MEHCÛRE (VECÎHÎ)
roman
Mehmed Salih Vecîhî Bey (d.1869 - ö.1904)

ISBN: 978-9944-237-87-1


Kısa ömründe Servet-i Fünûn edebi topluluğundan bağımsız, kendine has tarzıyla yirmiden fazla eser veren Vecîhî’nin  Mihridil romanından sonra neşredilen ikinci romanı. Eserleri bir müddet geniş okuyucu kitlesi tarafından okunmuş (Kocatürk 1964: 724) Vecîhî’nin şöhrete ulaşmasında büyük payı olan Mehcûre, vaka kurgusu ve şahısların genel karakteri yönüyle ilk dönem Türk romanlarının belli başlı özelliklerini yansıtması bakımından önemlidir.

Aşk, ihtiras, sefalet, yoksulluk, kimsesizlik ve ölüm temalarının sıkça işlendiği bu romanda; zavallı ve masum genç bir kızın başından geçen acıklı olaylar anlatılır: Çırpıcı Çayırı’nda bir gezinti esnasında Mehcûre’yi gören Mükerrem, Mehcûre’ye talip olur. Mehcûre ile Mükerrem evlenir. Hikmet ve Enîse adlarında iki çocukları olur.  Ailesini geçindirmekten başka bir şey düşünmeyen Mükerrem’in birkaç yıl sonra tavırları değişir. Gözü Kâğıthane gezintisinde tanıştığı Ranâ’dan başkasını görmez olur. Ranâ olayını öğrenen Mehcûre’nin dünyası başına yıkılır, günden güne eriyen Mehcûre yataklara düşer, hastaneye yatırılır. Babalarının ilgisizliği karşısında annelerinin çektiği çileyi gören çocuklar sefalet içindedir.

Mükerrem’in Ranâ ile evleneceğini öğrenen Mehcûre, düğün gecesi ölür. Annelerinin ölümüyle tamamen sahipsiz kalan çocuklar, Ranâ’nın elinde cehennem hayatı yaşarlar. Evlendikleri günden itibaren Mükerrem’le Ranâ arasında başlayan güvensizlik yerini saygısızlığa bırakır. Mükerrem aldatıldığını öğrenir. Ranâ bu evliliğin yürümeyeceğini söyleyerek gıyabında yalancı şahitler vasıtasıyla Mükerrem’den boşanır. Boşanma hadisesinden sonra Mükerrem günlerce Ranâ’ya kapısında yalvarır. Hiçbir sonuç elde edemeyince bunalıma girer ve intihar eder. Vakanın kalan kısmı “Hikmet”te anlatılmak üzere roman burada sona erer.

İlk baskısı 1311/1894’te İkdam Matbaasında yapılır. 1313/1896'da İkdam gazetesinde 56 bölüm halinde (İkdam 1313/1896: nu.575-673) tefrika edilir. Sonraki yıllarda devamı olan Hikmet’le birleştirilerek “Mehcûre ve Hikmet”, “Mehcûre ile Hikmet” başlıkları altında birkaç kez basılır. 1338-1340/1920-1922 tarihli Evkaf Matbaası'nın 432 sayfalık “Mehcûre ile Hikmet” baskısının 26 bölümlük ilk 278 sayfası “Mehcûre” romanına ayrılmıştır.  Eser üzerinde bir yüksek lisans tezi hazırlanmıştır.  (Yaşar 2001).

Yazarın biyografisi için bk. “Vecihi". Türk Edebiyatı İsimler Sözlüğü. http://teis.yesevi.edu.tr/maddedetay/Vecihi 


Eserden Örnekler


MEHCÛRE

MUKADDİME

Bundan evvel tahrîrine cüret ettiğim (Mihridil) liyakat u ümidim fevkinde mazhar-ı takdir oldu.

Mukaddime-i kitapta temenni ettiğim tesâmühün bîdirîğ buyrulması sâyesinde gördüğü rağbet-i umûmiyye (Mehcûre)nin de tab'u neşrine cesaret verdi. 

