VAKFİYYE
vakfiye
Ali Şîr Nevâyî (d. 844/1441 - ö. 906/1501)

ISBN: 978-9944-237-87-1



Bağışlanan mal ve mülkleri, bunların kullanılma koşullarını bildiren bir eser.

Ali Şîr Nevâyî (d. 844/1441 - ö. 906/1501)'nin yazdığı bu eser, sanatlı ve mecazlı cümleleriyle ve manzum bölümleriyle edebî bir nitelik taşır. Vakfiyye, hem tarihî bir eser hem de çağın sosyal durumu ve Herat şehri hakkında bilgilerin bulunduğu değerli bir kaynaktır. Ali Şîr Nevâyî bu Türkçe eseri yanında Farsça bir vakfiye hazırladığı da bilinmektedir.

Çeşitli kaynaklarda belirtildiğine göre Ali Şîr Nevâyî büyüklü küçüklü dört yüz yetmiş civarında hayır eseri yaptırmış oldukça varlıklı bir kimsedir. Yaptırdığı hayır eserlerinin, özellikle kurduğu medreselerin varlığını sürdürmesi, ihtiyaçlarının giderilmesi için belge niteliğindeki bu eseri hazırlamıştır. Oldukça varlıklı olduğu bilinen Nevâyî, mal varlığının büyük kısmını, özellikle tarla ve bağ-bahçelerini vakfetmiş, bunları tek tek ölçülerini belirterek saymıştır.

Vakfiyye'nin girişinde evrenin yaratılışı ve düzeniyle ilgili bazı düşünceler ifade edilmiş, bu düşünceleri delillendirmek üzere bazı ayetler ve hadisler örnek ve dayanak olarak gösterilmiş, bilginin değeri ve bilim öğrenmenin gerekliliği üzerinde durulmuştur. Hz. Peygamber’in ve başka bazı peygamberlerin yaşadıkları olaylara değinilmiş, onların çabalarına rağmen insanların kendi bildikleri üzere yaşamayı sürdürmeleri ve bunun sonuçları değerlendirilmiştir. Nevâyî, bütün eserlerinde olduğu gibi, Vakfiyye’nin başlangıç kısmında da mektep arkadaşı, dostu ve hükümdarı olan Hüseyin Baykara’dan da hem mensur, hem de manzum olarak övgüyle söz etmiş, çağın devlet kadrosuna ve Baykara’nın bunlarla ilgili tavrına da şöyle değinmiştir: “Bu yüzden zamanın şeref sahibi ileri gelenleri ve erdem sahipleri ile devrin cömert yaradılışlı kadı ve bilginleri, Timur soyundan gelen şehzadeler, Barlaslara mensup kişiler, Arlat boyunun önde gelenleri, Tarhan benzeri eğlence arayanlar, Kıyat soyundan olan ünlüler, Konratlara mensup ünlü kimseler, Uygur sıfatlı baksılar, Uygura benzeyen iyiler, dağda taşta can feda etmekten çekinmeyen fedakârlar, kötü günlerde cansiperane hizmet eden vefakârlar, Celayir kavgası ve Kavçık kargaşası vardı. Hepsine padişaha yakışır bir biçimde inayet kıldılar, her birini uygun bir makama getirdiler.”

Nevâyî’nin Vakfiyye'si belge niteliğindeki bir metnin sanat eseri hâline getirilmesinin bir örneğidir. Metindeki onlarca beyit tutarındaki manzum bölümlerde Tanrı’nın alîm ve hakîm sıfatından, Tanrı’nın yaratıcılık kudretinden söz edilir, Hz. Peygamber’in övgüsüne yer verilir, Baykara’nın vasıfları sayılır ve tarihte yaşamış büyük hükümdarlarla kıyaslanır. Biri Türk Divanı’nda mühür astı / Biri Sart Divanı’nda mühür bastı beytinde de kendisinin Türk Divanı’nın başına getirilmesini hatırlatır. Nevâyî pek çok eserinde akıl konusuna özel olarak değinir. Bu durum Vakfiyye’de de görülür. Kendisinin akılla ilişkisi konusunda şu satırlar ilgi çekicidir: “Akıl bülbülü böyle şarkılar söyledi ve uygunluk tûtîsi bu nağmeleri gösterdi. Ben çaresiz hakîr de aklın düğümlerini çözme ve münasipliğin yol göstermesiyle o Hazret’in buyruğu altında nice hizmetleri ki dünya kazancı ondan hâsıl olur ve ahiret güzelliği ondan ortaya çıkar, kendim için gerekli gördüm ve insanların duasıyla Tanrı’nın rızasına sebep olacak her işi kendime görev bilip yapmaya karar verdim ve Tanrı’nın yardımıyla o işlerin hepsi nasip oldu.”

