VAHDET-NÂME-İ FETHU’L-MAÂRİF (MA'RİFÎ)
tasavvuf adabı
Ma'rifî, Muhammed, Fethu’l-Ma'ârif (d. 1132/1719-20 - ö. 1240/1824)

ISBN: 978-9944-237-87-1


18. asrın sonu ile 19. asrın başları arasında Mısır’dan Anadolu’ya gelen ve şiirlerinde Ma‘rifî mahlasını kullanan Muhammed Fethu’l-Ma‘ârif’in tasavvufun şeriat, tarikat, marifet ve hakikat usullerini işleyip doğru yolu ve İlahi âlemi öğretmek maksadıyla 1192/1778’de kaleme aldığı mensur Türkçe eseri. Mukaddime ile başlayan eserde müellif, Allah'ın âdemoğlunu yaratmadaki maksadı üzerinde fikirlerini izah ettikten sonra peygamberlerin ve velilerin dünyaya gönderiliş maksadı üzerinde durmuş ve bu konuda özellikle Yasin, Enbiya ve Bakara surelerini isnat olarak göstermiştir. Mukaddimenin devamında pek çok tasavvuf erbabının da üzerinde durduğu nefis ve nefis mertebeleri üzerinde duran Fethu’l-Ma‘ârif, marifetullahı Allah'ı tanıma sanatı olarak izah etmiştir. Ona göre Allah'ı tanıma sanatı içerisinde en önde gelen şahsiyet insan-ı kâmildir. Mukaddimenin sonunda ise tarikat yolundaki meslek ve meşreplerin hemen tamamının aslında Hz İsa'nın mesleği gibi olduğunu, bu meslek ve meşreplerde özellikle riyazet, halvet ve müşahede için başta zikir olmak üzere, nefis tezkiyesi ve kalp tasfiyesinin önemli olduğunu savunmuştur.

Uzun bir mukaddimeden sonra Fethu’l-Ma‘ârif, sırasıyla tasavvuf mesleğinin kaynağı, tasavvufun dört temel unsuru olan rıza, teslimiyet, sabır ve itikat; kıyametin hâlleri, velilerin hâlleri, tasavvuftaki dört kapı, insanın yüzündeki yedi ayet, İslam’ın şartları gibi konular hakkında sohbet eder tarzda düşüncelerini sunmuştur. Bunu yaparken ayet ve hadis ve Hz. Ali’nin sözlerinden sıkça yararlanmıştır. Eserin devamında Hz. Âdem kıssasındaki hikmetler, Hz. Mehdî’nin aslında Hz. Muhammed’in olduğu, kâinatın da aslında bir insan gibi vücut bulduğu ve son olarak varlığın ve yaratılışın hikmeti gibi konuları okuyucunun imanını kuvvetlendirecek delillerle izah etmiştir. Eserin sonunda ise müellif, Fatiha suresinin tefsirini yapmış ve hatimeyle eseri tamamlamıştır.

Yukarıda bahsedilen tasavvufi konuların yanı sıra Vahdet-nâme’den müellifin irfani yönü ve hayatı hakkında da fikir edinilebilmektedir. Zira Vahdet-nâme’nin sonunda müellif, çocuklarının adlarını ve doğum tarihlerini de kaydetmiştir. Buradan onun 1192-1229/1778-1814 yılları arasında dokuz erkek, iki kız çocuğu olduğu anlaşılmaktadır.

Eserini oldukça sade ve anlaşılır bir dille kaleme alan Fethu’l-Ma‘ârif, eseri daha anlaşılır kılmak ve okuyucunun dikkatini diri tutmak adına kendisine ait olan manzume parçalarını da kullandığı görülmektedir. Nitekim kendisinin şiirle de ilgilendiği ve kayda değer şiirlerinin olduğu bilinmektedir (bk. Ceyhan,  H. Yılmaz 2011).

Eserin bilinen dört nüshası mevcuttur. İlki, Kütahya Tavşanlı Zeytinoğlu Kütüphanesi’nde 241 demirbaş numarasıyla kayıtlıdır (Ceyhan 2014). 164 varaktan oluşan bu nüshanın neşri, Kahraman Özkök tarafından Dem-i Vahdet adı altında yapılmıştır (bk. Özkök 2014). Söz konusu neşirde Vahdet-nâme-i Fethu’l-Maârif hem sadeleştirilmiş hem orijinal metnin yeni harflere aktarımı yapılmıştır. Eserin ikinci nüshası, Ankara Milli Kütüphane Yazmalar Koleksiyonu’nda 06 Mil Yz A 7112/1 demirbaş numarasıyla kayıtlı olup 153 varaktan oluşmaktadır. Eserin üçüncü nüshası, İstanbul Büyükşehir Belediyesi Kütüphanesi Atatürk Kitaplığı’nda, Bel_Yz_K0850 demirbaş numarasıyla kayıtlı olup 167 varaktan ibarettir. Eserin dördüncü nüshası ise, İstanbul Büyükşehir Belediyesi Kütüphanesi Osman Ergin Türkçe Yazmaları Koleksiyonu'nda OE_Yz_1621 demirbaş numarasıyla kayıtlı olup 170 varaktır. Esere dair bir doktora çalışması yapılmıştır (Birgören 2017).

