- Yazar Biyografisi (TEİS)
Şemsettin Sami - Madde Yazarı: Prof. Dr. Yüksel TOPALOĞLU
- Eser Yazılış Tarihi:1299/1883
- Yazıldığı Saha:Anadolu-Osmanlı
- Edebiyat Alanı:Yenileşme Dönemi Türk Edebiyatı
- Dönemi:19. Yüzyıl
- Dili:Türkçe
- Alfabesi:Arap-Latin
- Yapısı:Mensur
- Niteliği:Telif
- Türü/Formu:Lügat
- Yayın Tarihi:21/11/2022
KAMUS-I FRANSEVÎ (ŞEMSETTİN SAMİ)
sözlükŞemsettin Sami (d. 1 Haziran 1850 - ö. 18 Haziran 1904)
ISBN: 978-9944-237-87-1
Şemsettin Sami’nin ilk sözlük çalışması. Türkiye’de modernleşme sürecinde diğer bazı alanlarda olduğu gibi bilhassa Batı dilleri ile alakalı sözlük çalışmaları ‘dâima yabancı ve azınlıklara mensup yazarların tekelinde’ kalmıştır. Bu ‘tekeli’ kıran ve bu tarz sözlük çalışmalarının “onların elinden Türklere geçişini müjdele(yen)”, hatta benzer çalışmalar için örnek teşkil eden ilk sözlük, hiç kuşkusuz Ş. Sami’nin Kamus-i Fransevi’sidir. Bu sözlükle birlikte Türk yazarları bu alana yönelmiş ve Fransızca sözlükler yayımlamaya başlamışlardır (Akün 1991: XIV).
Ş. Sami, Kamus-i Fransevi veya benzer isimle Fransızca üç ayrı sözlük hazırlamıştır. Bunlardan ilki, 1299/1883 yılında yayımladığı Fransızcadan Türkçeye olan Kamus-i Fransevi (Dictionnaire Français - Turc)’dir. İki ayrı ciltten oluşan bu sözlüğün birinci cildinin başına koyduğu “Muharrir-i Kitabın İfade-i Meramı”nda Ş. Sami, sözlüğün “her lisan için bir kapı, bir lisandan bir lisana geçilecek bir köprü” olduğunu belirtikten sonra Kamus-i Fransevi’yi hazırlama sebebini ifade eder. Bunun başlıca sebebi, zamanın en lüzumlu dillerinden biri olduğu hâlde Türkçemizde Fransızcanın ‘mükemmel, muntazam, elverişli ve kullanışlı bir lügatinin’ bulunmamasıdır. Aslında o dönemde Fransızcadan Türkçeye Avrupa’da basılmış “dört beş büyük ve küçük lügat kitabı” mevcuttur. Ancak Ş. Sami, bunların ihtiyacı karşılamada yetersiz olduğu kanaatindedir. Zira bu sözlüklerin bazı bakımlardan ciddi eksikleri vardır. Her şeyden önce bu sözlükler, Türkler için değil, Fransızların ya da yabancıların Türkçe öğrenmesi için hazırlanmıştır. Dolayısıyla bunlar, Türklerin ihtiyacını görecek mahiyette ve işlevde değildir. Mesela bunlardan Mollouf ve Calfa gibilerin küçük sözlükleri, Fransızcanın ancak onda birini ihtiva etmektedir. Öte yandan birkaç büyük ciltten oluşan Bianchi ve Handjéri gibilerin ise “lügatçe pek çok noksan ve eksikleri” vardır. Türkçe ibarelerin Fransız harfleriyle yazılarak tekrara düşülmesi, ilim ve fen terimlerinin eksikliği, bazı kelimelerin “mana ve tefsirleri”nde görülen yanlışlar, “fiyatlarının ağırlığı ve hacimlerinin büyüklüğü” gibi alımı ve kullanımı güçleştiren hususlar bu kabildendir. Bu ve benzeri sebepler, Sami’ye göre hem dil eğitimi ve öğretimini hem de ona ihtiyaç duyulan hayatın diğer alanlarını güçleştirmektedir. Bu güçlüğü ancak ‘mükemmel, muntazam, elverişli ve kullanışlı bir lügat’ ortadan kaldırabilir. İşte Sami, bunu ortadan kaldırmak ve bu yolla ‘vatan evlatlarına’ hizmette bulunmak “arzusunun teşvik ve icbarıyla” harekete geçer ve “bir sene zarfında” Kamus-i Fransevi’yi “tahrir ve neşr” eder.
