FÜTÛH-I MISR (VEYSÎ)
Mısır’ın fethine dair menkıbevî bir hikâye
Veysî, Üveys Çelebi, Üveys b. Mehmed (d.969/1561-ö.1037/1628)

ISBN: 978-9944-237-87-1


Veysî’nin Amr b. Âs’ın başından geçen bir olayı ve Mısır’ın fethini konu alan eseri. Eser, kaynaklarda Risâle-i Amr b. el-Âs, Hikâye-i Amr b. Âs adlarıyla da anılır. Nuruosmaniye Kütüphanesi 3292/4’te kayıtlı nüshanın öncesinde Vak’a-i Şemmâs Der-Miyân-ı Amr b. el-Âs ve Kıssa-ı Feth-i Mısır Der-Zamân-ı Ömer kaydı bulunmaktadır. Süleymaniye Kütüphanesi Aşir Efendi 269/3’te kayıtlı nüshanın sonunda “Merhûm ve mağfur Veysî -tayyaba’llahu serâhu ve ca’ale’l-cennete mesvâhu- kalem-rev-i Mısır’da kâdı iken bin senesinde Okçi-zâde Mehmed Paşa hazretlerine Mısır’dan gönderdüği fethiyedir ki bu mahalle sebt olındı (vr. 107b).” kaydı bulunmaktadır. Buna göre Veysî eserini, 1000/1591-92 yılında Mısır'da kadı iken Okçu-zâde Mehmed Paşa'nın talebi üzere kaleme alır ve “Bûse-cây-ı efâzıl-ı ‘âlemiyân olan meclis-i behişt-nişânlarına fermân-ı ‘âlileri mûcebince çekide-i kalem-i bendegî olan türrehâtdandır ki takdim olundı (Nuruosmaniye Kütüphanesi 3292/4: vr.289b).” ifadesiyle kendisine gönderir. Kaynaklar eserin tamamlanmadığını ifade ediyor ise de buna dair bir kanıt göstermezler (Toska 1985: 25; Şensoy 1995: 29).

Eser, Mısır fethinden çok, Amr b. Âs'ın gençlik yıllarında yaşadığı ve Mısır’ın hâkimi olacağına dair işareti barındıran bir olayı anlatmaktadır. Yazma nüshalarda 5-10 varak arasında değişiklik arz eden eser temelde Amr b. el-Âs’ın hikâyesini konu alır. İslamiyet’ten önce Amr ticaret için Kudüs’e gider. Şehrin yakınındaki kırlarda develerin bakımını yaparken susuzluktan ölmek üzere olan bir rahip ile karşılaşır, ona su verir; akabinde rahip dinlenirken bir yılanın saldırısına uğrar ve rahibi ondan da kurtarır. İskenderiyeli rahip, Kudüs’te çile çekeceğime dair adağım vardı, bugün itibarıyla adağımı yerine getirdim İskenderiye’ye dönüyorum, benimle beraber gelirsen iki defa beni ölümden kurtardığın için iki kişilik kan bedeli olan iki bin dinarı sana veririm, der. Bunu üzerine beraber İskenderiye’ye giderler. Bir bayram günü şehre varırlar. Kutlamalar yapılmakta, çeşitli oyunlar oynanmaktadır. Kıptîlerin bu kutlamalarına rahiple beraber Amr da katılır. Bir oyunda altın bir top atılır, top kimin eline geçerse onun günün birinde mutlaka Mısır’a hâkim olacağına inanılır. O gün top Amr’ın eline geçer, kimse buna ihtimal veremez, bunda bir yanlışlık olduğunu düşünürler. Ancak Mısır’ın hâkimi olma düşüncesi Amr’in gönlünde yer eder. Amr, rahipten aldığı dinarlar ile arkadaşlarının yanına döner ve onlarla kazancını paylaşır. Nihayet hicretin 18. yılda halife Ömer’i ikna ederek İskenderiye üzerine yürür ve orayı teslim alarak Mısır’ın ele geçmesini sağlar. “Mısır Fatihi” unvanıyla oraya vali olur.

Eser Veysî’nin otuzlu yaşlarındaki dil ve üslubunu yansıtması bakımından önemlidir. Eserin dili, seci ve cinas gibi söz sanatları, istiare, teşbih ve mecaz gibi anlam sanatları bakımından oldukça yalındır. Eser, Arapça ve Farsça söz varlığı, isim ve sıfat tamlamaları gibi anlam öbekleri bakımından yazarın diğer eserlerine oranla daha az yoğundur. Cümlelerin nispeten kısa olması dikkati çeker. Bu eser Veysî’nin sanatının gelişim sürecine ışık tutacak niteliktedir.