Şairin biyografisi için bk. “Ma'rifî, Muhammed, Fethu’l-Ma'ârif”. Türk Edebiyatı İsimler Sözlüğü. http://teis.yesevi.edu.tr/madde-detay/marifi-muhammed-fethulmaarif


Eserden Örnekler


İmdi ey tâlib-i ma'ârif bu sözümüzi kolay getürür. Az zamân içinde bu Vahdet-nâme'mizi dinleyen murâd yitürür. Böyle olunca bizlerün üzerimize lâzım olan bu ma'ârif-i billâh sırrını bilmeğe ve vücûdunda olan kemâlâtı anlamağa bir nasîhatdir ve nasîhat eshel-i bi't-tarîkdir. Bir mikdâr nasîhat edelim. Kâle Ahmed er-Rifâî En-nasîhatu eshel ve'l-müşkilü kabûl. Ma'lûm ola ki nasîhat itmesi âsândır müşkil anı kabûl etmesidir. Hoş imdi bizler elden geldiği kadar nasîhat idelim ol kişiye tâlib-i ma'ârif olanlara fırsand elde iken [21a] ve akıl başda iken ölmezden evvel ölüp hayât-ı ebediyyeye erüp bir dahi ölmemekdir. Kâle'l-İmâmu Alî kerremallâhu vechehu Mûtû kable en temûtû. Sizler ki ölünüz ölmezden evvel, bir dahi ölmeyesiniz, hayât-ı ebedîyyeye erişesiniz. Bir mürşîd-i ‘âmil ü kâmil bulup ol mürşîde sende senlik olan emâneti virüp ol emânet ki ikrâr virüp irâde-i cüz'iyeden geçüp ferd-i rûh ile kalasız emr-i Bârî hidâyet-i nûr olasız.

Zîrâ ma'lumdur ki irâde-i küllî Hakk'da ve cüz'î irâde sende idi ve seni söyledüp güldiren yüridüp ve ağladan oturdup ve aldadan ol irâde-i cüz'î idi. Lâ idi. Teslîm-i tâm ile mürşide ikrâr ve irâde virüp ölmezden evvel ölmegi ol mürşîdde añla ki fenâ fi'ş-şeyh fenâ fi'r-rasûl ve fenâ fi'llâh mürşîd üzerine olup tarîkatde sırât köprüsine dört erkân ile bir metîn binâ kurasın ki ebedî fenâ bulmayup âlem-i nâs dahi ol köprüyi ve sırâtı geçerken [21b] rü'yet idince şa'şa’asından mest-i hayrân safâ-yâb ola. Evvel binânın rükni rızâdır ikinci binânın rükni teslîmdir üçüncü binânın rükni sabûrdur dördüncü binânın rükni i'tikâddır. Pes sâbit ve ma‘lûm oldu ki bir mürşid-i kâmil bulup özüni görmeğe ol mürşidi mir'at-ı Hakk edesin. Kâle'n-Nebiyyü: El-mü'minu mir'âtü'l-mü'min. Böyle olunca mü'min mü'mine mir'at mürşîd mürîd ve hem âlemi görmeğe mir'ât-ı Hakk ve kapu-yı vuslat olunca kişiye bir mürşîd-i âlem ve şeyh-i kâmil gerekdir. Hazret-i Rasûlullâh buyurur: Men lâ mürşide lehu velâ dîne leh. Ve bir dahi: Men lâ şeyhe lehu ve şeyhuhu Şeytan lehu. Zîrâ şeyhler mürîde sened-i kavîdir ve hakîkat olmasına kapudur. Mürîdi nefs-i mutmainneye yetişdirir. Zîrâ bu sırrı bilmeyince ve nefs-i mutmainneye yetişmeyince mevt îrâs ederse zahmet çekilür. Bir dahi fırsand ele girmez (Seyyid Mehmed Maarifi er-Rifai 1192: vr. 20b-21b).

Kaynakça


Birgören, Hamdi (2017). Muhammed Fethü’l-Maârif’in Mensur Vahdetnâmesi İnceleme-Tenkitli Metin. Doktora Tezi. Sakarya: Sakarya Üniversitesi.