Ş. Sami, hemen bütün eserlerinde olduğu gibi Kamus-i Fransevi’de de belli bir maksada, plana ve düzene bağlıdır. Sözlüğün yapısı ve ‘İfade-i Meram’daki anlatımlar bunu açıkça göstermektedir. Ş. Sami, ‘İfade-i Meram’da Kamus-i Fransevi’yi “bütün Osmanlıların Fransızca öğrenmesi esası ve maksadı üzerine tertip” ettiğini, onun daha kullanışlı olması için emsallerinin aksine “sagirü’l-hacm”, yani küçük hacimli olmasına ve Fransızcanın ‘hemen bütün kelimelerini’ ihtiva etmesine azami ölçüde dikkat gösterdiğini söyler. Hatta daha da ileriye giderek Mollouf, Calfa, Bianchi ve Handjéri gibi devrin sözlükçülerinin lügatleriyle yetinmeyip Fransızcanın “en muteber” sözlüklerini hazırlayan Chapsal ve Larousse’un sözlükleriyle bir mukayese yapar ve kendi sözlüğünün, kelime ve anlamlandırma sayısı ya da oranı itibarıyla onlardan “daha mükemmel olduğunu iddia” eder.
Fransızcadan Türkçeye Kamus-i Fransevi, dil öğretimine yönelik işlevsel bir sözlüktür. Bunu, sözlüğün tanziminden de anlamak mümkündür. Ş. Sami, Fransızcadan Türkçeye olan bu sözlüğün madde başı kelimelerini tabii olarak Latin alfabesiyle verir. Madde başı kelimelerin isim, sıfat, zarf gibi durumları, modern sözlükçülük usulünde olduğu gibi parantez içinde belirtilir. Ardından da her maddenin/kelimenin Türkçe anlamları/karşılıkları, eski yazıyla verilir, açıklanır. Bu açıklamalar, zaman zaman misallerle desteklenir. Öte yandan madde başı olan kelimelerden terim olanları zikredilir, bunların kullanım sahaları belirtilir, açıklamaları yapılır. Ş. Sami, bu noktada ‘Cemiyet-i Tıbbiye-i Osmaniye tarafından tayin edilmiş olan tıp, kimya gibi terimlerin de zikredildiğini, bunun özellikle yüksekokullarda ilim ve fen tahsil eden öğrencilere ve genel olarak Fransızca bilen ya da öğrenen kişilere kolaylık sağlayacağını’ ifade eder. Kamus-i Fransevi’ye umumi bir nazarla bakıldığında özellikle Fransızca kelimelerin Türkçe karşılıklarının verilişinde genel olarak sadeliğin ve kısalığın dikkati çektiği söylenebilir. Başka bir ifadeyle Sami, sözlüğünde lüzumsuz “tafsilattan” olabildiğince kaçınır.
Bunlarla birlikte Kamus-i Fransevi’nin dikkat çeken bir özelliği de sözlükte kullanılan tüm işaret, kısaltma, lakap ve unvanların, sözlüğün başında kategorik ve ayrıntılı bir şekilde ayrı listeler hâlinde verilmiş olmasıdır. Bu listelerden ilki, “Kamus-i Fransevi’de Müstamel Mukattaat’ın Tefsiri” (Kamus-i Fransevi’de Kullanılan Kısaltmaların Açıklaması), ikincisi “İşaratın İzahı” (İşaretlerin İzahı), üçüncüsü ise “Elkap ve Unvan Gibi Bazı Terhimat-ı Müstamele” (Unvan ve Lakaplar İçin Kullanılan Bazı Kısaltmaların Açıklaması) başlıklarını taşır.
