DÎVÂN (MA'RİFÎ)
şiirler
Ma'rifî, Muhammed, Fethu’l-Ma'ârif (d. 1132/1719-20 - ö. 1240/1824)

ISBN: 978-9944-237-87-1


Mutasavvıf-şair Muhammed Fethu’l-Maârif’in Türkçe ve Arapça şiirlerini ihtiva eden eseri. Dîvân'da bir kısmı gazel, bir kısmı mesnevi şeklinde görünen, diğer bir bölümü ise belli bir nazım biçimine dahil edilemeyen 50 kadar manzumesi yer almaktadır.

Muhammed Fethu’l-Maârif, selefi ve çağdaşı pek çok mutasavvıf gibi dinî, irfani duygu ve düşüncelerini Türkçe yahut Arapça yazdığı şiirler vasıtasıyla dile getirmeye çalışmıştır. Ancak onun şiirleri vezin, kafiye, nazım şekilleri, belâgat, fesahat gibi yönlerden kusurlu ve pürüzlü görünmektedir. Mutasavvıf şair, his ve fikirlerini vezinli ve kafiyeli olarak dile getirmek istemiş; fakat bu konuda pek başarılı olamamıştır. Mesela, “Açılır güller gibi hem ref‘ olunca ol hicâb/ Zulmeti devr etse geçse zâhir olur âfitab” matla‘lı gazeli ile “…-dı bu gönlüm” ve “…olan anlar bizi” redifli manzumeleri, Nesîmî, Hacı Bayram-ı Velî ve Niyâzî-i Mısrî gibi mutasavvıf şairlerin eserlerini okuduğunu ve onların şiirlerine nazireler yazmaya çalıştığını göstermektedir. Fakat sadece anılan örnekler değil, eldeki manzumelerinin bütünü göz önünde bulundurularak denebilir ki, şair, gerek ölçü ve kafiye vasıtalarına hâkimiyet bakımından, gerekse dinî- tasavvufi hislerini, fikirlerini doğru, düzgün, belâgat ve fesahat şartlarına uygun, güzel anlatış yönünden maharet ve muvaffakıyete erişememektedir. Bazı mısraların sonunda kafiye bulunmamakta; sadece redifle yetinilmektedir. Zaman zaman hece ölçüsünü, zaman zaman da aruz veznini tercih eden Fethu’l-Maârif’in birtakım manzumelerini aruz ölçüsüyle mi, hece ölçüsüyle mi yazdığı belli değildir. 

Mutasavvıf şairin şiirlerinden bir kısmının bestelenerek tekke(ler)de söylenmiş, ahenk eksikliğinin ezgi ve bazı musiki aletleri yardımıyla giderilmiş olması da mümkün görünmektedir. Belirtilen kusur ve noksanlardan birtakımının müstensihten ileri gelmesi de ihtimal dahilindedir. Fethu’l-Maârif Dîvan'ındaki şiirlerin çoğunda Allah aşkı, Yaratıcıdan ayrı düşmenin acısı ve O'nun cemaline kavuşma dileği, Hz. Peygamber sevgisi, Hz. Ali, On İki İmam, Ahmed er-Rifâî gibi İslâm büyüklerine, Rifâîler gibi tasavvufî zümrelere duyulan hürmet, muhabbet ve bağlılık duyguları, elden geldiği kadar samimiyetle dile getirilmekte; bu arada Yezid ve Mervan gibi Ehl-i Beyt’e ve Hz. Ali evlâdına zulmeden tarihî şahıslar lânetle anılmaktadır.

