- Yazar Biyografisi (TEİS)
Aynî, Antepli - Madde Yazarı: Dr. Öğr. Üyesi Şermin BAKA TELLİ
- Eser Yazılış Tarihi:?
- Yazıldığı Saha:Anadolu-Osmanlı
- Edebiyat Alanı:Yazılı Edebiyat / Divan Edebiyatı
- Dönemi:19. Yüzyıl
- Dili:Türkçe
- Alfabesi:Arap
- Yapısı:Manzum
- Niteliği:Telif
- Türü/Formu:Mesnevi
- Yayın Tarihi:24/05/2022
NUSRET-NÂME (AYNÎ)
mesneviAynî, Antepli (d. 1180/1766 - ö. 1253/1837)
ISBN: 978-9944-237-87-1
18. yüzyılın sonları ile 19. yüzyılın başlarında yaşayan ve devrinde büyük şöhret kazanan Aynî’nin yeniçeriliğin kaldırılmasına dair mesnevi şeklinde kaleme aldığı eseri. Nusret-nâme, aruzun “fâilâtün fâilâtün fâilün” kalıbıyla yazılmış olup hem tarihî hem de edebî niteliktedir. Ârif Hikmet Tezkiresi’nde söz konusu eserin 1000 beyit olduğu kayıtlıdır. Ancak Nusret-nâme’nin Millet Kütüphanesi ve İstanbul Üniversitesi Kütüphanesi’nde yer alan yazma nüshalarının her ikisinde de 431 beyit bulunmaktadır. S. Nuzhet Ergun’a göre bu nüshalar eksiktir veya Arif Hikmet takribî söylemiştir (Ergun yty: 603).
Yapılan çalışmaya göre (Arslan 2000) Nusret-nâme, muhtelif bölümlerden oluşmaktadır. Aynî, eserine -klasik mesnevilerde olduğu gibi- Allah’a hamd, Hz. Peygamber ve ashabına salat ve selamla başlamakta ve akabinde yeniçeri ahvâlini beyan etmek için Nusret-nâme’sini yazdığını belirtmektedir.
Bu girişten sonra müellif; yeniçerilerin kötülüklerinden, ocaklarının düzen tutmaz ve ıslah kabul etmez yapısından bahsedip yeniçeri ağaları, sekban başılar, zağarcılar başı, çorbacılar, odabaşıları, turnacılar, karakullukçular vs.yi yermektedir. Buna göre yeniçeriler, Şer’i-i Şerîf’e uyacaklarına dair söz vermelerine rağmen bir müddet sonra verdikleri sözden caymış, küfr ve dalalete düşerek fetvaya sövmeye, türlü türlü melanetler izhar etmeye başlamış, akabinde önce Ağa Kapısı’nı sonra da Paşa Kapısı'nı basarak talan etmiş, bununla da yetinmeyerek yine asil bir kişinin evini de yağmalamış, ilim ehli ve devlet ricalindekilerin katline niyet etmiş, İslam askerine kurşun sıkmış hatta Kur’an-ı Kerimleri parçalamışlardır. Devletin ve milletin yeniçerilerden gördüğü ihaneti, çektiği elem ve sıkıntıyı etkili bir şekilde tasvir eden Aynî, bunların farklı milletlerden meydana geldiğini; Hz. Peygamber ve soyundan gelenlere düşman olduğunu; Ermeni, Rum, Yahudi, Hristiyan karakteri taşıdığını aynı zamanda berber, tellak, hamal, manav gibi çeşitli meslekler icra ettiğini dile getirmekte ve “Allah’ın laneti hepsinin üzerine olsun!” bedduasıyla bu bölümü bitirmektedir.
Bundan sonraki bölümde ise “Padişahın Beşiktaş’taki Saraya Gelişi” başlığı altında padişahı çeşitli yönleriyle övmekte ve yaptığı hizmetleri sıralamaktadır. Üç beyit hâlinde Şehzade Abdülmecid’in övgüsüne de yer veren müellif, daha sonra Ricâl-i Enderûn ve Kurenâ-yı Mâbeyn-i Hümâyun’u saymakta ve bunları da çeşitli yönleriyle methetmektedir. Bunların akabinde Musahip ile Harem Ağalarına kısaca değinmekte ve ardından Has Oda Ağalarını da muhtelif yönleriyle zikretmektedir.
Aynî, bu bölümden sonra din ve devlet erkânı ile itaat ehlinin padişahın huzuruna gelerek destek vermelerini dile getirmekte ve devamında din ve devlet erkânının unvan ve isimlerini vererek övmektedir. Bu bölümün ardından “Zafer-yâften-i Me’mûrân ve Makhûr-şoden-i Yeniçeriyân” başlığı altında Şeyhülislam’ın fetvası ve Sadrazam’ın fermanıyla yeniçerilerin ortadan kaldırılışı ve Âsâkir-i Mansûre-i Muhammediyye’nin tertip edilişi hadisesini anlatmaktadır. Vak’a-i Hayriyye’nin başlangıcında, ortasında ve sonunda meydana gelen hadiseleri de nakleden Aynî, bunları ayrı ayrı “Sâriha” başlığı altında vermiştir. Son bölümde ise Vak’a-i Hayriyye’yi ve Asâkir-i Mansûre-i Muhammediyye’nin kuruluşunu ifade eden üç tarih kıtasına yer vermiş ve eserini bitirmiştir.
