MANZUM HÂCI BEKTÂŞ VELÎ VİLÂYET-NÂMESİ / VİLÂYET-NÂME-İ HÂCI BEKTÂŞ VELÎ-İ HORASÂNÎ (FİRDEVSÎ)
manzum menakıbname
Firdevsî, Şerefeddîn Mûsâ, Uzun Firdevsî, Firdevsî-i Rûmî, Firdevsî-i Tavîl, Türk Firdevsî (d. 857/1453 - ö. 922/1517’den sonra)

ISBN: 978-9944-237-87-1


Uzun Firdevsî, Firdevsî-i Tavîl veya Firdevsî-i Rûmî olarak tanınan Şerefeddin Mûsâ (ö. 1517’den sonra) tarafından yazılan Hacı Bektaş Velî’nin menkıbelerini anlatan manzum eser. Hacı Bektaş Vilâyet-nâmesi, müellifi tarafından biri mensur, diğeri manzum olan iki farklı eser hâlinde kaleme alınmıştır. Aslında mensur Vilâyet-nâme’nin de mensur ve mensur-manzum karışık olan nüshaları vardır. Bu farklılığın müellif kaynaklı değil, müstensihlerin tasarrufu sonucu oluştuğu anlaşılmaktadır. Vilâyet-nâme’nin müellifi üzerinde çeşitli görüşler ileri sürülmüşse de bu hususu derinlemesine araştıran ve diğer araştırmacıların görüşlerine kaynaklık eden Abdülbaki Gölpınarlı, Yozgatlı Nihânî’nin 19. yüzyılda kaleme aldığı manzum Vilâyet-nâme’sinde geçen kimi beyitlere ve başka delillere istinaden eserin yazarının Süleymân-nâme müellifi Uzun Firdevsî olduğunu kesin bir dille ifade etmiştir (1990: XXVI). Ancak eserin hem mensur hem manzum hâlinin nüshalarında Firdevsî mahlası yer almadığı için bu hususta haklı olarak tereddütler de vardı. Eserin, üç yerde şairin mahlasının geçtiği Süleymaniye Kütüphanesi, Yazma Bağışlar, 6329 numarada kayıtlı nüshasının ortaya çıkmasıyla (bk. Köksal 2018a: 3, 4, 20, 21, 522) müellifinin Firdevsî olduğu kesinlik kazanmıştır. Firdevsî’den “nâzım-ı esbak” diye bahseden Nihânî’nin eserinin bir nüshasında yer alan “Velî nesr idi evvel söylemişdi / Hemân Firdevsî bir nazm eylemişdi” beyti (Kurtoğlu 2015: 40, 4. dipnot) bize Firdevsî’nin önce mensur Vilâyet-nâme’yi, bilahare manzum olanını kaleme aldığı bilgisini de vermektedir (Köksal 2018a: 2). Eserin yazılış tarihi belli değildir ancak II. Bâyezîd'e sunulması, onun saltanat dönemi içinde (1481-1502) yazıldığını göstermektedir.