Bazı araştırıcıların Maârifîliği “Alevî-Bektaşî-Rifâî meşrepli bir tarikat” olarak vasıflandırmasının sebebi, anlaşıldığına göre, çoğu Alevî, Bektaşi şairlerin eserlerinde olduğu gibi, Fethu’l-Maârif ve takipçilerinin şiirlerinde görülen Hz. Ali sevgisi, On iki imam medhiyeleri ve Yezid’e lânet sözleridir. Fethu’l-Maârif, “Alevîyim, Hayderîyim” derken seyyid olduğunu, Hz. Ali soyundan geldiğini, onun yolunda gittiğini söylemektedir. Fethu’l-Maârif’in şiirlerinde, kendisini bilenin Rabbini bileceği, Yaratıcıya akılla değil, aşkla ve bir mürşidin kılavuzluğu sayesinde erişilebileceği, zahirî ilimleri okumakla âlim olunamayacağı, ancak ledünnî ilimle Hak ve hakikatin bulunabileceği, kalbin muazzam bir Hak evi olduğu, benliği kaldırmayınca kulla Tanrı arasındaki engelin kalkmayacağı, İlâhî aşkla dolan vücudun âleme alâkasız kalacağı… gibi tasavvufi düşünceler ifade edilmektedir. Şair, işlediği konulara dair Kur’an ayetlerini, kudsî hadis ve hadisleri, Hz Ali, Hallâc-ı Mansur gibi tarihî şahsiyetlerin sözlerini ara-sıra anmakta; bazı peygamber kıssalarını da hatırlatmaktadır. Bir manzumesi, insanın, zıtların kendisinde derlendiği, büyük âlemde, ötesinde ve gayb âleminde bulunan şeylerin bünyesinde toplandığı esrarengiz bir varlık olduğunu düşündürmektedir. Fethu’l-Maârif, ara sıra bir kısım sufîlerin şatahatı türünden sözler de söylemekte; bir şiirinde ise istikbalde ortaya çıkacak bir kişiden ve olacak hadiselerden rumuzlu bir şekilde haber verir görünmektedir. Şair, bazen Allah’ın emirlerine aykırı davranışlarından duyduğu pişmanlığı belirterek Hz. Peygamber’den manevi yardım ve şefaat dilemekte; bazen de sevdiğini bulmanın coşkun sevincini dile getirmektedir. Bütün bu şiirleri, olgun insan oluş yolunda bir ömür boyu süren iniş-çıkış ve hâlden hâle geçişlerin söz diline çevrilmiş biçimleri saymak mümkündür.

Eserin bir nüshası, Ege Üniversitesi Merkez Kütüphanesi yazmaları arasında bulunmaktadır. Dîvân'daki manzumelerden Türkçe olanları Latin harflerine aktarılarak yayınlanmıştır (Ceyhan ve Yılmaz 2010).

Şairin biyografisi için bk. "Ma'rifî, Muhammed, Fethu’l-Ma'ârif". Türk Edebiyatı İsimler Sözlüğü. http://teis.yesevi.edu.tr/madde-detay/marifi-muhammed-fethulmaarif 

Eserden Örnekler


Âh ü zârım cemâlindir - Göster bana yâ Rabbenâ

Nûrunu fehm eyleyince - Sabrım yandı yâ Rabbenâ


Yandı vücûdum aşk ile- Gece gündüz yâ Rabbenâ

Kül oldum ben yana yana- Göster dîdârını bana


Aceb midir âşık olmak - Ki şol nûr-ı cemâline

Kün kelâmıdır ibtidâ - Bu âlemin îcâdına


Görünen ya ol değil mi - Kadîm kelâm yâ Rabbenâ

Sıfât eyledin kendine - Âdem deyü yâ Rabbenâ


İsmini deyip Muhammed - Cedd eyledin onu bana

Cümle âlem buldu ziyâ - Onun ile yâ Rabbenâ


Nice sabreyleyebilsem - Söylemeyip yâ Rabbenâ

Mecnûn yine kendine - Leylâ olmuş yâ Rabbenâ


Muhammed Fethü’l-maârif - Açar cümle sırrın sana

Feryâd eder Mevlâ diyü - Ben değilim yâ Rabbenâ (Ceyhan ve Yılmaz 2011: 244-245).


Gönül matlûb maksûdun - Eğer olmazsa ne güç

Okuyup sa‘y edip ilmi - Câhil olmak da ne güç


Âlimim deyü çıkma - Hakk’ın emrinden kaçma

Yolsuzlara yol açma - Yolda kalmak da ne güç


Ayırma yoldan gözünü - Gûş etme münkir sözünü

Taş ile bozarlar izini - Taşrada kalmak da ne güç


Dinle dâim Hak sözün - Ayırma Hak’dan özün

Eğer görmezse Hak yüzün - Gözsüz kalmak da ne güç


Nefsini bilmeyince - Ben şeyh oldum deyince

Varıp onun elinden - Şeytân’ uymak da ne güç


Geç cümleden âdem ol - Mürşid-i kâmili bul

Dünyâya tâlib olup - Hayvân olmak da ne güç


Ma‘rifî eylemiş irşâd - Sâbit ol yoluna (bul ki?) necât

Yevme lâ yenfe‘uda cân- (iken) cânânı bilmezse ne güç (Ceyhan ve Yılmaz 2011: 256).

Kaynakça


Ceyhan, Âdem, Hasan Yılmaz (2011). “Demirci’de de Faal Bir Tasavvufi Ekolün Piri Seyyid Muhammed Fethu’l-maaârif ve Türkçe Şiirleri”, I. Demirci Araştırmaları Bilgi Şöleni. 05-06 Kasım 2010. İstanbul: Lisans Yay. 229-272.

Işın, Ekrem (1994). “Rıfaîlik”. Dünden Bugüne İstanbul Ansiklopedisi. C. 6. İstanbul: KB Yay. 325-330.

