin yer aldığı bir hatime bölümü bulunmaktadır. Şârih, burada eserin birinci cildini 10 aylık bir süre zarfında tamamladığını ifade eder. Kısa bir mukaddime ile başlayan ikinci ciltte ayın-ye harfleri arasındaki 228 gazel, “el-Mukatta’at” başlığı altında 38 kıt’a, er-Rubaiyyât başlığında 75 rubai, el-Mesneviyyât başlığında 6 mesnevi, Kasâid başlığında 5 kasîde ve 1 muhammes şerh edilmiştir. İkinci cildin sonunda Hâfız’ın şiirlerinin niteliği, şairin hayatı, divanın tertip hususiyetleri, şiirlerinin anlaşılmasındaki güçlük ve şerhin yazım süreci gibi çeşitli konuların yer aldığı bir hatime ile eser son bulmaktadır (Atila 2019: 117-118).
Muslihuddîn Sürûrî, Şerh-i Dîvân-ı Hâfız’da genel olarak mısraı esas alan bir şerh usulü izlemiştir. Şârih öncelikle bazı kelimelerin lügat ve beyit anlamını ifade etmiş, sonrasında birinci mısraın tercümesine yer vermiştir. Ardından ikinci mısraı yazıp ilk mısrada olduğu gibi gerekli gördüğü bazı kelimelerin anlamları üzerinde durmuş ve ikinci mısraın nesre çevirisini yapmıştır. Tüm beyitten murat edilen anlamı yani beytin mazmununu ikinci mısraın sonunda “murâd budur ki” ifadesiyle aktarmıştır. Kelimelerin gramatikal özellikleri, okunuş biçimleri, lügat manaları, tasavvufî anlamları, nüsha farklılıkları, edebî sanatlar, vezin ve kafiye gibi hususlar üzerine değerlendirmelerde bulunan şârih; menkıbeler, şiirlerin arka plandaki hikayeler, ayet ve hadis iktibasları, darb-ı meseller, kelâm-ı kibarlar, çeşitli şairlere ait Türkçe, Farsça ve Arapça şiir alıntıları, peygamber ve evliya kıssaları, folklorik unsurlar, tıbbî bilgiler, yerleşim yerleri ile ilgili açıklamalar ve tarihî-mitolojik unsurlar gibi pek çok kaynaktan ve bilgiden yararlanarak şerhini gerçekleştirmiştir. Bununla birlikte Sürûrî, şerhin yazımında tenkitli bir metin ortaya koymuştur. Çok sayıda Hâfız Dîvânı nüshasını incelemiş; şiirlerin farklı nüshalarda bulunup bulunmaması, kaside veya gazel olarak hangi nazım biçimi ile yazıldığı, beyitlerin sıralaması, farklı kelime kullanımları, muadil mısra veya beyitlerin varlığı gibi birçok hususta nüshaları kıyaslamıştır. Şerhe esas aldığı nüshanın Hâfız’ın tabiatına uygun olduğunu söyleyen Sürûrî; sıhhat ve kapsam bakımından esas aldığı nüshaya itibar edilmesi gerektiğini belirtmiştir (Atila 2019: 2119).
Şerh boyunca Hâfız’ın biyografisine dair pek çok bilgi sunan ve Hâfız’a daha çok mutasavvıf ve tarikat ehli bir kişi olarak yaklaşan Sürûrî, şiirlerin tamamına yakınını dinî-tasavvufî yorum tarzıyla şerh etmiştir. Sürûrî’nin bu tasavvufî yaklaşımını Sûdî (ö.1596) hariç, Şem’î Şem’ullâh (ö.1591) ve Mehmed Vehbî Konevî (ö.1828) de sürdürmüştür. Sûdî kendisinden önce yazılan iki şerhe reddiyelerde bulunmuş; Abdülbaki Gölpınarlı ise Sûdî (ö. 1596)’nin dışındaki şerhleri tasavvufî yaklaşımları ve dilbilgisi hataları üzerinden eleştirmiştir (Gölpınarlı 1992: 27).
