- Yazar Biyografisi (TEİS)
Cevrî, İbrâhîm Çelebi - Madde Yazarı: Doç. Dr. Arzu Atik
- Eser Yazılış Tarihi:1037/1627-28
- Yazıldığı Saha:Anadolu-Osmanlı
- Edebiyat Alanı:Yazılı Edebiyat / Divan Edebiyatı
- Dönemi:17. Yüzyıl
- Dili:Türkçe
- Alfabesi:Arap
- Yapısı:Manzum
- Niteliği:Tercüme
- Türü/Formu:Tarih
- Yayın Tarihi:30/03/2022
SELÎM-NÂME (CEVRÎ, İBRÂHÎM ÇELEBİ)
Selîm-nâmeCevrî, İbrâhîm Çelebi (d. 1005/1595(?) - ö. 1065/1654)
ISBN: 978-9944-237-87-1
Cevrî’nin, Şükrî-i Bitlisî'nin (ö. ?/?) 930/1523-1524 yılında kaleme aldığı Selîm-nâme adlı eserinin yeniden yazımı. Cevrî, eseri 1037/1627-28'de Ruznameci İbrâhîm Efendi(ö. ?/?)’nin kethüdası Alî Bey(ö. ?/?)’in isteği üzerine yeniden yazar, ihya eder. Eser "fâ’ilâtün fâ’ilâtün fâ’ilün" veznindedir. 112 beyitten oluşan bir mukaddime ve konunun anlatıldığı 4264 beyitle birlikte toplam 4376 beyit olan eser Şükrî’nin Selîm-nâmesi’nden yaklaşık 1500 beyit eksiktir.
Mukaddime tevhit ve naat bölümleri ile başlar, ardından “Der-bisât-ı mukaddime-i sebeb-i tashîh-i Selîmî-nâme” (76 beyit) başlığıyla eserin yeniden ele alınmasının nedenleri anlatılır. İlk olarak Ruznameci İbrahim Efendi ve eserin yenilenmesini isteyen Ali Bey övüldükten sonra, Ali Bey elindeki kitabın Şükrî’nin olduğunu, sözlerinin doğru ama nazmının zevk vermediğini söyler ve Cevrî’yi şiir üstadı olarak över. Ardından bu önemli eserdeki vezin, dil ve ifade sorunlarının halledilmesini ister. Cevrî de kadim Türkçeyle yazılmış ve beyitleri çoğunlukla aksayan bu eserin konusunun gayet iyi işlendiğini teslim edip Şükrî’yi över ve içeriğine dokunmayarak sadece eskiyen kelime ve ibareleri değiştireceğini, noksan ve hatalı beyitlerini düzelteceğini söyler (Atik 2012: 28). Ama yine de asıl sorumluluğun sahib-i telif olan Şükrî’ye ait olduğunu, kendinin sadece sahib-i tertib yani metne şekil veren, düzene koyan kişi olduğunu ifade eder (Atik 2012: 29). Sonunda da tarihin şiirle daha akılda kaldığını, Şeh-nâme gibi muteber bu eseri ihya edene dua etmelerini, eserin kıyamete kadar baki kalacağını söyler ve ihya/yeniden yazım tarihini sanatlı şekilde vererek mukaddimeyi bitirir. Ardından, tevhid, münacat, naat, padişahın methi ve sebeb-i telif bölümünden sonra ana konuya geçilir.
