SELÎM-NÂME (CEVRÎ, İBRÂHÎM ÇELEBİ)
Selîm-nâme
Cevrî, İbrâhîm Çelebi (d. 1005/1595(?) - ö. 1065/1654)

ISBN: 978-9944-237-87-1


Cevrî’nin, Şükrî-i Bitlisî'nin (ö. ?/?) 930/1523-1524 yılında kaleme aldığı Selîm-nâme adlı eserinin yeniden yazımı. Cevrî, eseri 1037/1627-28'de Ruznameci İbrâhîm Efendi(ö. ?/?)’nin kethüdası Alî Bey(ö. ?/?)’in isteği üzerine yeniden yazar, ihya eder. Eser "fâ’ilâtün fâ’ilâtün fâ’ilün" veznindedir. 112 beyitten oluşan bir mukaddime ve konunun anlatıldığı 4264 beyitle birlikte toplam 4376 beyit olan eser Şükrî’nin Selîm-nâmesi’nden yaklaşık 1500 beyit eksiktir.

Mukaddime tevhit ve naat bölümleri ile başlar, ardından “Der-bisât-ı mukaddime-i sebeb-i tashîh-i Selîmî-nâme” (76 beyit) başlığıyla eserin yeniden ele alınmasının nedenleri anlatılır. İlk olarak Ruznameci İbrahim Efendi ve eserin yenilenmesini isteyen Ali Bey övüldükten sonra, Ali Bey elindeki kitabın Şükrî’nin olduğunu, sözlerinin doğru ama nazmının zevk vermediğini söyler ve Cevrî’yi şiir üstadı olarak över. Ardından bu önemli eserdeki vezin, dil ve ifade sorunlarının halledilmesini ister. Cevrî de kadim Türkçeyle yazılmış ve beyitleri çoğunlukla aksayan bu eserin konusunun gayet iyi işlendiğini teslim edip Şükrî’yi över ve içeriğine dokunmayarak sadece eskiyen kelime ve ibareleri değiştireceğini, noksan ve hatalı beyitlerini düzelteceğini söyler (Atik 2012: 28). Ama yine de asıl sorumluluğun sahib-i telif olan Şükrî’ye ait olduğunu, kendinin sadece sahib-i tertib yani metne şekil veren, düzene koyan kişi olduğunu ifade eder (Atik 2012: 29). Sonunda da tarihin şiirle daha akılda kaldığını, Şeh-nâme gibi muteber bu eseri ihya edene dua etmelerini, eserin kıyamete kadar baki kalacağını söyler ve ihya/yeniden yazım tarihini sanatlı şekilde vererek mukaddimeyi bitirir. Ardından,  tevhid, münacat, naat, padişahın methi ve sebeb-i telif bölümünden sonra ana konuya geçilir.

Eser, Yavuz Sultan Selim’in ölümü, dua bölümü ve 4264. beyitte telif tarihi 930/1523-24’ü verilerek sona erer. Sonda Şükrî’nin Selîm-nâme’sinde bulunan Yavuz Sultan Selim için mersiye, Sultan Süleyman’ın tahta geçişi, hâtime ve Şükrî’nin kendini anlattığı 178 beyit yoktur (Atik 2012: 30-31). Cevrî’nin genel olarak eserde yaptığı değişiklikler şöyle özetlenebilir: Bazı bölümlerde Şükrî’nin metinden tamamen ayrılır, birçok beyti kendi üslubuna göre söyler veya Şükrî’nin ilk mısraını alsa da ikinci mısraı genellikle değiştirir ya da arka arkaya benzer kafiyeler kullanılmış beyitleri kafiye kelimesini değiştirerek kullanır (Atik 2012: 31). Özellikle Yavuz Sultan Selim’in ölümünün anlatıldığı 64 beyitlik bölümde Şükrî’yle sadece 4 beytin bir mısraı ve 6 beyit ortaktır ve bölüm başlıkları karşılaştırıldığında Cevrî’nin neredeyse bütün bölüm başlıklarını değiştirdiği, bazı yerlerde iki bölümü birleştirdiği, nadir de olsa Şükrî’nin bölüm başlığı koymadığı yerlerde başlık kullandığı görülür (Atik 2012: 31). Cevrî, esere sadece dil-üslûp açısından müdahale etmez, bunun yanında anlatıya bazı öğeler de ekler. Selim’in sefer için yola çıktığında Konya’ya gitmesi ve orada Mevlânâ’nın türbesini ziyaret ederek oradaki dervişlere ikramda bulunup yüz bin akçe vermesi, şahın bismillah ile ata binmesi; mektubun kırmızı mumla mühürlenerek gönderilmesi ve buna benzer diğer ayrıntılar Cevrî’nin metni sadece biçimsel açıdan değil (Atik 2012: 34) içerik olarak da değiştirdiğine örnek olarak verilebilir. Şükrî’nin amacı olayları en doğru ve ayrıntılı şekilde anlatmakken Cevrî, bazı olayları yeniden yorumlar, daha sanatsal ifade eder. Bu değişiklikler Şükrî’nin eserini tamamen ortadan kaldırmak değil, ona başka/yeni bir elbise giydirmek için yapılan müdahalelerdir (Atik 2012: 34). Selîm-nâme 17. yüzyılın okuyucusunun anlayabileceği ve zevk alabileceği şekilde yeniden yazılmıştır.