Şerh-i Dîvân-ı Hâfız'ın 39 farklı kütüphanede, bilinen 157 nüshası bulunmaktadır. Bu nüshalardan 91’i yalnızca birinci cildi içermektedir. İkinci cildi içeren 35 nüsha mevcuttur. Her iki cildin bir bütün olarak bir arada yer aldığı 31 nüsha vardır. Nüsha sayısının fazlalığı döneminde esere olan rağbetin de bir göstergesidir (Atila 2019: 218). Ahmet Faruk Çelik şerhin içeriğinin incelenmesi (Çelik 1996), Meral Oğuz Ortaç ise 15 varağın tenkitli metni üzerine yüksek lisans tezi hazırlamıştır (Ortaç 1998). 157 nüshası bulunan eserin iki cildinin tamamı üzerine Mustafa Atila tarafından doktora tezi hazırlanmıştır (2019).
Şarihin biyografisi için bk. “Sürûrî, Musliheddin Mustafa (Şârih-i Mesnevî)”. Türk Edebiyatı İsimler Sözlüğü. http://teis.yesevi.edu.tr/madde-detay/sururi-musliheddin-mustafa-sarihi.
Eserden Örnekler
Elâ yâ eyyuhe’s-sâkî edir ke’sen ve nâvilhâ
Elâ harf-i tenbîhdür ve yâ harf-i nidâdur ve eyyu ism-i mübhemdür mu’arrefün bi’l-lâm olan isme harf-i nidâ dâhil olmak içün vesîledür ve ana hâ-yı tenbîh dâhil olmışdur te’kîd içün ve lafz-ı es-sâki sıfatdur ey lafzına ve edir emr-i hâzırdur edâre yüdîrudan ve ke’s şol kadehe dirler ki içinde şarâb ola nâvil emr-i hâzırdur nâveleden ve ke’s mü’ennesdür anunçün ana mü’ennes zamîrî ircâ’ olunmışdur [ol zamîr nâvilhâ lafzında olan zamîrdür] [ve sîga-ı mü’ennes ile sıfatlanur nitekim Hak te’alâ sūre-i Sâffâtda buyurur yütâfu ‘aleyhim bi-ke’sin min-ma’înin beyzâ ma’nâ-yı mısrâ’ budur ki âgâh ol ey sâkî devr itdür tolu kadehi ve sun anı ve sâkîden murâd vâ’iz ü nâsıh ve ragbet ü zevk viricidür ve ke’sden murâd şol va’z u nasîhat ve kelime-i hikmetdür ki âdeme şevk u ragbet virür
Ki ‘ışk âsân nümûd evvel velî üftâd müşkilhâ
Ki ‘ışk-ı İlâhî âsân göründi evvel velî düşdi müşkiller pes sâlik-i tarîkat ve tâlib-i hakîkat olana şevk u zevk virmek gerek tâ kâhillenmeyüp vusûl-i ilallâh hâsıl olunca sa’y-ı belîg ide [müşkilhâ lafzında olan hâ cem’ ‘alâmetidür nitekim rûzhâ ve sâlhâ lafzlarında öyledür]
Be-bûy-ı nâfeî k’âher sabâ z’ân turra bugşâyed
Âhirinde hâ olan lafzda hemze vahdet ifâde ider nâfeî gibi ve lafz-ı âhir bunun gibi mahallerde Fârisî harfdür ta’rîz makâmında isti’mâl olunur ve sabâ gün togusı yiline ve her seher vaktinde esen yile dirler ve turra alına dökülen saça dirler ma’nâ-yı mısrâ’ budur ki bir nâfe kokusı sebebi ile ki âhir sabâ ol turradan açar turradan murâd hicâb-ı cemâl-i kibriyâdur sabâdan murâd tecellî-i İlâhîdür nâfe kokusından murâd eser-i feyz-i Hakdur
Zi-ca’d-ı zülf-i müşkîneş çi tâb üftâd der-dilhâ
Ca’d kıvırcık dimekdür tâb bir nice ma’nâya gelür bunda harâret ve ziyâ ma’nâsı münâsibdür ma’nâ-yı mısrâ’ budur ki anun müşkîn zülfünün kıvırcıgından ne harâret ve nûr düşdi gönüllere ve ca’ddan murâd tabakât-ı hicâb ve merâtib-i istitârdur (Atila 2019: 433-434).