Ş. Sami, modern usule göre tertip ettiği Fransızcadan Türkçeye Kamus-i Fransevi’nin ikinci baskısını ancak 16 yıl sonra 1315/1897-98 yılında yapabilir. Bu baskıda yer alan “Muharririn Kitabın İkinci Neşrindeki İfade-i Meramı” başlıklı yaklaşık iki buçuk sayfalık yazısında Ş. Sami, Kamus-i Fransevi’den sonra yayımlanan sözlüklere ve kendi sözlüğüne yapmış olduğu ilavelere değinir. Kamus-i Fransevi’nin intişarından sonra geçen zaman zarfında kendi sözlüğünü örnek alarak Fransızcadan Türkçeye “birçok lügat kitabı”nın yayınlandığını, ancak bunların “lügat kitapları kaidesine” uygun olarak hazırlanmadığı için son derece karmaşık ve kullanışsız olduğunu ve dolayısıyla kendi sözlüğünün zamanın ihtiyacına göre yeniden ‘tashih, düzenleme ve genişletme yoluyla mükemmel surette neşrine olan ihtiyacın ortadan kalkmadığını’ söyler. Aynı yerde ifade ettiğine göre Ş. Sami, bu ihtiyacı gidermek ve sözlüğünü mükemmel hâle getirmek için Kamus-i Fransevi’nin “otuz kadar cüzü”nü kendi başına gözden geçirmiş, yanı sıra bu dilde yetkin olduğunu söylediği Sabah gazetesi yazarlarından “İzzetlü” Halit Beyefendi’den de ciddi şekilde yardım almış ve böylece sözlüğünü “yeniden tahrir derecesinde tashih ve ilaveler ile ikmal” etmiştir. Bu ikinci baskıda sözlüğün ciddi bir redaksiyona tabi tutulduğu, Mihran Efendi’nin bu baskıda yer alan “Tâbi’-i Kitab Tarafından Birkaç Söz” başlıklı takdiminde üzerinde durduğu “editörlük” kavramından da anlaşılmaktadır. Hatta Ş. Sami, bütün bu “yeniden tahrir derecesinde tashih ve ilaveler”le de yetinmez ve sözlüğünü, resimli olarak yayımlayacağı üçüncü baskıda bir kez daha elden geçirir. Bunu, üçüncü baskının iç kapağında yer alan “Yeniden tahrir derecesinde tashih ve hemen kâffe-i ıstılahat-ı fenniye ve askeriyenin ilavesiyle ikmal ve resimler ile de tezyin olunmuştur.” cümlesinden anlıyoruz. Bu cümleden de anlaşıldığı gibi Ş. Sami, bu baskıda sözlüğüne hem fen hem de askerî terimler ilave etmiş ve böylece sözlüğünü daha da zenginleştirmiştir. Bununla birlikte bu baskının önceki baskılardan bir farkı da sözlüğe resimlerin ilave edilmiş olmasıdır. İç kapak ve “İfade-i Meram”daki bilgilere göre bu baskıda 3000 resim/gravür yer almaktadır.
Fransızcadan Türkçeye Kamus-i Fransevi, devrinde bilhassa dil öğreniminde ve diğer sahalarda duyulan eksikliği ve ihtiyacı karşılayan ve çokça rağbet gören bir sözlüktür. Bunu, Ş. Sami ile bizzat mülaki olan Ahmet İhsan, Halit Ziya, Hüseyin Cahit gibi dönemin önemli matbuat ve edebiyat adamlarının hatıraları ve yazılarından anlıyoruz.
Ş. Sami, Fransızcadan Türkçeye olan bu ilk sözlüğünden sonra bu dilde müstakil olarak iki sözlük daha yayımlamıştır. Bunlardan ikincisi, 1302/1885 yılında yayımladığı Türkçeden Fransızcaya Kamus-i Fransevi (Dictionnaire Turc - Français)’dir. Bu sözlüğün başında sırasıyla “Signes”, “Preface” ve “Préface de L’édituer” başlıkları yer alır. Fransızca olarak kaleme alınmış bu başlıkların ardından ise “Sahib ve Tâbi’-i Kitabın İfade-i Meramı”, “Muharririn İfade-i Meramı” ve “Abréviations” başlıkları bulunmaktadır.
Ş. Sami’nin bu dilde kaleme aldığı üçüncü sözlüğü ise 1304/1886 yılında neşrettiği Fransızcadan Türkçeye Küçük Kamus-i Fransevi (Petit Dictiannaire Français - Turc)’dir. Sözlüğün başında yedi cümleden oluşan bir paragraflık “İfade-i Meram” ve hemen altında İkinci Abdülhamit’i tebcil eden “Sultan Abdülhamit Han-ı Sani” başlıklı yazılar yer almaktadır. Kamus-i Fransevilerde gördüğümüz işaret, kısaltma ve benzeri listeler Küçük Kamus-i Fransevi’de de vardır.