Olayların bizzat içinde bulunan Aynî, bu hadiseleri son derece akıcı bir üslup ve sade bir dille kaleme almıştır. Yeniçeriliğin kaldırılması ile ilgili yaşananları süse, gösterişe kapılmadan, mübalağaya düşmeden edebî bir şekilde işlemiştir. Aynî, tüm hadiseleri bir şair gözüyle değerlendirirken aynı zamanda okuyucuya yakın tarihimize kaynaklık edebilecek bir belge de sunmuştur.
Eser, söz konusu nüshalardan hareketle Mehmet Arslan tarafından yayımlanmıştır (Arslan 2000).
Yazarın biyografisi için bk. “Aynî, Antepli”. Türk Edebiyatı İsimler Sözlüğü. http://teis.yesevi.edu.tr/madde-detay/ayni-antepli
Eserden Örnekler
Hamd ola Bârî Hudâya her zamân
Kıldı kavm-i tâgıyanı bî-nişân
Sad salât u sad selâm olsun müdâm
Ol Resûl ü âl ü ashâba tamâm
Küfr ü tuğyandan cihânı ser-te-ser
Âb-ı tîg-ı şer’ ile pâk etdiler
Ba’d-ez-ân ey tâlib-i kavl-i savâb
Râgıb-ı efsâne-i bî-irtiyâb
Aldı Aynî dest-i tâb’a hâmeyi
Eyledi inşâ bu Nusret-nâmeyi
Dinle gel ez-cân u dil itdi hemân
Yençeriler zât u ahvâlin beyân
Bin iki yüz kırk biri sâl-i nefîs
Mâh-ı zi’l-ka’de tokuz yevm-i hamîs
Çıkdı nâr-ı fitne ocakdan yine
Külhanîler yakdılar külhan yine
Nâr-ı Nemrûdun ocağı ortalar
Her cemâ’at lâne-i kuknûs meger
Yençeri agaları mergûb olur
Kavm-i bed-girdârına maglûb olur
İşte sek-bân başılar kelb-i akûr
Dâderi zagarcılar başı sütûr
Uymadı kul kethüdası anlara
Geldi taht-ı râyet-i peygambere
İki tug ihsân olundu ol zamân
Menzil-i ser-askeri kıldı mekân
Agalar ağaları ser-müfsidân
Âşiyân u tâgiyân u bâgıyân
Çorbacılar mel’anet izhâr eder
Dîn ü devlet ni’metin inkâr ider (Arslan 2000: 333-334).
Kaynakça
Arslan, Mehmet (2000): “Yeniçeriliğin Kaldırılmasına Dair Edebî Bir Metin: Aynî’nin Nusretnâmesi”. Osmanlı Edebiyat Tarih Kültür Makaleleri. İstanbul: Kitabevi Yay.
Ergun, Sadeddin Nüzhet (yty.). “Aynî”. Türk Şairleri. C. II. İstanbul.
Atıf Bilgileri
Benzer Eserler
# | Madde | Yazar | Madde Yazarı | İşlem | ||
---|---|---|---|---|---|---|
1 | TÜRKÇE DÎVÂN (AYNÎ) | Aynî, Antepli | ismail Aksoyak |
Görüntüle | ||
2 | FARSÇA DÎVÂNÇE (AYNÎ) | Aynî, Antepli | ismail Aksoyak |
Görüntüle | ||
3 | SÂKİ-NÂME (AYNÎ) | Aynî, Antepli | Prof. Dr. Fatma Sabiha Kutlar Oğuz |
Görüntüle | ||
4 | NAZMÜ’L-CEVÂHİR (AYNÎ) | Aynî, Antepli | Araş. Gör. Kübra KACAR ALTIN |
Görüntüle | ||
5 | DİVANÇE (VÂZIH) | Mustafâ Vâzıh | Araş. Gör. Giyasi BABAARSLAN |
Görüntüle | ||
6 | MEVRİDÜ’L-VÜSÛL FÎ MEVLİDİ’R-RESÛL (İBRÂHÎM ZİKRÎ) | İbrâhîm Zikrî | Prof. Dr. Mehmet Fatih Köksal |
Görüntüle | ||
7 | ED-DÜRERÜ'L-MÜNTAHABÂTÜ'L-MENSÛRE FÎ ISLÂHİ'L-GALATÂTİ'L-MEŞHÛRE / GALATÂT-I HAFÎD EFENDİ | Hafîd, Mehmed Hafîd Efendi | Doç. Dr. Ramazan Ekinci |
Görüntüle | ||
8 | TARÎKÜ'L-İHTİSÂR | Nûrî, Osman Hanyevî | Prof. Dr. Orhan Kurtoğlu |
Görüntüle | ||
9 | TUHFETU SABRÎ AN-LİSÂNİ BULGARÎ | Mehmed Sabrî | Dr. Öğr. Üyesi Özkan Uz |
Görüntüle | ||
10 | RAVZ-I VERD | Şâkir, Ahmed Paşa | Prof. Dr. Ramazan Sarıçiçek |
Görüntüle | ||
11 | KENZ-İ FUSAHÂ (ABBAS KEMÂL EFENDİ) | Abbas Kemâl Efendi, Kerküklü | Diğer Öznur ÖZER |
Görüntüle | ||
12 | DÎVÂN (ABDÎ) | Abdî, Abdülkerîm Abdî Efendi | Prof. Dr. Beyhan KESİK |
Görüntüle | ||
13 | MEVLİD (ABDÎ) | Abdî | Doç. Dr. Hasan Kaya |
Görüntüle | ||
14 | DÎVÂN (ABDÎ) | Abdî, Şarkîkarahisarlı | Dr. Hacer SAĞLAM |
Görüntüle |