Eser, Yavuz Sultan Selim’in ölümü, dua bölümü ve 4264. beyitte telif tarihi 930/1523-24’ü verilerek sona erer. Sonda Şükrî’nin Selîm-nâme’sinde bulunan Yavuz Sultan Selim için mersiye, Sultan Süleyman’ın tahta geçişi, hâtime ve Şükrî’nin kendini anlattığı 178 beyit yoktur (Atik 2012: 30-31). Cevrî’nin genel olarak eserde yaptığı değişiklikler şöyle özetlenebilir: Bazı bölümlerde Şükrî’nin metinden tamamen ayrılır, birçok beyti kendi üslubuna göre söyler veya Şükrî’nin ilk mısraını alsa da ikinci mısraı genellikle değiştirir ya da arka arkaya benzer kafiyeler kullanılmış beyitleri kafiye kelimesini değiştirerek kullanır (Atik 2012: 31). Özellikle Yavuz Sultan Selim’in ölümünün anlatıldığı 64 beyitlik bölümde Şükrî’yle sadece 4 beytin bir mısraı ve 6 beyit ortaktır ve bölüm başlıkları karşılaştırıldığında Cevrî’nin neredeyse bütün bölüm başlıklarını değiştirdiği, bazı yerlerde iki bölümü birleştirdiği, nadir de olsa Şükrî’nin bölüm başlığı koymadığı yerlerde başlık kullandığı görülür (Atik 2012: 31). Cevrî, esere sadece dil-üslûp açısından müdahale etmez, bunun yanında anlatıya bazı öğeler de ekler. Selim’in sefer için yola çıktığında Konya’ya gitmesi ve orada Mevlânâ’nın türbesini ziyaret ederek oradaki dervişlere ikramda bulunup yüz bin akçe vermesi, şahın bismillah ile ata binmesi; mektubun kırmızı mumla mühürlenerek gönderilmesi ve buna benzer diğer ayrıntılar Cevrî’nin metni sadece biçimsel açıdan değil (Atik 2012: 34) içerik olarak da değiştirdiğine örnek olarak verilebilir. Şükrî’nin amacı olayları en doğru ve ayrıntılı şekilde anlatmakken Cevrî, bazı olayları yeniden yorumlar, daha sanatsal ifade eder. Bu değişiklikler Şükrî’nin eserini tamamen ortadan kaldırmak değil, ona başka/yeni bir elbise giydirmek için yapılan müdahalelerdir (Atik 2012: 34). Selîm-nâme 17. yüzyılın okuyucusunun anlayabileceği ve zevk alabileceği şekilde yeniden yazılmıştır.
Şairin biyografisi için bk. “Cevrî, İbrahim Çelebi”. Türk Edebiyatı İsimler Sözlüğü. http://teis.yesevi.edu.tr/madde-detay/cevri-ibrahim-celebi
Eserden Örnekler
Der-bisât-ı mukaddime-i sebeb-i tashîh-i Selîmî-nâme
...
Didi bu nüsha Selîmî hâmedür
Dilber-i mevzûn u Rûmî câmedür
Eylemiş Şükrî tahallüs nâzımı
Tab‘ınun bu hidmet olmış lâzımı
Gerçi vardur sözlerinün sıhhati
Hâtırum gösterdi ana ragbeti
Lîk yokdur kâlib-i nazmında rûh
Zevk virmez âdeme feyz-i fütûh
Her ne denlü olsa ma‘nâsı dürüst
Dil-küşâ olmaz yine elfâzı süst
Sen bu fennün mâlik ü îcâdısın
İlm-i nazmun Cevrî-i üstâdısın
…
Tarh idüp ebyât-ı nâ-mevzûnını
Rûşen eyle hâme-i mazmûnını
Dest urup kilk-i beyân u hikmete
Ko bu nazmı sihr ile bir sûrete
Rûh vir lafz-ı latîfünle ana
Tâ ki virsün sözleri rûha safâ
Nâmımuzla olsun ihyâ bu eser
Bu eserdür hâsılı nev‘-i beşer
…
Ol Selîmî-nâmeye itdim nazar
Nazmını mi‘yâra çekdim ser-be-ser
Gördüm el-hak vezninin noksânı var
Ya‘nî ol cevher degil kâmil ‘ayâr
Ekser elfâzı Türkî-i kadîm
Ekser ebyâtı ma‘yûb u sakîm
Lîk ammâ mevzu‘ı gâyet bülend
Gevher-i mazmûnı Firdevsî pesend
Nazm-ı Şehnâme iderken ol eger
Gûşına irseydi bu rengîn haber
Terk iderdi dâstân-ı Rüstemi
Bu hikâyetle tutardı ‘âlemi
Lîk insâf olsa Şükrî ol zamân
Kâdir oldukça anı kılmış beyân
Kendü makdûrınca itmiş bir eser
Eylemiş bu mülk-i fânîden güzer
Çünki aldum ahdime bu hizmeti
Nazmına virdüm kemâl-i sıhhati
Nüsha bi’l-külliye mensûh olmadı
Sûret-i terkîbi memsûh eyledi
Ol kadar var kim bu nazm-ı nâsere
Sihr ile girdi libâs-ı âhara
Ger kavâfîsinde anun câ-be-câ
Var ise bir niçe müsta‘mel edâ
Sâhib-i te’lîfedir andan su’âl
Sâhib-i tertîbe yokdur kîl u kâl
…
Oldı bu ihyâya târîh-i celî
Hayr ile câvîd ola nâm-ı ‘Alî (Millet Yazma Eser Kütüphanesi Ali Emiri Manzum 1310. vr. 3b-5a)
Kaynakça
Argunşah, Mustafa (1997). Şükrî-i Bitlisî. Selîm-nâme. Kayseri: Erciyes Üniversitesi Yay.