Manzum Vilâyet-nâme yayımlanan tenkitli metne göre 6336 beyitten ibarettir. 5785 beyitten sonra gelen 561 beyit, Süleymaniye nüshasındaki diğer nüshalarla aynı konuda olmasına rağmen lafzen tamamen farklı ifade edilen beyitlerdir. Eser aruzun fâilâtün fâilâtün fâilün kalıbıyla ve mesnevi nazım şekliyle yazılmıştır. Bilinen en eski nüshası Hacı Bektaş Tekkesi (Ankara Genel Kitaplık, 898) Nu. 200’de bulunan eserin sekiz nüshası vardır. Manzum Vilâyet-nâme'nin nüshaları mensur olan kadar yaygınlaşmamıştır. Mensur olanın -kahir ekseriyeti 19. ve 20. yüzyıl başlarından istinsah edilmiş olan- yüzlerle ifade edilebilecek sayıda nüshası varken manzum Vilâyet-nâme’nin, eserin 2018 yılındaki neşrinden sonra M. Fatih Köksal Kütüphanesi’ne kazandırılan nüsha ile birlikte, ikisi yeri bilinmeyen (Fahri Bilge ve Turgut Koca nüshaları), altısı belli olan sekiz nüshası bilinmektedir. Manzum Vilâyet-nâme, tevhid ve -sadece Süleymaniye nüshasında bulunan- II. Bâyezîd övgüsünden sonra makas, mum, hırka ve tac kavramlarının açıklandığı bölümle başlar. “Nutka gel iy bülbül-i şîrîn-zebân / Gör ne zîbâ zeyn olupdur gülsitân” beytiyle başlayan konunun işlendiği bölümde sırasıyla Hacı Bektaş’ın nesebi, Nişabur’daki doğumu, olağan üstü hâlleri, Lokman Perende’den ders alması, hacca gidişi anlatıldıktan sonra Ahmed Yesevî’nin menkıbelerine yer verilir. Ahmed Yesevî’nin Hacı Bektaş’la görüşmesi ve onu insanları irşatla görevlendirmesi, Hacı Bektaş’ın Bedahşân’a giderek oranın ahalisini tamamen Müslüman yaptıktan sonra güvercin donunda Anadolu’ya geçmesi, diğer Anadolu erenlerinin önce onu kabul etmemeleri, sonra pir olarak benimsemeleri birçok menkıbe/velâyet eşliğinde anlatılır. Eserin devamında Hacı Bektaş Velî’nin menkıbeleri, renkli tasvirlerle ve mübalağalı bir anlatımla ölümüne kadar devam eder. Mensur Vilâyet-nâme’de (Duran ve Gümüşoğlu 2010) yer alan 687 beytin tamamı manzumda da bulunmaktadır. 327 beyit kelimesi kelimesine aynı, 360’ında ise küçük nüsha farklılıkları vardır. Konu ve menkıbeler bakımından hem yer alıp almama hem de olayların akışı hususunda bazı farklılıklar mevcutsa da öz itibarıyla aynıdır. Mensur Vilâyet-nâme’yle manzum arasındaki kayda değer farklardan biri bazı kimselerin ad veya unvanlarında görülmektedir. Hacı Bektaş için mensur Vilâyet-nâme’de çok kullanılan “Hünkâr Ululuğu” tabiri manzum olanda hiç geçmez. Yine mensurdaki “Kadıncık Ana”, manzum Vilâyet-nâme’de “Fatma Ana” ve “Fatma Bacı”dır. Cengiz Han’ın oğlunun adı “Külü Han” mensurda “Kâvus Han”dır. Osmân Gâzî mensur olanda “Osmâncık” olarak anılırken onun manzum Vilâyet-nâme’deki adı “Otmân”dır. Sadece manzum Vilâyet-nâme’de bulunan önemli bir ayrıntı da Osmanlı Devleti’nin kuruluş tarihi hakkındadır. Eserdeki “Altı yüz seksen dokuzında hemîn / Saltanat tahtında oldı câ-nişîn // Hutbe okutdı vü kazdı sikkeyi / Düşmenün başına eyledi kayı” (Köksal 2018a: 410) beyitlerine göre Osmanlı Devleti 689/1290-91 yılında kurulmuştur. Ancak asıl ilginç olan, manzum Vilâyet-nâme’nin kendi nüshaları arasındaki ciddi farklılıklardır. Anlaşıldığına göre nüshalar iki koldan çoğaltılmıştır. Şairin mahlasının bulunduğu Süleymaniye nüshası, ayrı bir kol olarak eldeki diğer nüshalardan önemli ölçüde farklılıklar gösterir. Tenkitli metinde eserin sonuna ayrıca ilave edilen 561 beyitte olduğu gibi iki kol arasında kimi yerlerde mevzu aynı olmakla birlikte iki ayrı eser denecek kadar ciddi nüsha farkları vardır. Yer yer olaylar ve kahraman adlarında da kayda değer farklılıkların mevcudiyeti, mensurdan sonra manzum Vilâyet-nâme’yi kaleme alan Firdevsî’nin, sonradan manzum eserini de yeniden yazdığını göstermektedir.