Mehcûre ki şu beyaz sahîfeleri şebreng-i mâtem eden vakâyi-i müellimesi, beyaz kefen içinde çürümüş bir cebîn-i pâkin tecüme-i hatt-ı siyahından teşekkül etmiştir. Vak'a cihetiyle Mihridil kadar sade ve basit olmamakla beraber o kadar küçük de değildi. Ondan diriğ olunmayan nazar-ı hata-pûşânenin buna da taallukundan ümitvâr bulunduğum için neşrine ve hatta bunu da müellifât-ı sâire ile takip ederek o vechile ifâ-yı lâzime-i şükrâna azmeyledim. Ve minallahi'ttevfîk.    Vecîhî       (Yaşar 2001: 20).

 ...

Nam-ı sernâme-i makal olan "Mehcûre" ki mezar denilen ittisalgâh-ı vücûd-u adem içinde cism-i nazenîni hem-cinsine mezar olacak bir avuç türâb haline tahavvül etmiştir. (Yaşar 2001: 21).

...

Mehcûre dünyaya herkes gibi giryân geldi. Hayatı herkes gibi bir girye-i ma'sumane ile bir feryâd-ı hazin ile başladı. Fakirâne bir odada doğdu. Fakat kadr-i kudûmune dünyalar değer bir nûr-u intizâr ferş etmişti. Dadılar, dayeler kucağına doğmadı. Fakat hizmetine ciddî iki hizmetkâr ihzâr olunmuş en müşfik, en rahîm bir valide ile en âkıl, en vazife-şinas bir pederin nazar-ı şefkatlerine, sâye-i himâyetlerine tevdi kılınmıştır. (Yaşar 2001:22).

...

Güzeldi. O derece ki gönlünün rahatını servete feda edecek kadar yanlış düşünüp de küfvünün, haddinin fevkine ta'lik-i nazar etseydi istediği gencin; arzu eylediği mukbilin haremgâhını hüsn-ü çeşm-ârâsı te'mîn ederdi. (Yaşar 2001:24).

...

Mükerrem komşuluk hasebiyle çocukluğunda Mehcûre'yi bin kere görmüş, vâkıa kızın malum olan ahlakından dolayı herkes gibi o da dûrû-dırâz görüşerek husûsiyet peyda edememiş ise de kabiliyet-i hüsn ü ânını daha o zamandan takdîr eylemişti. Fakat altı yedi seneden beri kızı görmemiş ve komşusu Âkif Efendi'nin kerimesi bulunmaktan başka yâdından ona ait bir hatıra kalmamıştı. (Yaşar 2001: 30).

Kaynakça



İkdam. (13 Ramazan 1313/27 Şubat 1896). nu:575 ; (22 Zilhicce 1313/4 Haziran 1896) nu:673.

Kocatürk, Vasfi Mahir (1964) . “Vecihi”. Türk Edebiyatı Tarihi. Ankara: Edebiyat Yayınevi.724-725.

Önal, Mehmet (1985).Vecihi Bey’in Hikâyelerindeki Fiktif Yapı. Yüksek Lisans Tezi. Ankara: Gazi Üniversitesi.

 Vecîhî. (1338-1340/1921-1923). Mehcûre ile Hikmet. İstanbul: Evkaf Matbaası.

Yaşar, Nurullah (2001). Mehcûre ile Hikmet ve Müellifi Mehmed Vecihi Bey. Yüksek Lisans Tezi. Van: Yüzüncü Yıl Üniversitesi.



Atıf Bilgileri


YAŞAR, Nurullah. "MEHCÛRE (VECÎHÎ)". Türk Edebiyatı Eserler Sözlüğü, http://tees.yesevi.edu.tr/madde-detay/mehcure-vecihi. [Erişim Tarihi: 21 Kasım 2024].