Bazı yönleriyle tanıttığımız bu sözlüklerin tam künyelerini şu şekilde gösterebiliriz:
Kamus-i Fransevi – Fransızcadan Türkçeye Lugat (Dictionnaire Français - Turc), Mihran Matbaası, İstanbul 1299/1882, 7+1630+1 s.
Kamus-i Fransevi – Fransızcadan Türkçeye Lugat Kitabı (Dictionnaire Français - Turc), I-II C., İkinci Baskı, Mihran Matbaası, İstanbul 1315/1898, 14+1920 s.
Resimli Kamus-i Fransevi – Fransızcadan Türkçeye Lugat Kitabı (Dictionnaire Français – Turc Illustré), I-II C., Üçüncü Baskı, Mihran Matbaası, İstanbul 1318/1901, 16+2240 s.
Resimli Kamus-i Fransevi – Fransızcadan Türkçeye Lugat Kitabı (Dictionnaire Français – Turc Illustré), Dördüncü Baskı, Mihran Matbaası, İstanbul 1322/1905, 14+2240 s.
Kamus-i Fransevi – Türkçeden Fransızcaya Lugat Kitabı (Dictionnaire Français - Turc), Mihran Matbaası, İstanbul 1302/1885, 16+1208 s.
Küçük Kamus-i Fransevi – Fransızcadan Türkçeye Lugat (Petit Dictiannaire Français - Turc), Mihran Matbaası, İstanbul 1304/1886, 5+651+5 s.
Yazarın biyografisi için bk. “Şemsettin Sami”. Türk Edebiyatı Yazarlar Sözlüğü. http://teis.yesevi.edu.tr/madde-detay/semsettin-sami
Eserden Örnekler
“KAMUS-İ FRANSEVİ
(…)
Abaisse (is) Yufka. Abaissement (iz) alçaltma, tenzil. ⸹ alçalma, tenezzül. ⸹ hakaret, alçaklık. || (cra) nüzul, hafz.
Abaisser (ft) indirmek, alçaltmak, tenzil etmek ⸹ eksiltmek, düşürmek. ⸹ tahkir etmek. ⸹ yufka açmak. || s’ – inmek, tenezzül etmek. ⸹ razı olmak, yatmak. ⸹ huşû ve tezellül etmek. ⸹ (h) tenzil etmek. (…).
Abajoue (is) bazı hayvanların avurtları içindeki kese, kese-i fem.= (cem) büyük ve sarkık yanaklar.
Abalourdir (ft) şaşırtmak, alıklaştırmak.
Abandon (iz) bırakış, terk. ⸹ metrukiyet. ⸹ kayıtsızlık, teklifsizlik. ⸹ gelişigüzel hâl ve kıyafet. ⸹ müsaade, müsamaha. ⸹ tevekkül, emniyet. (…).
Abandonnaé,e (s) bırakılmış, metruk, muattal. ⸹ pervasız, ahlaksız ⸹ bikes.
Abandonnement (iz) metrukiyet. ⸹ teslim. ⸹ pervasızlık. || (hk) terk-i emval.
Abandonner (ft) bırakmak, terk etmek. ⸹ vazgeçmek, sarf-ı nazar etmek. ⸹ ihmal etmek, bakmamak. || s’ – teslim olunmak. ⸹ dalmak, düşmek, vurmak: s’ – au jeu kumara vurmak. ⸹ kalenderane gezmek. ⸹ meyus olmak.
Abaque (iz) sütunun başı, table. ⸹ hesap cetveli.
Abassorudir (ft) sağırlatmak. ⸹ şaşırtmak, sersem etmek.
Abat (iz) zebh, hayvan kesme. ⸹ salhane. ⸹ kesilen hayvanın boynuz ve bağırsak ve deri gibi şeyleri.
Abas yahut Abat (iz) sağanaklı yağmur.
Abatage (iz) ağaç kat’i. ⸹ hayvan zebhi, selh. ⸹ kat’-i eşcar ve zebh-i hayvanat vergisi, katîa, zebhiyye. ⸹ hayvanat-ı muzırra itlafı. ⸹ geminin karina edilemsi, tamir için bir yana yatırılması.