Vilâyet-nâme, 13. yüzyıl sonları ve 14. yüzyıl başları Anadolu’sunun dinî, siyasi, askerî, toplumsal ve kültürel yapısını tanımak için kayda değer veriler sunan çok değerli bir kaynaktır. Dönemin Anadolu insanının yaşayışı, inanış ve değerleri, folkloru gibi pek çok konuda araştırmacıların ilgisini çekecek malzemeyi barındıran Vilâyet-nâme, Türk dili tarihi için de (bk. Köksal 2018b) çok zengin bir söz kadrosuna sahiptir.

Bedri Noyan’ın tek nüsha üzerinden neşrettiği (1986, 1996) manzum Vilâyet-nâme, M. Fatih Köksal tarafından dört nüshanın tenkitli metni hâlinde yayımlanmıştır  (2018a).

Şairin biyografisi için bk. “Firdevsî, Şerefeddîn Mûsâ, Uzun Firdevsî, Firdevsî-i Rûmî, Firdevsî-i Tavîl, Türk Firdevsî”. Türk Edebiyatı İsimler Sözlüğü. http://teis.yesevi.edu.tr/madde-detay/firdevsi-serefeddin-musa-uzun-firdevsi 

Eserden Örnekler


Der-Beyân-ı Ḥâcî Bektaş-ı Velî Mülâkât Şoden Bâ-İdrîs ve Fâtma Bacı

Dutdı Yûnân mülkini hep ser-te-ser

Çünki kıldı ol da dünyâdan güzer


Oglı ki Sultân Alâʾe’d-dîn olur

Adl ü dâd ıssı vü sâhib-dîn durur


Hem muhibbü’l-ulemâdur ol azîz

Hem muhibbü’l-fukarâ ehl-i temîz


Atası yirine oldı pâdişâh

Geçdi tahta giydi hoş zerrîn külâh


Yidi pâre şehr yapdı ol hümâm

Konya’yı hep yapdurup kıldı tamâm


Lakabı Keyhusrev idi adı_Alî

Pâdişâh-ıdı vü hem girçek velî


Ol zamânda geldi Hûnkâr hazreti

Rûm’a girdi dutdı gâyet şöhreti


İsteyenler Âl-i Selcûk’dan haber

Hoş tevârîhlere eylesün naẓar


Yine sözümüze kılalum şurû’

Zikr idem sana ne oldıysa vukû’