İnançer, Ömer Tuğrul (1994). “Rıfaîlikte Zikir Usulü ve Musiki”. Dünden Bugüne İstanbul Ansiklopedisi. C. 6. İstanbul: KB Yay. 330-31.

Kılıç, Atabey (2001). Ege Üniversitesi Merkez Kütüphanesi Yazmaları Alfabetik Kataloğu I. Kayseri: Laçin Yay.

Kılıç, Atabey (2001). “Ma‘rifî Tarikati Şeyhi Ferdî Baba ve Aruzla Yazılmış Şiirleri”. İlmî Araştırmalar (12): 121-134.

Koçoğlu, Turgut (2010). “Demirci Dergâhı Ma’rifî Şeyhi Ahmed Aşkî’nin Nutukları”. 19. Yüzyıl Manisa’sında Bir Kültür Ocağı Entekkeliler Sempozyumu. 15 Kasım 2008. İzmir. 169-176.

Okumuş, Necdet (2003). Manisa Rifâî Dergâhı Entekkeliler. Manisa: Emek Matbaacılık.

Özkök, Kahraman (hzl.) (2014). Muhammed Fethü’l-Maârif. Dem-i Vahdet. İstanbul: Revak Kitabevi.

Paksoy, Kezban (2010). “Ma’rifiyye Tarikatı Demirci Dergâhı Bânîsi Mustafa Lutfî’nin Nutukları”. 19. Yüzyıl Manisa’sında Bir Kültür Ocağı Entekkeliler Sempozyumu. 15 Kasım 2008. İzmir. 177-185.

Seyyid Muhammed Fethu’l-Ma'ârif. Vahdetnâme. Tavşanlı Zeytinoğlu Ktp. Nu. 241.

Tanman, M. Baha (1994). “Maarifî Tekkesi”. Dünden Bugüne İstanbul Ansiklopedisi. C. 5. İstanbul: KB Yay. 232-233.

Tanman, M. Baha, (2003). “Maarifî Tekkesi”. İslâm Ansiklopedisi. C. 28. Ankara: TDV Yay. 62-63.

Tarkan, Necmi (1964). Kartal’da Kurulmuş Bir Tarikat Ma‘rifiye. İstanbul.

Atıf Bilgileri


Ceyhan, Adem. "DÎVÂN (MA'RİFÎ)". Türk Edebiyatı Eserler Sözlüğü, http://tees.yesevi.edu.tr/madde-detay/divan-ma-rifi. [Erişim Tarihi: 19 Ocak 2025].


Benzer Eserler

# Madde Yazar Madde Yazarı İşlem
1 VAHDET-NÂME-İ FETHU’L-MAÂRİF (MA'RİFÎ) Ma'rifî, Muhammed, Fethu’l-Ma'ârif Doç. Dr. Mehmet Sait ÇALKA
Görüntüle
2 DİVANÇE (VÂZIH) Mustafâ Vâzıh Araş. Gör. Giyasi BABAARSLAN
Görüntüle
3 MEVRİDÜ’L-VÜSÛL FÎ MEVLİDİ’R-RESÛL (İBRÂHÎM ZİKRÎ) İbrâhîm Zikrî Prof. Dr. Mehmet Fatih Köksal
Görüntüle
4 ED-DÜRERÜ'L-MÜNTAHABÂTÜ'L-MENSÛRE FÎ ISLÂHİ'L-GALATÂTİ'L-MEŞHÛRE / GALATÂT-I HAFÎD EFENDİ Hafîd, Mehmed Hafîd Efendi Doç. Dr. Ramazan Ekinci
Görüntüle
5 TARÎKÜ'L-İHTİSÂR Nûrî, Osman Hanyevî Prof. Dr. Orhan Kurtoğlu
Görüntüle
6 TUHFETU SABRÎ AN-LİSÂNİ BULGARÎ Mehmed Sabrî Dr. Öğr. Üyesi Özkan Uz
Görüntüle
7 RAVZ-I VERD Şâkir, Ahmed Paşa Prof. Dr. Ramazan Sarıçiçek
Görüntüle
8 KENZ-İ FUSAHÂ (ABBAS KEMÂL EFENDİ) Abbas Kemâl Efendi, Kerküklü Diğer Öznur ÖZER
Görüntüle
9 DÎVÂN (ABDÎ) Abdî, Abdülkerîm Abdî Efendi Prof. Dr. Beyhan KESİK
Görüntüle
10 MEVLİD (ABDÎ) Abdî Doç. Dr. Hasan Kaya
Görüntüle
11 DÎVÂN (ABDÎ) Abdî, Şarkîkarahisarlı Dr. Hacer SAĞLAM
Görüntüle