Abatardir (ft) aslını ve cinsini bozmak, melez etmek. ⸹ bozmak, ifsat etmek.
Abatardissement (iz) cins ve nesil fesadı, melezlenme.
Abatée (is) (mc) saldırma.
Abatis (iz) kesilmiş ağaç veya hayvan yığını. ⸹ kesilmiş hayvanatın deri ve baş ve işkembe gibi şeyleri.
Abat-jour (iz) baca. ⸹ pancur. ⸹ lamba siperi. (cem: des abat-jour)
Abattan (iz) kepenk, kapak.
Abattement (iz) yorgunluk, dermansızlık, kırıklık. ⸹ ye’s ve fütur.
Abatteur (iz) odun kesici. || (mc) muhrip. || de besogne – çok iş gören, hamarat. || de quilles – lafazan, tafrafuruş.
Abattoir (iz) salhane, mezbah.
Abattre (ft) yıkmak, indirmek, düşürmek, aşağıya almak, devirmek. ⸹ kibrini kırmak, tahkir etmek. ⸹ sarkıtmak. ⸹ cesaretini kesmek, fütura düşürmek. ⸹ durdurmak, teskin etmek. ⸹ tahrip, mağlup etmek. ⸹ tenzil etmek, eksiltmek. ⸹ (hayvanları) kesmek. ⸹ kuvvetten düşürmek, zaafa duçar etmek. || le curi d’un animal – hayvanatın derisini soymak. || un vaisseau – bir gemiyi tamir için devirmek, karina etmek. (…).” (Şemsettin Sami 1315: 1315: 2-3).
Kaynakça
Akün, Ömer Faruk (1991). “Şemseddin Sami”. Temel Türkçe Sözlük (Hazırlayanlar Metin Akar, Yaşar Akdoğan vd.). İstanbul: Tercüman Genel Kültür Yayınları.
Levend, Agâh Sırrı (1969). Şemsettin Sami. Ankara: Türk Dil Kurumu Yayınları.
Şemsettin Sami (1299). Kamus-i Fransevi – Fransızcadan Türkçeye Lügat (Dictionnaire Français - Turc). İstanbul: Mihran Matbaası.
Şemsettin Sami (1302). Kamus-i Fransevi – Türkçeden Fransızcaya Lügat Kitabı (Dictionnaire Français - Turc). İstanbul: Mihran Matbaası.
Şemsettin Sami (1304). Küçük Kamus-i Fransevi – Fransızcadan Türkçeye Lugat (Petit Dictiannaire Français - Turc). İstanbul: Mihran Matbaası.
Şemsettin Sami (1315). Kamus-i Fransevi – Fransızcadan Türkçeye Lugat Kitabı (Dictionnaire Français - Turc). İstanbul: Mihran Matbaası.
Şemsettin Sami (1318). Kamus-i Fransevi – Fransızcadan Türkçeye Lugat Kitabı (Dictionnaire Français - Turc). İstanbul: Mihran Matbaası.
Topaloğlu, Yüksel (2012). “Şemsettin Sami’nin İlk Tercüme-i Hâli”. Trakya Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Dergisi. C. 2, S. 4.
Topaloğlu, Yüksel (2012). Şemsettin Sami Süreli Yayınlarda Çıkmış Dil ve Edebiyat Yazıları. İstanbul: Ötüken Yayınları.