Çünki Çepni boyıˬOguz’dan ayrılur

Togruluban Rûm mülkine gelür


Çepni boyından meger kim bir azîz

Ehl-i takvâ vâri’ u ehl-i temîz


Yûnus-ı Mukrî’ydi hem anun adı

Çepni’nün ol-ıdı şeyhi mürşidi


Karayük kurbında Kay nâm bir yire

Gelüben anda karâr itdi gör e


Dört oglı var-ıdı kim her biri

Kanda varsa bellü olmışdı yiri


Ulu oglınun adı İdrîs idi

İlme meşgûl idi hem tedrîs idi


Saru İbrâhîm Süleymân üçi de

Anun oglı-y-ıdı bunlar iy dede


Şâh Sultân-ı Alâ’e’d-dîn’ün ol

Yund bendi-y-idi iy sâhib-kabûl


Karayük’de evveli itdi karâr

Pâdişâhun ılkısın gördi bular


Çepni boyından üç ev dahı gelür

Yunt bendiyle Karayük’de kalur


Ol üç evün bir ulusı var-ıdı

Kim Güherdaş’dı o kişinün adı


Çünkiˬiki konşusı anda geldiler

Karayük’i mesken idüp kaldılar


Rıhlet itdi dünyâdan Yund bend dinür

Karayük’de kabre evvel ol konur


Karayük’ün çevre yanındaˬol zamân

Bil ki Yûnus Mukrî’den gayrî hemân


Yog-ıdı bir ehl-i ilm tâ kim gele

Ölicek ölülerin temyîz kıla


Karayük’de ol Güherdaş’un meger

Bir gün ölür birisi ey pür-hüner


Hânedânında Yûnus Mukrî dahı

İstedürler bulamazlar iy ahı


İsteyü varan kişi gitmiş bulur

Evlerinde üç gün ol öli kalur


Ba’d ez-ân çün kim irişür evine

İşidür ol meyyitün hâlin yine


Gelüben erkânca anı götürür

Lâzım olan hizmetini bitürür


Dir Güherdaş ana iy kân-ı kerem

Olmazuz biz sizsüzin iy muhterem


Çünki Yûnus Mukrî işitdi sözin

Azm kıldı Konya’ya bu gündüzin


Geldi ol Sultân Ale’d-dîn katına

Arz ider maksûdını hazretine


Pâdişâh çün kıldı hâline naẓar

Ḥâcetin bitürdi anun ser-te-ser


Karayük’i yurt virüp virdi berât

Gelür-iken düşmedi yolda onat


Kayı’ya girü gelince fevt olur

Ecel irüp Yûnus-ı Mukrî ölür


Kayı’da çün kim anı defn itdiler

Kalkup ogulları andan gitdiler (Köksal 2018a: 157-168)

Kaynakça


Duran, Hamiye ve D. Gümüşoğlu (2010). Hünkâr Hacı Bektaş Veli Velayetnâmesi. Ankara: Gazi Üniversitesi Türk Kültürü ve Hacı Bektaş Veli Araştırma Merkezi Yay.

Gölpınarlı, Abdülbaki (1990). Vilâyetnâme (Menâkıb-ı Hünkâr Hacı Bektâş-ı Velî). İstanbul: İnkilâp Kitabevi.

Köksal, M. Fatih (2018a). Uzun Firdevsî, Manzum Vilâyet-nâme (Vilâyet-nâme-i Hacı Bektaş-ı Velî-i Horasanî). Ankara: Alevilik Araştırmaları Dergisi Yay.

Köksal, M. Fatih (2018b). “Uzun Firdevsî’nin Manzum Vilâyet-nâme’sinden Türkçenin Tarihsel Sözlüğü’ne Katkılar”. Alevilik Araştırmaları Dergisi, (16): 13-32.

Noyan, Bedri (1986). Firdevsî-i Rûmî, Manzûm Hacı Bektaş Velî Vilâyetnâmesi. Aydın: yyy.

Noyan, Bedri (1996). Hacı Bektaş-ı Veli Manzum Vilayetnamesi. İstanbul: Can Yay.

Atıf Bilgileri


Köksal, Mehmet Fatih. "MANZUM HÂCI BEKTÂŞ VELÎ VİLÂYET-NÂMESİ / VİLÂYET-NÂME-İ HÂCI BEKTÂŞ VELÎ-İ HORASÂNÎ (FİRDEVSÎ)". Türk Edebiyatı Eserler Sözlüğü, http://tees.yesevi.edu.tr/madde-detay/manzum-haci-bektas-veli-vilayet-namesi-vilayet-name-i-haci-bektas-veli-i-horasani-firdevsi. [Erişim Tarihi: 21 Kasım 2024].