Şairin biyografisi için bk. “Cevrî, İbrahim Çelebi”. Türk Edebiyatı İsimler Sözlüğü. http://teis.yesevi.edu.tr/madde-detay/cevri-ibrahim-celebi

Eserden Örnekler


Der-bisât-ı mukaddime-i sebeb-i tashîh-i Selîmî-nâme

...

Didi bu nüsha Selîmî hâmedür

Dilber-i mevzûn u Rûmî câmedür


Eylemiş Şükrî tahallüs nâzımı

Tab‘ınun bu hidmet olmış lâzımı


Gerçi vardur sözlerinün sıhhati

Hâtırum gösterdi ana ragbeti


Lîk yokdur kâlib-i nazmında rûh

Zevk virmez âdeme feyz-i fütûh


Her ne denlü olsa ma‘nâsı dürüst

Dil-küşâ olmaz yine elfâzı süst


Sen bu fennün mâlik ü îcâdısın

İlm-i nazmun Cevrî-i üstâdısın

Tarh idüp ebyât-ı nâ-mevzûnını

Rûşen eyle hâme-i mazmûnını


Dest urup kilk-i beyân u hikmete

Ko bu nazmı sihr ile bir sûrete


Rûh vir lafz-ı latîfünle ana

Tâ ki virsün sözleri rûha safâ


Nâmımuzla olsun ihyâ bu eser

Bu eserdür hâsılı nev‘-i beşer

Ol Selîmî-nâmeye itdim nazar 

Nazmını mi‘yâra çekdim ser-be-ser 


Gördüm el-hak vezninin noksânı var 

Ya‘nî ol cevher degil kâmil ‘ayâr 


Ekser elfâzı Türkî-i kadîm 

Ekser ebyâtı ma‘yûb u sakîm 


Lîk ammâ mevzu‘ı gâyet bülend

Gevher-i mazmûnı Firdevsî pesend


Nazm-ı Şehnâme iderken ol eger

Gûşına irseydi bu rengîn haber


Terk iderdi dâstân-ı Rüstemi

Bu hikâyetle tutardı ‘âlemi


Lîk insâf olsa Şükrî ol zamân

Kâdir oldukça anı kılmış beyân


Kendü makdûrınca itmiş bir eser

Eylemiş bu mülk-i fânîden güzer


Çünki aldum ahdime bu hizmeti 

Nazmına virdüm kemâl-i sıhhati 


Nüsha bi’l-külliye mensûh olmadı 

Sûret-i terkîbi memsûh eyledi 


Ol kadar var kim bu nazm-ı nâsere 

Sihr ile girdi libâs-ı âhara 


Ger kavâfîsinde anun câ-be-câ

Var ise bir niçe müsta‘mel edâ 


Sâhib-i te’lîfedir andan su’âl

Sâhib-i tertîbe yokdur kîl u kâl

Oldı bu ihyâya târîh-i celî

Hayr ile câvîd ola nâm-ı ‘Alî (Millet Yazma Eser Kütüphanesi Ali Emiri Manzum 1310. vr. 3b-5a)


Kaynakça


Argunşah, Mustafa (1997). Şükrî-i Bitlisî. Selîm-nâme. Kayseri: Erciyes Üniversitesi Yay.