Kaynakça
Atila, Mustafa (hzl.)(2019). Muslihuddîn Mustafâ Sürûrî Şerh-i Dîvân-ı Hâfız (İnceleme-Metin-Sözlük). Doktora Tezi. Diyarbakır: Dicle Üniversitesi.
Çelik, Ahmet Faruk (1996). Surûrî’nin Hâfız Dîvânı Şerhinin İncelenmesi. Yüksek Lisans Tezi Konya: Selçuk Üniversitesi.
Gölpınarlı, Abdülbaki (1992). Hâfız Divanı. İstanbul: MEB Yay.
Muslihuddîn Mustafâ b. Şa’bân Sürûrî. Şerh-i Dîvân-ı Hâfız. Cild-i Evvel. Milli Kütüphane. Milli Kütüphane Yazmalar Koleksiyonu. 06 Mil Yz A 8396.
Muslihuddîn Mustafâ b. Şa’bân Sürûrî. Şerh-i Dîvân-ı Hâfız. Cild-i Sânî. İngiltere Milli Kütüphanesi. Türkçe Yazmalar. Or 3206.
Ortaç, Meral Oğuz (hzl.)(1998). Surûrî’nin Şerh-i Dîvân-ı Hâfız’ı: 15 Varağının Transkripsiyonu. Yüksek Lisans Tezi İzmir: Ege Üniversitesi.
Atıf Bilgileri
Benzer Eserler
# | Madde | Yazar | Madde Yazarı | İşlem | ||
---|---|---|---|---|---|---|
1 | ŞERH-İ MU'AMMEYÂT-I MÎR HÜSEYİN (SÜRÛRÎ) | Sürûrî, Musliheddin Mustafa (Şârih-i Mesnevî) | Doç. Dr. tolga öntürk |
Görüntüle | ||
2 | ŞERH-İ ŞEBİSTÂN-I HAYÂL (SÜRÛRÎ) | Sürûrî, Musliheddin Mustafa (Şârih-i Mesnevî) | Doç. Dr. Mehmet Nuri Çınarcı |
Görüntüle | ||
3 | TERCÜME-İ ACÂ'İB-İ MAHLUKÂT VE GARÂ'İBÜ'L-MEVCÛDÂT (SÜRÛRÎ) | Sürûrî, Musliheddin Mustafa (Şârih-i Mesnevî) | Prof. Dr. Sadık Yazar |
Görüntüle | ||
4 | SANAYİ’Ü’Ş-Şİ‘RİYYE (SÜRÛRÎ) | Sürûrî, Musliheddin Mustafa (Şârih-i Mesnevî) | Araş. Gör. MUSTAFA KILIÇ |
Görüntüle | ||
5 | TERCÜME-İ ZÂHİRETÜ'L-MÜLÛK (SÜRÛRÎ) | Sürûrî, Musliheddin Mustafa (Şârih-i Mesnevî) | Prof. Dr. Sadık Yazar |
Görüntüle | ||
6 | DÎVÂN (SÜRÛRÎ) | Sürûrî, Musliheddin Mustafa (Şârih-i Mesnevî) | Dr. Öğr. Üyesi Orhan KILIÇARSLAN |
Görüntüle | ||
7 | BAHRÜ'L-MA'ÂRİF (SÜRÛRÎ) | Gelibolulu Muslihüddin Sürûrî | Prof. Dr. İsmail Güleç |
Görüntüle | ||
8 | TÂRİH-İ HITÂ VÜ HOTAN Ü ÇİN Ü MAÇİN/KÂNUN-NÂME (SÜRÛRÎ) | Sürûrî, Musliheddin Mustafa (Şârih-i Mesnevî) | Dr. Kadriye Hocaoğlu Alagöz |