Benzer Eserler

# Madde Yazar Madde Yazarı İşlem
1 SÜLEYMÂN-NÂME-İ KEBÎR (FİRDEVSÎ) Firdevsî, Şerefeddîn Mûsâ, Uzun Firdevsî, Firdevsî-i Rûmî, Firdevsî-i Tavîl, Türk Firdevsî Dr. Öğr. Üyesi Hulusi Eren
Görüntüle
2 KUTB-NÂME / KISSA-İ CEZÎRE-İ MİDİLLİ (FİRDEVSÎ) Firdevsî, Şerefeddîn Mûsâ, Uzun Firdevsî, Firdevsî-i Rûmî, Firdevsî-i Tavîl, Türk Firdevsî Dr. Öğr. Üyesi ASLI AYTAÇ
Görüntüle
3 DA'VET-NÂME (FİRDEVSÎ) Firdevsî, Şerefeddîn Mûsâ, Uzun Firdevsî, Firdevsî-i Rûmî, Firdevsî-i Tavîl, Türk Firdevsî Prof. Dr. Fatma Büyükkarcı Yılmaz
Görüntüle
4 MÜNÂZARA-İ SEYF Ü KALEM (FİRDEVSÎ) Firdevsî, Şerefeddîn Mûsâ, Uzun Firdevsî, Firdevsî-i Rûmî, Firdevsî-i Tavîl, Türk Firdevsî Prof. Dr. Ahmet TANYILDIZ
Görüntüle
5 KISSA-NÂME-İ SÜLEYMÂN ALEYHİSSELÂM / SÜLEYMÂN-NÂME-İ KEBÎR (74, 75 VE 76. CİLTLER) (FİRDEVSÎ) Firdevsî, Şerefeddîn Mûsâ, Uzun Firdevsî, Firdevsî-i Rûmî, Firdevsî-i Tavîl, Türk Firdevsî Araş. Gör. MUSTAFA KILIÇ
Görüntüle
6 SİLÂHŞOR-NÂME / MÜSELLAH-NÂME (FİRDEVSÎ) Firdevsî, Şerefeddîn Mûsâ, Uzun Firdevsî, Firdevsî-i Rûmî, Firdevsî-i Tavîl, Türk Firdevsî Dr. Necmiye Özbek Arslan
Görüntüle
7 SATRANÇ-NÂME-İ KEBÎR / ŞATRANÇ-NÂME-İ KEBÎR (FİRDEVSÎ) Firdevsî, Şerefeddîn Mûsâ, Uzun Firdevsî, Firdevsî-i Rûmî, Firdevsî-i Tavîl, Türk Firdevsî Dr. Necmiye Özbek Arslan
Görüntüle
8 TERCEME-İ CÂMEŞÛY-NÂME (FİRDEVSÎ) Firdevsî, Şerefeddîn Mûsâ, Uzun Firdevsî, Firdevsî-i Rûmî, Firdevsî-i Tavîl, Türk Firdevsî Dr. Öğr. Üyesi Ozan Kolbaş
Görüntüle
9 HAYÂT U MEMÂT / HAYÂT-NÂME (FİRDEVSÎ) Firdevsî, Şerefeddîn Mûsâ, Uzun Firdevsî, Firdevsî-i Rûmî, Firdevsî-i Tavîl, Türk Firdevsî Araş. Gör. Oğuzhan Et
Görüntüle
10 TEŞHÎSÜ’L-İNSÂN (FİRDEVSÎ) Firdevsî, Şerefeddîn Mûsâ, Uzun Firdevsî, Firdevsî-i Rûmî, Firdevsî-i Tavîl, Türk Firdevsî Öğretmen Ece Ceylan
Görüntüle
11 PEND-NÂME-İ EFLÂTUN (FİRDEVSÎ ?) Firdevsî, Şerefeddîn Mûsâ, Uzun Firdevsî, Firdevsî-i Rûmî, Firdevsî-i Tavîl, Türk Firdevsî Dr. Necmiye Özbek Arslan
Görüntüle