Yazar, asıl vakfiye bölümüne geçmeden önce devlette görev yaptığı zamanlarda nasıl bir tavır ortaya koyduğunu maddeler hâlinde sıralar. Burada yazılanlar, bir devlet adamının nasıl davranması gerektiğinin de örneği olarak değerlendirilebilecek bilgilerdir. Eserin vakfiye bölümünde yaptırdığı medreselerdeki müderrisler ile eğitim gören öğrencilerin ihtiyaçlarının ne şekilde karşılanacağı, hangi mülkün gelirinin nereye, ne biçimde aktarılacağı ayrıntılı biçimde gösterilmiştir. Öğrencilere verilecek ücretler onların başarısına göre belirlenmiş, ücret, bir teşvik ve rekabet unsuru olarak kullanılmıştır. Medresede  yalnız müderrislerle öğrencilern değil, medresenin bakımını yapacak olanlarla medresenin yanındaki mescidin görevlilerinin de ödenekleri belirtilmiştir. Eserin başlangıç kısmında biraz daha yoğun alıntılar kullanılmış, Fars cümle yapılarına yer verilmiştir. Asıl konuya girildiğinde dil  sadeleşip akıcılaşır. Süleymaniye ve Topkapı Kütüphaneleriyle Paris Bibliothèque Nationale’deki Nevâyî külliyatlarında eserin nüshaları bulunmaktadır. Agâh Sırrı Levend, Vakfiyye’nin bunların dışında da bazı nüshalarını tespit etmiştir.

Yazarın biyografisi için bk. "Alî Şîr Nevâî". Türk Edebiyatı İsimler Sözlüğü. http://teis.yesevi.edu.tr/madde-detay/ali-sir-nevai


Eserden Örnekler


bu cümledin öz ma‘âşımga sâyir ‘avâmdın birining ma‘âşı ötkünçe ısıg savug def‘i üçün bir türme tün dagı munga münâsib yimekge kâni‘ bolup kalgannıng ba‘zısın ol hazretning mülâzemeti maslahatı üçün kilmiş barışka ve nöker ve müte‘allıklar ‘ulûfesiga ve çirig yaragıga sarf kıldım ve ba‘zını anıng sebât ve devleti üçün du‘â ve devâm-ı saltanatı üçün tâ‘at kılur müstehaklarga kim şâmdın sehergaça sipihr dik rükû‘da ham bolup encüm kibi tesbîh ivürürler ve tangdın akşâmgaça ‘âlem dik yahşı yamannıng nâ-mülâyimlıgın körüp kuyaş dik bir kurs ile ma‘âş ötkerürler yitkürdüm.

(Bu cümleden kendi ihtiyacıma sıradan bir insanın ihtiyacı kadar, sıcak ve soğuktan korunmak için sıradan bir ev ve buna uygun yemekle kanaat edip kalanın bir kısmını o Hazret’in gerekli adamları ve uygun yerler için, gelen gidene, askere ve askerlikle ilgili olanların ulûfesine, askerin ihtiyaçlarına harcadım. Bir kısmını onun devletinin ve saltanatının devâmı için duâ edecek olan ve yardıma ihtiyacı olanlara -ki onlar, akşamdan sabaha kadar gök yüzü gibi rükû etmekte iki kat olup yıldızlar gibi tesbih çekerler ve tan vaktinden akşama kadar Dünya gibi iyinin ve kötünün uygunsuz işlerini görüp Güneş gibi bir çörekle geçinirler-, ulaştırdım.)