Görüntüle | ||
9 | KASÎDE-İ MASNÛ'A (SÜRÛRÎ) | Sürûrî, Musliheddin Mustafa (Şârih-i Mesnevî) | Prof. Dr. İsmail Güleç |
Görüntüle | ||
10 | ŞERH-İ BOSTÂN (SÜRÛRÎ) | Sürûrî, Musliheddin Mustafa (Şârih-i Mesnevî) | Doç. Dr. Çetin Kaska |
Görüntüle | ||
11 | ŞERH-İ GÜLİSTÂN (SÜRÛRÎ) | Sürûrî, Musliheddin Mustafa (Şârih-i Mesnevî) | Dr. Gözde ÖZCANAR SEL |
Görüntüle | ||
12 | ŞERH-İ MESNEVÎ (SÜRÛRÎ) | Sürûrî, Musliheddin Mustafa (Şârih-i Mesnevî) | Prof. Dr. İsmail Güleç |
Görüntüle | ||
13 | ŞERH-İ MU'AMMÂYÂT-I CÂMÎ (SÜRÛRÎ) | Sürûrî, Musliheddin Mustafa (Şârih-i Mesnevî) | Doç. Dr. tolga öntürk |
Görüntüle | ||
14 | DÎVÂN (CA’FER) | Ca’fer, Tâcî-zâde Ca’fer Çelebi | Dr. Fatma Meliha Şen |
Görüntüle | ||
15 | MÜNŞE’ÂT (CA’FER) | Ca’fer, Tâcî-zâde Ca’fer Çelebi | Dr. Fatma Meliha Şen |
Görüntüle | ||
16 | TERCEME-İ CÂMEŞÛY-NÂME (FİRDEVSÎ) | Firdevsî, Şerefeddîn Mûsâ, Uzun Firdevsî, Firdevsî-i Rûmî, Firdevsî-i Tavîl, Türk Firdevsî | Dr. Öğr. Üyesi Ozan Kolbaş |
Görüntüle | ||
17 | KİTÂB-I TÂLİ'-İ MEVLÛD / TÂLİ’-İ MEVLÛD-İ KEBÎR (FİRDEVSÎ) | Firdevsî, Şerefeddîn Mûsâ, Uzun Firdevsî, Firdevsî-i Rûmî, Firdevsî-i Tavîl, Türk Firdevsî | Doç. Dr. Himmet BÜKE |
Görüntüle | ||
18 | HEŞT BİHİŞT / KİTÂBÜ’S-SIFÂTİ’S-SEMÂNİYYE FÎ ZİKRİ’L-KAYÂSIRETİ’L-OSMÂNİYYE (İDRÎS) | İdrîs, İdrîs-i Bitlîsî | Doç. Dr. ADNAN OKTAY |
Görüntüle | ||
19 | ŞERH-İ MESNEVÎ-İ MA’NEVÎ (İDRÎS) | İdrîs, İdrîs-i Bitlisî | Doç. Dr. ADNAN OKTAY |
Görüntüle | ||
20 | ŞEHRENGÎZ DER-MEDH-İ CÜVÂNÂN-I EDİRNE / ŞEHRENGÎZ-İ EDİRNE (MESÎHÎ) | Mesîhî, Îsâ | Prof. Dr. Yunus KAPLAN |
Görüntüle | ||
21 | DÎVÂN (ŞÂMÎ) | Şâmî, Şâmlıoğlu Mustafâ Bey | Prof. Dr. Yunus KAPLAN |
Görüntüle | ||
22 | HEFT PEYKER (ABDÎ) | Abdî | Dr. Öğr. Üyesi ASLI AYTAÇ |
Görüntüle | ||
23 | CEMŞÎD Ü HURŞÎD (ABDÎ) | Abdî | Prof. Dr. Adnan Ince |
Görüntüle |