12 FİRÂSET-NÂME (FİRDEVSÎ) Firdevsî, Şerefeddîn Mûsâ, Uzun Firdevsî, Firdevsî-i Rûmî, Firdevsî-i Tavîl, Türk Firdevsî Araş. Gör. MUSTAFA KILIÇ
Görüntüle
13 SÜLEYMÂN-NÂME VÜ BELKÎS-NÂME / TECNÎSÂT VE SÜLEYMÂN-NÂME VÜ BELKÎS-NÂME / TECNÎSÂT-I SÜLEYMÂN-NÂME VÜ BELKÎS-NÂME (FİRDEVSÎ) Firdevsî, Şerefeddîn Mûsâ, Uzun Firdevsî, Firdevsî-i Rûmî, Firdevsî-i Tavîl, Türk Firdevsî Öğretmen Ece Ceylan
Görüntüle
14 HADÎS-İ AHSEN (FİRDEVSÎ) Firdevsî, Şerefeddîn Mûsâ, Uzun Firdevsî, Firdevsî-i Rûmî, Firdevsî-i Tavîl, Türk Firdevsî Dr. Necmiye Özbek Arslan
Görüntüle
15 HADÎKATÜ’L-HAKÂYIK / TUHFETÜ’L-HÂDÎ / HAKÂYIK-NÂME / HAKÎKAT-NÂME (FİRDEVSÎ) Firdevsî, Şerefeddîn Mûsâ, Uzun Firdevsî, Firdevsî-i Rûmî, Firdevsî-i Tavîl, Türk Firdevsî Araş. Gör. MUSTAFA KILIÇ
Görüntüle
16 CÂMASB-NÂME (ABDÎ) Abdî, Mûsâ Prof. Dr. Müjgân Çakır
Görüntüle
17 TERCÜME-İ KASÎDE-İ BÜRDE (ABDURRAHÎM) Abdurrahîm, Abdurrahîm Karahisârî, Şeyh Abdurrahîm Karahisârî, Abdurrahîmu’l-Karahisârî, Abdurrahîm Sultân, Abdurrahîm Mısırlı-zâde, Mısırlı-zâde, Mısrîoğlu, Mısrî Sultân Doç. Dr. Bünyamin Ayçiçeği
Görüntüle
18 RİSÂLE Fİ’L-MEBDE’İ VE’L-MA’ÂD (ABDURRAHÎM) Abdurrahîm, Abdurrahîm Karahisârî, Şeyh Abdurrahîm Karahisârî, Abdurrahîmu’l-Karahisârî, Abdurrahîm Sultân, Abdurrahîm Mısırlı-zâde, Mısırlı-zâde, Mısrîoğlu, Mısrî Sultân Öğretmen Ece Ceylan
Görüntüle
19 NEKÂVETÜ’L-EDVÂR (HÂCE ABDÜLAZÎZ) Abdülazîz, Abdülkâdir-zâde, Hâce Abdülazîz, Usta Abdülazîz Doç. Dr. Recep Uslu
Görüntüle
20 DÎVÂN (ADLÎ) Adlî, Sultân Bâyezîd-i Velî bin Fâtih Sultân Mehmed Prof. Dr. YAVUZ BAYRAM
Görüntüle
21 DÎVÂN-I TÜRKÎ (ADNÎ) Adnî, Mahmûd Paşa Dr. Öğr. Üyesi Hulusi Eren
Görüntüle
22 DÎVÂN-I FÂRİSÎ (ADNÎ) Adnî, Mahmûd Paşa Dr. Öğr. Üyesi Hulusi Eren
Görüntüle
23 DÎVÂN (ÂFİTÂBÎ) Âfitâbî Prof. Dr. Yunus KAPLAN
Görüntüle
24 DÎVÂN (ÂHÎ) Âhî, Benli Hasan, Dilsiz Dânişmend Doç. Dr. Osman Kufacı
Görüntüle
25 HÜSREV Ü ŞÎRÎN (ÂHÎ) Âhî, Benli Hasan, Dilsiz Dânişmend Prof. Dr. Mehmet Fatih Köksal
Görüntüle