mütevellî her yıl yüz postin yüz kepenek yüz börk yüz kefş yüz könglek yüz türbân satkun algay dagı her kaysını münâsib mevsimde iki müderris ittifâkı bile müstahıklarga her kaysıga istihkâkıga köre üleşgeyler ve her yıl tört yüz altun hânkâh ve künbeddagı medrese ve mescid ve dârü’l-huffâz fereşi üçün kiyiz bile bûryâ ve yaruglug üçün harc kılgay ve her ni kim hânkâh ve matbahî üçün destâr-hân kazan ayak tabak bile kaşuk ve gayrı zelek kirek bolsa tertîb kılıp birgey ve hâdim ve ferrâşlar her kiçe medrese mescidide tagı dalanı dagı dârü’l-huffâzda tagı hân-kâhnıng künbedide dehlizleride şem‘ yandurgaylar.

(Mütevellî her yıl yüz kürk, yüz börk, yüz gömlek, yüz iç giysisi satın alacak ve her birini uygun zamanda iki müderrisin ortak kararıyla hak edenlere, her birinin hak ettiğine göre bölüştürecekler ve her yıl dört yüz altın tekke ve kümbetteki medrese, mescit ve Dârü’l-Huffâz’ın sergisi için, keçeyle hasır ve aydınlatma için sarf edecekler. Tekke ve mutfağı için kazan, bardak, tabak, kaşık ve benzeri her ne gerek olsa hazır edecek. Müstahdem ve süpürgeciler her gece medrese mescidinde ve dışında, Dârü’l-Huffâz’da ve tekkenin kümbetindeki dehlizlerde mum yakacaklar.)

Kaynakça


Şemsimuhamedov, İ. (1991). Ali Şir Nevâyî Vakfiye. Taşkent: Üzbekistan Respublikası Fenler Akademiyasının “Fen” Neşriyatı.

Ali Şir Nevâyî (2011). Tula Eserler Toplami 9. cilt. Taşkent: Üzbekistan Matbuat ve Ahbarat Agentligi Gafur Gulam Namidagi Neşriyat-Matbaa İcadiy Üyi.

Levend, Agâh Sırrı (1958). "Türkiye Kitaplıklarındaki Nevai Yazmaları". Türk Dili Araştırmaları Yıllığı Belleten: 127-209.

Heyet (1981). Üzbek Tilinin İzahli Lügati. Moskva: “Rus Tili” Neşriyatı.

Türk, Vahit (2015). Ali Şir Nevâyî Vakfiye (İnceleme-Metin-Dizin-Tıpkıbasım). Ankara: Türk Kültürünü Araştırma Enstitüsü Yay.

Yılmaz, Mehmet (2013). Kültürümüzde Ayet ve Hadisler (Ansiklopedik Sözlük). İstanbul: Kesit Yay.

Atıf Bilgileri


Türk, Vahit. "VAKFİYYE". Türk Edebiyatı Eserler Sözlüğü, http://tees.yesevi.edu.tr/madde-detay/vakfiyye. [Erişim Tarihi: 17 Kasım 2024].


