LEYLÂ VÜ MECNÛN (BEHİŞTÎ/BİHİŞTÎ)
âşıkane mesnevî
Behiştî/Bihiştî, Ahmed Sinân Çelebi (d. 854 /1450 ? - ö. 917, 926 /1511-12, 1520 ?)

ISBN: 978-9944-237-87-1


Behiştî’nin çift kahramanlı aşk mesnevisi. Aruzun mef’ûlü mefâ’ilün fe’ûlün kalıbıyla yazılan eserin hangi tarihte yazıldığı net olarak belli değildir. Ancak şairin Molla Câmî’nin 889/1484 yılında kaleme aldığı aynı isimli mesnevisini gördüğünü söylemesinden, eserin bu tarihten sonra kaleme alındığı anlaşılmaktadır. Agah Sırrı Levend de eserin hâtimesinde Behiştî’nin padişah II. Bâyezîd’den uzak oluşunu dile getirmesinden hareketle, onun bu manzumeyi henüz affedilmeden önce yazmış olabileceğini belirtir. Bu iki bilgiden hareketle mesnevinin Behiştî’nin İran’da bulunduğu dönemde, 1484’ten sonraki bir tarihte yazıldığı söylenebilir. Zeynel Abidin Aygün’ün hazırladığı doktora tezine göre eser 1995 beyittir. Sebeb-i telif bölümünde şair, mesnevisini bir benzeri olmayan başarılı bir eser yazmak amacıyla kaleme aldığını söylese de hâtime bölümündeki ifadelerden Behiştî’nin Leylâ vü Mecnûn mesnevisini II. Bâyezîd tarafından bağışlanmak ve ona şükran sunmak için telif ettiği anlaşılmaktadır. Şair kendinden önce Leylâ vü Mecnûn mesnevisi yazan Nizâmî, Câmî ve Hüsrev’in haklarını teslim eder ve onların yolundan gitmenin kendisine kıymet kazandırdığını ifade eder. Behiştî eserinde, Leylâ vü Mecnûn’u Türkçe yazmanın çok zor olduğunu, bunu ilk olarak kendisinin başardığını söylese de Edirneli Şâhidî (1478) ve Alî Şîr Nevâyî’nin (1484) kaleme aldığı Leylâ vü Mecnûn mesnevileri Behiştî’ninkinden öncedir (Aygün 1993: 53, 42-43).

Birden fazla tevhid, münacat, methiye ve fahriye bölümleri içermesi dışında klasik mesnevi tertibine büyük ölçüde uygun olan eserde, Farsça yazılmış yirmi altı başlık bulunur (Aygün 1993: 234). 14-15. yüzyıl mesnevilerinde görülen na'ttan hemen sonra miraciye bölümüne yer verilmesine Behiştî’nin eserinde de rastlanır. Muhtevanın tek bir çizgi etrafında gelişip sonlandığı eserde, Nizâmî’de  görülen anlatım arasındaki hikâyeler yoktur. Leylâ ile Mecnûn arasındaki beşerî aşkın ilahi aşka dönüşmesinin tasavvufi mecazlarla anlatıldığı mesnevi, yazıldığı dönemin genel özelliğine uygun olarak anlaşılır bir Türkçeyle yazılmıştır. Halk söyleyişi özelliklerinden de faydalanan Behiştî, manzumesinde deyim ve atasözlerine sıkça yer vermiştir. Zaman zaman Çağatay Türkçesi özellikleri görülmekle beraber (Aksoy 1992: 145) dönemin konuşma ve yazı dilindeki Türkçe sözcüklerle kimi arkaik kelimelerin kullanılması yönüyle eser, dil çalışmaları için kaynak oluşturabilecek niteliktedir (Aygün 1993: 117).

Leylâ vü Mecnûn mesnevisinin bilinen iki nüshası mevcuttur. Bu nüshalardan biri İstanbul Üniversitesi Nadir Eserler Kütüphanesi, Türkçe Yazmalar, 5591 numarada kayıtlıdır. Diğeri ise İngiltere Durham Üniversitesi, Ushaw College Churc Kütüphanesi’ndedir. Ersen Ersoy’un verdiği bilgiye göre (2011: 256-257) İngiltere'de bulunan nüsha, Behiştî’nin Hamse'sini oluşturan diğer mesnevileri de içermektedir. Ancak nüshanın hangi numara ile kütüphanede kayıtlı olduğu bilgisi paylaşılmamıştır. Beş adet de minyatür bulunan Leyla vü Mecnûn mesnevisi söz konusu nüshanın 75-91, 96-105. varakları arasında olup 1865 beyitten müteşekkildir.