Eser yayımlanmamış olup hakkında herhangi bir çalışma da bulunmamaktadır. Metnin dört yazma nüshası bulunmaktadır. (S.H.M.H.K.Yaz.188/2; Süleymaniye Kütüphanesi Aşir Efendi 269/3, Nuruosmaniye Kütüphanesi 3292/4)

Yazarın biyografisi için bk. “Veysi”. Türk Edebiyatı İsimler Sözlüğü. http://teis.yesevi.edu.tr/madde-detay/veysi-uveys-celebi-uveys-mehmed

Eserden Örnekler


Ey fetâ ben hâlâ bu yerde bir merd-i der-be-derim, ya’nî bî-sîm ü zerim. Vatanım iklim-i Mısır’da medîne-i İskenderiyye’dir. Nezr etmiş idim ki bu şehirde berâ-yı mülâzemet-i kenîse kılup seyâhat-ı ru’ûs-ı cibâl edem, hâlâ itmâm-ı nezr etdim, isterim ki vatan-ı me’lûfa gidem. Ey fetâ-yı zî-haseb ve zimmetü’l-‘Arab eger bana muvâfakat edersen, ya’nî benimle İskenderiye’ye gidersen sana iki bin altun ki iki diyetdir, teslîm eyleyem. Amr ayıtdı, tûl-ı mesâfe-i zihâb u iyâb-ı İskenderiyye endâze-i serî’u’l-intivâ-i leyl ü nehârdan kaç kezde tamâm olur? Şemmâs ayıtdı, edhem-i çarh-ı keç-reftâr meydân-ı nîl-gûn-ı âsmanda bir kerre na’l-ı hilâli endâhte kılınca hem İskenderiyye’ye varılur hem birkaç gün acâyib-i ebniye-i tılsımât-ı bedî’atü’s-semâvât-ı İskenderiyye ki ta’rîfinde vassâf-ı azbu’l-lisân-ı zamân cerîde-i dü reng-evrâk-ı leyl ü nehâra sebt-i lâ ‘aynün ra’et [hiçbir göz görmemiş] kılmışdır, arza-i dîde-i i’tibâr kılınur. Hem meshûb-ı kâfile-i selâmet olup girü bu mahalle vusûl bulunur, miyânemizde dahi ukûd-ı mevâsık-ı ‘uhûd bu şartla ma’kûd olsun ki teveccüh-i da’vetde âfât-ı tarîk u ta’arruz-ı refîk-i gayr-ı şefîka himmet-i hirâsetim vikâyetü’l-hıfz-ı emân eyleyem. Amr ayıtdı, ey şemmâs, egerçi mir’ât-ı nâsiye-i kelâmında sûret-i sadâkat-i hâl görinür ve gül-deste-i makâlinden bûy-ı dil-cûy-ı incâz-ı va’d istişmâm olınur.

Nazm:

Der-dil eger mihr ü eger kîne est

Nîst nihân dil be-dil âyîne est.

[Gönülde ister sevgi ister kin olsun gizlenemez, çünkü gönül gönle aynadır].

Ammâ sana mütâba’at be-her hâl müşâvere-i rüfekâ-yı tarîkime bâz-bestedür. Zîrâ her maslahatın girih-i rişte-i şurû’ına dendâne-i şîn-i ve şâvirhüm fi’l-emr [İşlerinde onlara danış, Al-i İmran 3/159.] ile inhilâl yetmiye, ser-encâm-ı kâr ukde-i ta’azzurdan hâlî olmaz ve her nakd-ı amel ki mesbûk-ı kâlıb-ı azîmet ola eger sikke-i şûrâ-yı ârâ ile meskûk olmasa nazar-ı nâkıdân-ı ûlu’l-i’tibârda revâc-ı nüfûz bulmaz deyüp cânib-i ashâbına azîmet eyledi (Veysî. Futûh-ı Mısır. Nuruosmaniye Kütüphanesi 3292: vr. 280a-280b).

Kaynakça


Şensoy, Sedat (1995). Veysî, (Üveys b. Muhammed el-Alaşehrî) ve Eseri Merace’l-Bahreyn’in Tahkiki. Yüksek Lisans Tezi. Konya: Selçuk Üniversitesi.

Toska, Zehra (1985). Veysî: Divanı, Hayatı, Eserleri ve Edebi Kişiliği. Yüksek Lisans Tezi. İstanbul: İstanbul Üniversitesi.

Veysî. Fütûh-ı Mısr. Nuruosmaniye Kütüphanesi 3292/4.

Veysî. Fütûh-ı Mısr. Süleymaniye Kütüphanesi Aşir Efendi 269/3.