Benzer Eserler

# Madde Yazar Madde Yazarı İşlem
1 NESÂYİMÜ’L-MAHABBE MİN ŞEMÂYİMİ’L-FÜTÜVVE Ali Şîr Nevâyî Prof. Dr. Vahit Türk
Görüntüle
2 RİSÂLE-İ MÜFREDÂT-I MU’AMMÂ ALÎ ŞÎR NEVÂÎ (ö. 906/1501) Dr. Öğr. Üyesi Fatma ŞENYÜZ
Görüntüle
3 MÎZÂNÜ’L-EVZÂN Ali Şir Nevâyî Prof. Dr. Vahit Türk
Görüntüle
4 MÜNÂCÂT Ali Şir Nevâyî Prof. Dr. Vahit Türk
Görüntüle
5 ÇİHİL HADÎS Ali Şîr Nevâyî Prof. Dr. Vahit Türk
Görüntüle
6 SİRÂCÜ’L-MÜSLİMÎN Ali Şîr Nevâyî Prof. Dr. Vahit Türk
Görüntüle
7 MAHBÛBU’L-KULÛB Ali Şîr Nevâyî Prof. Dr. Vahit Türk
Görüntüle
8 NAZMÜ’L-CEVÂHÎR Ali Şîr Nevâyî Prof. Dr. Vahit Türk
Görüntüle
9 HAMSETÜ’L-MÜTEHAYYİRÎN NEVÂYÎ, Ali Şir Nevâyî Prof. Dr. Ayşehan Deniz Abik
Görüntüle
10 HÂLÂT-I SEYYİD HASAN ERDEŞÎR BİG Ali Şir Nevâyî Prof. Dr. Vahit Türk
Görüntüle
11 HÂLÂT-I PEHLEVÂN MUHAMMED Ali Şîr Nevâyî Prof. Dr. Vahit Türk
Görüntüle
12 TÂRÎH-İ ENBİYÂ VE HÜKEMÂ Ali Şîr Nevâyî Prof. Dr. Vahit Türk
Görüntüle
13 TEVÂRİH-İ MÜLÛK-İ 'ACEM Ali Şîr Nevâyî Prof. Dr. Vahit Türk
Görüntüle
14 MÜNŞE’ÂT Ali Şîr Nevâyî Prof. Dr. Vahit Türk
Görüntüle
15 KÜLLİYÂT-I DEVÂVÎN / BEDÂYİ'Ü'L-BİDÂYE / NEVÂDİRÜ'N-NİHÂYE, HAZÂYİNÜ’L-ME’ÂNÎ (NEVÂYÎ) Alî Şîr Nevâyî/Nevâî, Fânî Prof. Dr. Günay Kut
Görüntüle
16 DÎVÂN (ŞEYH-ZÂDE ATÂYÎ) Atayî, Şeyh-zâde Atayî Prof. Dr. Kâzım Köktekin
Görüntüle
17 LEYLÂ vü MECNÛN Emîr Şeyhim Süheylî, Nizâmeddin Ahmed Dr. Öğr. Üyesi Selcen Koca
Görüntüle
18 DİVÂN (YÛSUF EMİRÎ) EMÎRÎ, Yusuf Emirî Prof. Dr. Kâzım Köktekin
Görüntüle
19 BENG Ü ÇAĞIR EMÎRÎ, Yûsuf Emîrî (öl. 1433-Herat) Doç. Dr. rabia şenay şişman
Görüntüle
20 DEH-NÂME (EMÎRÎ) Emîrî, Yûsuf Emîrî Prof. Dr. Kâzım Köktekin
Görüntüle
21 DÎVÂN (GEDÂYÎ) Gedâyî Doç. Dr. Filiz Meltem ERDEM UÇAR
Görüntüle
22 YÛSUF U ZÜLEYHÂ (HÂMİDÎ) HÂMİDÎ, Ahmedî, Kutbüddîn Ahmed Câm Jendepil Dr. Öğr. Üyesi Selcen Koca
Görüntüle
23 DÎVÂN-I TÜRKÎ Harezmli Hâfız / Hâfız-ı Harezmî Doç. Dr. Yaşar Şimşek
Görüntüle
24 MAHZENÜ’L-ESRÂR (HAYDAR TİLBE, MÎR HAYDAR) Haydar Tilbe, Mîr Haydar Doç. Dr. Filiz Meltem ERDEM UÇAR
Görüntüle
25 RİSÂLE-İ SULTÂN HÜSEYİN BAYKARA Hüseynî, Sultân Hüseyin Baykara, Hüseyin Baykara bin Mansûr bin Baykara bin Ömer Şeyh bin Timur Prof. Dr. Talip Yıldırım
Görüntüle