Atik, Arzu (2012). “Bir Hulasa Denemesi: Cevrî ve Selîmnâme’si”. Divan Edebiyatı Araştırmaları Dergisi (8): 21-36.
Selîm-nâme. Millet Yazma Eser Kütüphanesi Ali Emiri Manzum 1310.
Atıf Bilgileri
Benzer Eserler
# | Madde | Yazar | Madde Yazarı | İşlem | ||
---|---|---|---|---|---|---|
1 | DÎVÂN (CEVRÎ, İBRÂHÎM ÇELEBİ) | Cevrî, İbrâhîm Çelebi | Doç. Dr. abdulkadir erkal |
Görüntüle | ||
2 | HİLYE-İ ÇEHÂR-YÂR-I GÜZÎN (CEVRÎ, İBRÂHÎM ÇELEBİ) | Cevrî, İbrâhîm Çelebi | Doç. Dr. abdulkadir erkal |
Görüntüle | ||
3 | HALL-İ TAHKÎKÂT (CEVRÎ, İBRÂHÎM ÇELEBİ) | Cevrî, İbrâhîm Çelebi | Doç. Dr. Songül Yağcıoğlu |
Görüntüle | ||
4 | AYNÜ'L-FÜYÛZ (CEVRÎ, İBRÂHÎM ÇELEBİ) | Cevrî, İbrâhîm Çelebi | Doç. Dr. Songül Yağcıoğlu |
Görüntüle | ||
5 | MELHAME (CEVRÎ, İBRÂHÎM ÇELEBİ) | Cevrî, İbrâhîm Çelebi | Doç. Dr. Arzu Atik |
Görüntüle | ||
6 | NAZM-I NİYÂZ (CEVRÎ, İBRÂHÎM ÇELEBİ) | Cevrî, İbrâhîm Çelebi | Doç. Dr. suat donuk |
Görüntüle | ||
7 | LEMEZÂT-I HULVİYYE EZ LEMEÂT-I ULVİYYE (MAHMUD CEMALEDDİN HULVÎ) | Mahmud Cemaleddin el-Hulvî | Diğer Özlem Şamlı |
Görüntüle | ||
8 | AHBÂRÜ’L-'İBER (ZA’ÎFÎ, MUHAMMED) | Za'îfî, Muhammed | Dr. Necmiye Özbek Arslan |
Görüntüle | ||
9 | KIRK HADİS TERCÜMESİ (FEYZÎ-İ KEFEVÎ) | Feyzî-i Kefevî | Prof. Dr. Adem Ceyhan |
Görüntüle | ||
10 | ZÜBDETÜ'N-NESÂYİH VE UMDETÜ'T-TEVÂRÎH (IYÂNÎ) | Iyânî, Cafer Iyânî Bey | Prof. Dr. Osman Ünlü |
Görüntüle | ||
11 | RÂZ-NÂME FÎ MENÂKIBİ'L-ULEMÂ VE'L-MEŞÂYİH VE'L-FUZELÂ (KEFEVÎ HÜSEYİN) | Kefevî, Hüseyin | ismail Aksoyak |
Görüntüle | ||
12 | ES-SEYFÜ'L-MESLÛLÜ FÎ ŞERHİ'R-RESÛLİ (MUSTAFA b. BÂLÎ) | Mustafa b. Bâlî | Araş. Gör. Oğuzhan Et |
Görüntüle | ||
13 | HADÎS-İ ŞERÎFLER MECMUASI (MUSTAFÂ b. BÂLÎ) | Mustafâ b. Bâlî | Araş. Gör. Oğuzhan Et |
Görüntüle | ||
14 | HÂŞİYE ALÂ ŞERHİ MİFTÂH (MUSTAFA b. BÂLÎ) | Mustafâ bin Bâlî | Araş. Gör. Oğuzhan Et |
Görüntüle | ||
15 | TUHFE-İ ŞEMSÎ (ŞEMSÎ) | Şemsî, İsfendiyar-zâde Şemsî Ahmed Paşa | Prof. Dr. Yunus KAPLAN |
Görüntüle | ||
16 | KARAMAN-NÂME (ŞİKÂRÎ) | Şikârî | Araş. Gör. Mizan Coşkun Özgür |
Görüntüle |