Atıf Bilgileri


ÇALDAK, Süleyman. "FÜTÛH-I MISR (VEYSÎ)". Türk Edebiyatı Eserler Sözlüğü, http://tees.yesevi.edu.tr/madde-detay/futuh-i-misr-veysi. [Erişim Tarihi: 24 Nisan 2025].


Benzer Eserler

# Madde Yazar Madde Yazarı İşlem
1 DÜRRETÜ'T-TÂC FÎ-SÎRETİ SÂHİBİ'L-Mİ'RÂC (VEYSÎ) Veysî, Üveys Çelebi, Üveys b. Mehmed Prof. Dr. Süleyman ÇALDAK
Görüntüle
2 HÂB-NÂME (VEYSÎ) Veysî, Üveys Çelebi, Üveys b. Mehmed Prof. Dr. Süleyman ÇALDAK
Görüntüle
3 MÜNŞE'ÂT (VEYSÎ) Veysî, Üveys Çelebi, Üveys b. Mehmed Prof. Dr. Süleyman ÇALDAK
Görüntüle
4 MERACÜ'L-BAHREYN (VEYSÎ) Veysî, Üveys Çelebi, Üveys b. Mehmed Prof. Dr. Süleyman ÇALDAK
Görüntüle
5 DÜSTÛRÜ'L-'AMEL FÎ MÜBÂHÂTİ'L-'İBÂDÂT (VEYSÎ) Veysî, Üveys Çelebi, Üveys b. Mehmed Prof. Dr. Süleyman ÇALDAK
Görüntüle
6 GURRETÜ'L-'ASR Fî TEFSîRİ SÛRETİ'L-NASR (ÂLÎ, ADANAVÎ HÜSEYİN ÂLÎ EFENDİ) Âlî, Adanevî Hüseyin Âlî Efendi, Hüseyin Çelebi b. Abdullah Prof. Dr. Süleyman ÇALDAK
Görüntüle
7 HEDİYYETÜ'L-MUHLİSÎN VE TEZKİRETÜ'L-MUHBİTÎN (ŞEYH BÂLÎ b. ÜVEYS) Şeyh Bâlî b. Üveys Prof. Dr. Süleyman ÇALDAK
Görüntüle
8 DÎVÂN (VEYSÎ) Veysî, Üveys Çelebi, Üveys b. Mehmed Prof. Dr. Süleyman ÇALDAK
Görüntüle
9 HİCVİYYE (VEYSÎ) Veysî, Üveys Çelebi, Üveys b. Mehmed Prof. Dr. Süleyman ÇALDAK
Görüntüle
10 LEMEZÂT-I HULVİYYE EZ LEMEÂT-I ULVİYYE (MAHMUD CEMALEDDİN HULVÎ) Mahmud Cemaleddin el-Hulvî Diğer Özlem Şamlı
Görüntüle
11 AHBÂRÜ’L-'İBER (ZA’ÎFÎ, MUHAMMED) Za'îfî, Muhammed Dr. Necmiye Özbek Arslan
Görüntüle
12 KIRK HADİS TERCÜMESİ (FEYZÎ-İ KEFEVÎ) Feyzî-i Kefevî Prof. Dr. Adem Ceyhan
Görüntüle
13 ZÜBDETÜ'N-NESÂYİH VE UMDETÜ'T-TEVÂRÎH (IYÂNÎ) Iyânî, Cafer Iyânî Bey Prof. Dr. Osman Ünlü
Görüntüle
14 RÂZ-NÂME FÎ MENÂKIBİ'L-ULEMÂ VE'L-MEŞÂYİH VE'L-FUZELÂ (KEFEVÎ HÜSEYİN) Kefevî, Hüseyin ismail Aksoyak
Görüntüle
15 ES-SEYFÜ'L-MESLÛLÜ FÎ ŞERHİ'R-RESÛLİ (MUSTAFA b. BÂLÎ) Mustafa b. Bâlî Araş. Gör. Oğuzhan Et
Görüntüle
16 HADÎS-İ ŞERÎFLER MECMUASI (MUSTAFÂ b. BÂLÎ) Mustafâ b. Bâlî Araş. Gör. Oğuzhan Et
Görüntüle
17 HÂŞİYE ALÂ ŞERHİ MİFTÂH (MUSTAFA b. BÂLÎ) Mustafâ bin Bâlî Araş. Gör. Oğuzhan Et
Görüntüle
18 TUHFE-İ ŞEMSÎ (ŞEMSÎ) Şemsî, İsfendiyar-zâde Şemsî Ahmed Paşa Prof. Dr. Yunus KAPLAN
Görüntüle
19 KARAMAN-NÂME (ŞİKÂRÎ) Şikârî Araş. Gör. Mizan Coşkun Özgür
Görüntüle