Atik, Arzu (2012). “Bir Hulasa Denemesi: Cevrî ve Selîmnâme’si”. Divan Edebiyatı Araştırmaları Dergisi (8): 21-36.

Selîm-nâme. Millet Yazma Eser Kütüphanesi Ali Emiri Manzum 1310.

Atıf Bilgileri


Atik, Arzu. "SELÎM-NÂME (CEVRÎ, İBRÂHÎM ÇELEBİ)". Türk Edebiyatı Eserler Sözlüğü, http://tees.yesevi.edu.tr/madde-detay/selim-name-cevri-ibrahim-celebi. [Erişim Tarihi: 27 Nisan 2025].


Benzer Eserler

# Madde Yazar Madde Yazarı İşlem
1 DÎVÂN (CEVRÎ, İBRÂHÎM ÇELEBİ) Cevrî, İbrâhîm Çelebi Doç. Dr. abdulkadir erkal
Görüntüle
2 HİLYE-İ ÇEHÂR-YÂR-I GÜZÎN (CEVRÎ, İBRÂHÎM ÇELEBİ) Cevrî, İbrâhîm Çelebi Doç. Dr. abdulkadir erkal
Görüntüle
3 HALL-İ TAHKÎKÂT (CEVRÎ, İBRÂHÎM ÇELEBİ) Cevrî, İbrâhîm Çelebi Doç. Dr. Songül Yağcıoğlu
Görüntüle
4 AYNÜ'L-FÜYÛZ (CEVRÎ, İBRÂHÎM ÇELEBİ) Cevrî, İbrâhîm Çelebi Doç. Dr. Songül Yağcıoğlu
Görüntüle
5 MELHAME (CEVRÎ, İBRÂHÎM ÇELEBİ) Cevrî, İbrâhîm Çelebi Doç. Dr. Arzu Atik
Görüntüle
6 NAZM-I NİYÂZ (CEVRÎ, İBRÂHÎM ÇELEBİ) Cevrî, İbrâhîm Çelebi Doç. Dr. suat donuk
Görüntüle
7 LEMEZÂT-I HULVİYYE EZ LEMEÂT-I ULVİYYE (MAHMUD CEMALEDDİN HULVÎ) Mahmud Cemaleddin el-Hulvî Diğer Özlem Şamlı
Görüntüle
8 AHBÂRÜ’L-'İBER (ZA’ÎFÎ, MUHAMMED) Za'îfî, Muhammed Dr. Necmiye Özbek Arslan
Görüntüle
9 KIRK HADİS TERCÜMESİ (FEYZÎ-İ KEFEVÎ) Feyzî-i Kefevî Prof. Dr. Adem Ceyhan
Görüntüle
10 ZÜBDETÜ'N-NESÂYİH VE UMDETÜ'T-TEVÂRÎH (IYÂNÎ) Iyânî, Cafer Iyânî Bey Prof. Dr. Osman Ünlü
Görüntüle
11 RÂZ-NÂME FÎ MENÂKIBİ'L-ULEMÂ VE'L-MEŞÂYİH VE'L-FUZELÂ (KEFEVÎ HÜSEYİN) Kefevî, Hüseyin ismail Aksoyak
Görüntüle
12 ES-SEYFÜ'L-MESLÛLÜ FÎ ŞERHİ'R-RESÛLİ (MUSTAFA b. BÂLÎ) Mustafa b. Bâlî Araş. Gör. Oğuzhan Et
Görüntüle
13 HADÎS-İ ŞERÎFLER MECMUASI (MUSTAFÂ b. BÂLÎ) Mustafâ b. Bâlî Araş. Gör. Oğuzhan Et
Görüntüle
14 HÂŞİYE ALÂ ŞERHİ MİFTÂH (MUSTAFA b. BÂLÎ) Mustafâ bin Bâlî Araş. Gör. Oğuzhan Et
Görüntüle
15 TUHFE-İ ŞEMSÎ (ŞEMSÎ) Şemsî, İsfendiyar-zâde Şemsî Ahmed Paşa Prof. Dr. Yunus KAPLAN
Görüntüle
16 KARAMAN-NÂME (ŞİKÂRÎ) Şikârî Araş. Gör. Mizan Coşkun Özgür
Görüntüle