İstanbul Üniversitesi'nde bulunan nüsha üzerine bir mezuniyet tezi (İlter 1951) ve bir de doktora tezi (Aygün 1999) yapılmıştır.  

Şairin biyografisi için bk. "Behiştî/Bihiştî, Ahmed Sinân Çelebi". Türk Edebiyatı İsimler Sözlüğühttp://teis.yesevi.edu.tr/madde-detay/behisti-bihisti-ahmed-sinan-celebi 

Eserden Örnekler


Besten Peder-i Mecnûn Mecnûn-Râ Be-Silsile-i Mezâyih-i Sûd-Mend

Işk evveli gerçi kim safâdur

Gâyetde velî sonı belâdur


Ağızlığı bâde gibi şekker

Derdi velî zehr-i mâre benzer


Zehriyle sirişte olsa tiryâk

Meyl ide mi ana ehl-i idrâk


Ammâ ki zarûrî gelse nâ-çâr

Cebr olur olursa çâre-i kâr


Oldı çü ziyâde ışk-ı Mecnûn

Ahvâli olur anun diger-gûn


Pejmürde olup yanağı verdi

Fâş eyledi anı âh-ı serdi


Hîrî gibi oldı haddi asfer

Çün gonçe-i lâle çeşmi ahmer


Mânend-i benefşe derhem oldı

Şimşâd idi kâmeti ham oldı


Nergisleri gonçe gibi pür-nem

Her subh anâdilile hem-dem


Gönli gibi sünbüli perîşân

Abherleri gibi mest ü hayrân


Çün gördi atası anı rencûr

Ruhsârı mehinde kalmamış nûr


Çün mâh-ı girifte haddi bî-tâb

Çün huşk-ı semen izârı bî-âb


Gül-berg idi kalmamış tarâvet

Nesrîn idi kalmamış letâfet

...

Rıfkile didi kim iy ciğer-bend

Ferzâne vü ehl ü nîk ferzend


Evlâd olur kişiye ekbâd

Allâh ne belâyimiş bu evlâd


Bilsem ne gamıyla oldun efkâr

Bilsem ki ne derd kıldı bî-mâr


Bilsem ki perî mi eyledi rîv

Bilsem ki zarar mı eyledi dîv


İtdi mi zarar dimâğa sevdâ

Oldı mı ziyâde yoksa safrâ


Demden ise fasd edelüm iy mâh

Sıhhat vire şâyed ola Allah


Balgamdanısa ilâcı âsân

Dârûdan iderler ana dermân


Yâ sihr iderise sana sâhir

Bu râz-ı hafîyi eyle zâhir


De bana anun da çâresi var

Derdüni tabîbem eyle izhâr


Çeşmile zebândanısa bu kâr

Te'vîdile ola çâre-i kâr


Ger ışkdanısa işbu hâlet

Ol dahı kolay neden melâlet


Fikr idelüm ana dahı çâre

İrişdüreyin seni nigâre (Aygün 1999: 287-289)

Kaynakça


Aksoy, Hasan (1992). “Bihiştî Ahmed Sinan Çelebi”. İslâm Ansiklopedisi. C. 6. İstanbul: TDV Yay. 144-145.

Aygün, Zeynel Abidin (1999). Behiştî’nin Leylâ vü Mecnûn Mesnevisi (İnceleme-Metin). Doktora Tezi. Adana: Çukurova Üniversitesi.

Ersoy, Ersen (2011). “II. Bayezit Devri Şairlerinden Behiştî’nin Hamsesi”. CBÜ Sosyal Bilimler Dergisi, 9 (2): 254-261.

Atıf Bilgileri


Eren, Hulusi. "LEYLÂ VÜ MECNÛN (BEHİŞTÎ/BİHİŞTÎ)". Türk Edebiyatı Eserler Sözlüğü, http://tees.yesevi.edu.tr/madde-detay/leyla-vu-mecnun-behisti-bihisti. [Erişim Tarihi: 27 Kasım 2024].