Atıf Bilgileri
Benzer Eserler
# | Madde | Yazar | Madde Yazarı | İşlem | ||
---|---|---|---|---|---|---|
1 | LİSÂN (ŞEMSETTİN SAMİ) | Şemsettin Sami | Prof. Dr. Yüksel TOPALOĞLU |
Görüntüle | ||
2 | VİCDAN (ŞEMSETTİN SAMİ) | Şemsettin Sami | Prof. Dr. Yüksel TOPALOĞLU |
Görüntüle | ||
3 | TAAŞŞUK-I TALÂT VE FITNAT (ŞEMSETTİN SAMİ) | Şemsettin Sami | Prof. Dr. Yüksel TOPALOĞLU |
Görüntüle | ||
4 | İHTİYAR ONBAŞI (ŞEMSETTİN SAMİ) | Şemsettin Sami | Dr. Öğr. Üyesi Can ŞAHİN |
Görüntüle | ||
5 | GALATÉE (ŞEMSETTİN SAMİ) | Şemsettin Sami | Dr. Öğr. Üyesi Can ŞAHİN |
Görüntüle | ||
6 | SEYDİ YAHYA (ŞEMSETTİN SAMİ) | Şemsettin Sami | Prof. Dr. Yüksel TOPALOĞLU |
Görüntüle | ||
7 | BESA YAHUD AHDE VEFA (ŞEMSETTİN SAMİ) | Şemsettin Sami | Prof. Dr. Yüksel TOPALOĞLU |
Görüntüle | ||
8 | GAVE (ŞEMSETTİN SAMİ) | Şemsettin Sami | Prof. Dr. Yüksel TOPALOĞLU |
Görüntüle | ||
9 | ŞEYTANIN YÂDİGÂRLARI (ŞEMSETTİN SAMİ) | Şemsettin Sami | Dr. Öğr. Üyesi Can ŞAHİN |
Görüntüle | ||
10 | SEFİLLER (ŞEMSETTİN SAMİ) | Şemsettin Sami | Dr. Öğr. Üyesi Can ŞAHİN |
Görüntüle | ||
11 | ESÂTİR (ŞEMSETTİN SAMİ) | Şemsettin Sami | Prof. Dr. Yüksel TOPALOĞLU |
Görüntüle | ||
12 | EMSAL (ŞEMSETTİN SAMİ) | Şemsettin Sami | Prof. Dr. Yüksel TOPALOĞLU |
Görüntüle | ||
13 | LETÂİF (ŞEMSETTİN SAMİ) | Şemsettin Sami | Prof. Dr. Yüksel TOPALOĞLU |
Görüntüle | ||
14 | ROBİNSON (ŞEMSETTİN SAMİ) | Şemsettin Sami | Dr. Öğr. Üyesi Can ŞAHİN |
Görüntüle | ||
15 | USÛL-İ TENKÎD VE TERTÎB (ŞEMSETTİN SAMİ) | Şemsettin Sami | Prof. Dr. Yüksel TOPALOĞLU |
Görüntüle | ||
16 | MÎZÂNÜ'L-BELÂGA (ABDURRAHMAN SÜREYYÂ) | Abdurrahman Süreyyâ, Mîrdûhî-zâde | Araş. Gör. MUSTAFA KILIÇ |
Görüntüle | ||
17 | SÜNÛHÂT (ABDÜLVEHHÂB) | Abdülvehhâb, Bolulu | Dr. Öğr. Üyesi Adem Özbek |
Görüntüle | ||
18 | BELÂGAT-I LİSÂN-I OSMÂNÎ (AHMED HAMDİ) | Ahmed Hamdi, Şirvânî | Araş. Gör. MUSTAFA KILIÇ |
Görüntüle | ||
19 | LUGAT-I KÂMÛS (AHMED LÜTFÎ) | Ahmed Lütfî Efendi | Diğer Hamza Havuz |
Görüntüle | ||
20 | LEHCE-İ OSMÂNÎ (AHMET VEFİK PAŞA) | Ahmed Vefîk Paşa | Diğer Hamza Havuz |
Görüntüle | ||
21 | ISTILÂHÂT LÜGATİ (YENİŞEHİRLİ AVNÎ) | Avnî, Yenişehirli | Dr. Bihter Gürışık Köksal |
Görüntüle | ||
22 | BELÂGAT-I OSMÂNİYYE (CEVDET PAŞA) | Cevdet Paşa, Ahmed Cevdet Paşa, Lofçalı | Prof. Dr. Mücahit Kaçar |
Görüntüle | ||
23 | HADÎKATÜ'L-BEYÂN (HACI İBRÂHİM EFENDİ) | Hakkı, Hacı İbrâhim Hakkı Efendi | Araş. Gör. MUSTAFA KILIÇ |
Görüntüle | ||
24 | SEFÎNETÜ’L-İNŞÂ (HÂLET) | Hâlet, İbrâhim Hâlet Bey, İstanbullu | Araş. Gör. MUSTAFA KILIÇ |
Görüntüle | ||
25 | SEVDÂ-YI NİHÂN (HÂLİD) | Hâlid, Yenişehirli-zâde Hâlid Eyyûb Bey | Doç. Dr. Macit Balık |
Görüntüle |