Benzer Eserler

# Madde Yazar Madde Yazarı İşlem
1 MİHR-İ DİL (VECİHİ) Vecihi Diğer Saime Kemerci
Görüntüle
2 HALİME (VECİHİ) Vecihi Akın ZENGİN
Görüntüle
3 ÇOBAN KIZI (VECİHÎ) Vecihi Öğretmen Tuğçe Meç
Görüntüle
4 HİKMET YAHUT MEHCÛRE'NİN KISM-I SÂNÎSİ (VECÎHÎ) Mehmed Salih Vecîhî Bey Öğretmen Nurullah YAŞAR
Görüntüle
5 NERİME (VECİHİ) Vecihi Öğretmen Emre Şengül
Görüntüle
6 HÜRREM BEY (VECİHİ) Vecihi Öğretmen Emre Şengül
Görüntüle
7 SÂİL (VECİHİ) Vecihi Akın ZENGİN
Görüntüle
8 MALİK (VECİHİ) Vecihi Dr. Öğr. Üyesi Fırat Karagülle
Görüntüle
9 MESUDE (VECİHİ) Vecihi Dr. Öğr. Üyesi Fırat Karagülle
Görüntüle
10 NEDÂMET (VECİHȊ) Vecihî Öğretmen Tuğçe Meç
Görüntüle
11 MÜJGAN (VECİHİ) Vecihi Dr. Öğr. Üyesi Fırat Karagülle
Görüntüle
12 HASBİHAL (VECİHİ) Vecihi Öğretmen DENİZ POLATER
Görüntüle
13 VUSLAT (VECİHȊ) Vecihi Öğretmen Tuğçe Meç
Görüntüle
14 HARABE (VECİHİ) Vecihi Araş. Gör. TEVFİK ERGUN
Görüntüle
15 SEVDA-YI MASUMANE (VECİHİ) Vecihi Öğretmen Emre Şengül
Görüntüle
16 MÎZÂNÜ'L-BELÂGA (ABDURRAHMAN SÜREYYÂ) Abdurrahman Süreyyâ, Mîrdûhî-zâde Araş. Gör. MUSTAFA KILIÇ
Görüntüle
17 SÜNÛHÂT (ABDÜLVEHHÂB) Abdülvehhâb, Bolulu Dr. Öğr. Üyesi Adem Özbek
Görüntüle
18 BELÂGAT-I LİSÂN-I OSMÂNÎ (AHMED HAMDİ) Ahmed Hamdi, Şirvânî Araş. Gör. MUSTAFA KILIÇ
Görüntüle
19 LUGAT-I KÂMÛS (AHMED LÜTFÎ) Ahmed Lütfî Efendi Diğer Hamza Havuz
Görüntüle
20 LEHCE-İ OSMÂNÎ (AHMET VEFİK PAŞA) Ahmed Vefîk Paşa Diğer Hamza Havuz
Görüntüle
21 ISTILÂHÂT LÜGATİ (YENİŞEHİRLİ AVNÎ) Avnî, Yenişehirli Dr. Bihter Gürışık Köksal
Görüntüle
22 BELÂGAT-I OSMÂNİYYE (CEVDET PAŞA) Cevdet Paşa, Ahmed Cevdet Paşa, Lofçalı Prof. Dr. Mücahit Kaçar
Görüntüle
23 HADÎKATÜ'L-BEYÂN (HACI İBRÂHİM EFENDİ) Hakkı, Hacı İbrâhim Hakkı Efendi Araş. Gör. MUSTAFA KILIÇ
Görüntüle
24 SEFÎNETÜ’L-İNŞÂ (HÂLET) Hâlet, İbrâhim Hâlet Bey, İstanbullu Araş. Gör. MUSTAFA KILIÇ
Görüntüle
25 SEVDÂ-YI NİHÂN (HÂLİD) Hâlid, Yenişehirli-zâde Hâlid Eyyûb Bey Doç. Dr. Macit Balık
Görüntüle