Benzer Eserler

# Madde Yazar Madde Yazarı İşlem
1 HAMSE-İ BEHİŞTÎ (BEHİŞTÎ/BİHİŞTÎ) Behiştî/Bihiştî, Ahmed Sinân Çelebi Prof. Dr. Şener Demirel
Görüntüle
2 MİHR Ü MÜŞTERÎ (BEHİŞTÎ/BİHİŞTÎ) Behiştî/Bihiştî, Ahmed Sinân Çelebi Dr. Arzu Polat
Görüntüle
3 HEFT PEYKER (BEHİŞTÎ/BİHİŞTÎ) Behiştî/Bihiştî, Ahmed Sinân Çelebi Prof. Dr. Şener Demirel
Görüntüle
4 İSKENDER-NÂME (BEHİŞTÎ/BİHİŞTÎ) Behiştî/Bihiştî, Ahmed Sinân Çelebi Doç. Dr. Bünyamin Ayçiçeği
Görüntüle
5 MAHZENÜ'L-ESRÂR (BEHİŞTÎ/BİHİŞTÎ) Behiştî/Bihiştî, Ahmed Sinân Çelebi Doç. Dr. Hasan Kaya
Doç. Dr. Hacı İbrahim Demirkazık
Görüntüle
6 TÂRÎH-İ OSMÂNÎ / VÂRİDÂT-I SÜBHÂNÎ FÜTÛHÂT-I OSMÂNÎ (BEHİŞTÎ/BİHİŞTÎ) Behiştî/Bihiştî, Ahmed Sinân Çelebi Prof. Dr. Müjgân Çakır
Görüntüle
7 VİLÂDET-İ RESÛL (BEHİŞTÎ/BİHİŞTÎ) Behiştî/Bihiştî, Ahmed Sinân Çelebi Prof. Dr. Şener Demirel
Görüntüle
8 CÂMASB-NÂME (ABDÎ) Abdî, Mûsâ Prof. Dr. Müjgân Çakır
Görüntüle
9 TERCÜME-İ KASÎDE-İ BÜRDE (ABDURRAHÎM) Abdurrahîm, Abdurrahîm Karahisârî, Şeyh Abdurrahîm Karahisârî, Abdurrahîmu’l-Karahisârî, Abdurrahîm Sultân, Abdurrahîm Mısırlı-zâde, Mısırlı-zâde, Mısrîoğlu, Mısrî Sultân Doç. Dr. Bünyamin Ayçiçeği
Görüntüle
10 RİSÂLE Fİ’L-MEBDE’İ VE’L-MA’ÂD (ABDURRAHÎM) Abdurrahîm, Abdurrahîm Karahisârî, Şeyh Abdurrahîm Karahisârî, Abdurrahîmu’l-Karahisârî, Abdurrahîm Sultân, Abdurrahîm Mısırlı-zâde, Mısırlı-zâde, Mısrîoğlu, Mısrî Sultân Öğretmen Ece Ceylan
Görüntüle
11 NEKÂVETÜ’L-EDVÂR (HÂCE ABDÜLAZÎZ) Abdülazîz, Abdülkâdir-zâde, Hâce Abdülazîz, Usta Abdülazîz Doç. Dr. Recep Uslu
Görüntüle
12 DÎVÂN (ADLÎ) Adlî, Sultân Bâyezîd-i Velî bin Fâtih Sultân Mehmed Prof. Dr. YAVUZ BAYRAM
Görüntüle
13 DÎVÂN-I TÜRKÎ (ADNÎ) Adnî, Mahmûd Paşa Dr. Öğr. Üyesi Hulusi Eren
Görüntüle
14 DÎVÂN-I FÂRİSÎ (ADNÎ) Adnî, Mahmûd Paşa Dr. Öğr. Üyesi Hulusi Eren
Görüntüle
15 DÎVÂN (ÂFİTÂBÎ) Âfitâbî Prof. Dr. Yunus KAPLAN
Görüntüle
16 DÎVÂN (ÂHÎ) Âhî, Benli Hasan, Dilsiz Dânişmend Doç. Dr. Osman Kufacı
Görüntüle
17 HÜSREV Ü ŞÎRÎN (ÂHÎ) Âhî, Benli Hasan, Dilsiz Dânişmend Prof. Dr. Mehmet Fatih Köksal
Görüntüle