Ceyhan, Âdem, Hasan Yılmaz (2011). “Demirci’de de Faal Bir Tasavvufi Ekolün Piri Seyyid Muhammed Fethu’l-ma’ârif ve Türkçe Şiirleri”, I. Demirci Araştırmaları Bilgi Şöleni. 05-06 Kasım 2010. İstanbul: Lisans Yayınları. 229-272.

Ceyhan, Adem (2014). “Ma‘rifî, Muhammed, Fethu’l-Ma‘ârif”. Türk Edebiyatı İsimler Sözlüğü. http://teis.yesevi.edu.tr/madde-detay/marifi-muhammed-fethulmaarif [Erişim Tarihi: 04 Aralık 2021].

Özkök, Kahraman (hzl.) (2014). Dem-i Vahdet - Hazret-i Pîr-i Sânî Fethü’l-Maârif er-Rifâî. İstanbul: Revak Kitabevi.

Seyyid Mehmed Maarifi er-Rifai (1192). Vahdetname-i fethü’l-ma’arif. İstanbul Büyükşehir Belediyesi Kütüphanesi Atatürk Kitaplığı. Demirbaş no: Bel_Yz_K0850.

Atıf Bilgileri


ÇALKA, Mehmet Sait. "VAHDET-NÂME-İ FETHU’L-MAÂRİF (MA'RİFÎ)". Türk Edebiyatı Eserler Sözlüğü, http://tees.yesevi.edu.tr/madde-detay/vahdet-name-i-fethul-maarif-marifi. [Erişim Tarihi: 19 Ocak 2025].


Benzer Eserler

# Madde Yazar Madde Yazarı İşlem
1 DÎVÂN (MA'RİFÎ) Ma'rifî, Muhammed, Fethu’l-Ma'ârif Prof. Dr. Adem Ceyhan
Görüntüle
2 MANZÛME-İ DURÛB-I EMSÂL (HIFZÎ) Hıfzî Dr. Öğr. Üyesi BAHANUR ÖZKAN BAHAR
Görüntüle
3 NA'T MECMÛ'ASI (HÜSEYİN AYVANSARÂYÎ) (Rıfat Kütük Şahsi Kütüphanesi) Ayvansarâyî, Hâfız Hüseyin Diğer Aybala Sena KÜTÜK
Görüntüle
4 DÎVÂN (KESBÎ /KİSBÎ) Kesbî/Kisbî, Kesbî Mehmed Efendi ismail Aksoyak
Görüntüle
5 TERCÜME-İ DURÛB-I EMSÂL-İ ARABİYYE (KUDSÎ, ABDULLÂH EFENDİ) Kudsî, Abdullah Efendi Prof. Dr. Sadık Yazar
Görüntüle
6 TERCÜME-İ LUTFU'T-TEDBÎR fî SİYÂSÂTİ'L-MÜLÛK (KUDSÎ, ABDULLÂH EFENDİ) Kudsî, Abdullâh Efendi Prof. Dr. Sadık Yazar
Görüntüle
7 TERCÜME-İ EL-BERKU’L-YEMÂNÎ FÎ FETHİ’L-OSMÂNÎ (KUDSÎ, ABDULLÂH EFENDİ) Kudsî, Abdullâh Efendi Prof. Dr. Sadık Yazar
Görüntüle
8 DÎVÂN (TEKİRDAĞLI AHMED LÜTFÎ) Lütfî, Ahmed Lütfî Efendi Diğer Ahmet Serdar Erkan
Görüntüle
9 MÜSTEVCEBÜ’L-HALÂS FÎ TEFSÎR-İ SÛRETİ’L-İHLÂS (TÂHİR, MEKKÎ-ZÂDE MEHMED) Tâhir, Mekkî-zâde Mehmed Tâhir Efendi (?/? – ö. 1128/1716) Dr. Öğr. Üyesi Oğuzhan UZUN
Görüntüle
10 AHSENÜ'L-HABER MİN KELÂMİ SEYYİDİ'L-BEŞER (VÂSIF, ŞA'BÂN-ZÂDE ABDULLÂH VÂSIF ÇELEBİ) Vâsıf, Şa'bân-zâde Abdullâh Vâsıf Çelebi Diğer Nükran ERBAŞ
Dr. Öğr. Üyesi Muhammed İkbâl Güler
Görüntüle
11 DÎVÂNÇE (ABDÎ / VASSÂF) Abdî (Vassâf), Abdullâh Efendi Prof. Dr. İbrahim Halil Tuğluk
Görüntüle