- Yazar Biyografisi (TEİS)
Darîr, Kadı Darîr, Gözsüz, Mustafâ bin Yûsuf bin Ömerü’l-Mevlevî el-Erzene’r-Rûmî (ö. ? - d. ?) - Madde Yazarı: Dr. Öğr. Üyesi Esra Egüz o donohoe
- Eser Yazılış Tarihi:790/1388
- Yazıldığı Saha:Irak - Suriye
- Edebiyat Alanı:Yazılı Edebiyat / Divan Edebiyatı
- Dönemi:Başlangıç-15. Yüzyıl
- Dili:Türkçe
- Alfabesi:Arap
- Yapısı:Manzum-Mensur
- Niteliği:Tercüme
- Türü/Formu:Siyer
- Yayın Tarihi:20/12/2021
SÎRETÜ’N-NEBÎ / TERCÜMETÜ’D-DARÎR VE TAKDÎMETÜ’Z-ZAHÎR / TERCÜMETÜ’D-DARÎR (DARÎR)
siyerDarîr, Kadı Darîr, Gözsüz, Mustafâ bin Yûsuf bin Ömerü’l-Mevlevî el-Erzene’r-Rûmî (ö. ? - d. ?)
ISBN: 978-9944-237-87-1
Erzurumlu Mustafa Darîr’in Hz. Muhammed’in hayatını manzum ve mensur olarak anlattığı eser. Darîr, kendi anlatımına göre, 779/1377-78 yıllarında Mısır’a gelir ve hükümdarın da bulunduğu meclislerde beş sene boyunca Hz. Muhammed’in hayatını, sahabelerin gazalarını, Şam, Mısır ve Irak’ın fethini, padişahlar tarihini anlatır (Erkan 1986: 14, 17). O dönemde atabekü’l-âsâkir olan Berkuk’un ondan bir siyer yazmasını istemesi üzerine, Ekmelüddîn el-Bâbertî’ye giderek Hz. Muhammed’in hayatını hangi Arapça kaynaktan tercüme etmesi gerektiğini sorar. Bâbertî, ona halkın da kolay bir şekilde anlayabileceği Ebû’l-Hasan el-Bekrî siyerini tavsiye eder (Erkan 1986: 18-20). 784/1382 yılında el-Melikü’z-Zahir Berkuk tahta geçer (Tekindağ 1992: 511). Darîr, bu dönemde siyer kitaplarını mütalaa eder (Erkan 1986: 22) ve ardından eserini yazmaya başlar. 790/1388 yılında tamamladığı ve Tercümetü’d-Darîr ve Takdîmetü’z-Zahîr adını verdiği (Darîr 1003: 13b) eserini Berkuk’a sunar.
Sîretü’n-Nebî’nin yazılış sebeplerinden biri, Arapça bilmeyen halka Hz. Muhammed’i anlatmaktır. Darîr, halka hitap etmek istediği için eserini muhtasar bir şekilde kaleme aldığını belirtir (Erkan 1986: 23). Eser, tevhid, na’t, dört halife ve Hz. Hasan ile Hz. Hüseyin övgüsünün ardından sebeb-i telif ile devam eder. Daha sonra Hz. Muhammed’in nurunun yaratılması ve Hz. Âdem’den itibaren intikali, Abdulmuttalib’in dünyaya gelişi, Zemzem kuyusunun açılması, Abdullah’ın doğumu, Satih, Şıkk ve Zerka’nın kehanetleri, Fil hadisesi, Hz. Muhammed’in doğumu ve sütanne Halîme’ye verilmesi, Hz. Muhammed’den olağanüstü hâllerin görülmesi, Âmine’nin ve Abdulmuttalib’in ölümü, Hz. Muhammed’in Hz. Hatice’nin kervanı ile ticarete gidişi ve Hz. Hatice ile evliliği, rahip Bahira ile karşılaşması, Hz. Ali’nin doğumu, Kâbe’nin yeniden inşası, Hz. Muhammed’e vahiy gelmesi, ilk inananlar, müşriklerin Müslümanlara eziyetleri, Hz. Muhammed’in mucizeleri, Miraç hadisesi, Ebû Tâlib ve Hz. Hatice’nin ölümü, Hz. Muhammed ile Hz. Ayşe’nin evliliği, Hz. Muhammed’in halkı İslam’a davet etmesi, müşriklerin peygambere çektirdiği eziyetler, hicret, Bedir, Uhud ve Hendek savaşları, Hz. Fatma ile Hz. Ali’nin evliliği, Mekke’nin fethi, Huneyn savaşı, Tebük seferi, veda haccı, Hz. Muhammed’in hastalanması ve vefatı gibi konular anlatılır. Zaman zaman sahabelerin hayatları ile ilgili bilgiler verilir ve onların başlarından geçen hadiseler de aktarılır.
Darîr, eserinde sade bir Türkçe kullanmıştır. Mensur kısımlarda dil daha da sadeleşir. Bununla birlikte, özellikle Miraç hadisesinin anlatıldığı kısımlarda Arapçanın yoğunluğu fazladır. Darîr, bu kısımları hem edep gereği Türkçeye tercüme etmek istemez hem de bu bölümde anlatılanları insan aklının idrak edemeyeceğini düşünür (Egüz 2017: 74). Diğer mensur kısımlarda ise, konuşma havası hâkimdir; sık sık devrik cümlelere ve diyaloglara yer verilir. Eserde eski Anadolu Türkçesinin dil özellikleri görülür. Bazı araştırmacılar, bu eserin Memlük Türkçesinin Oğuzcalaşmasına tesiri olduğu fikrindedirler (Korkmaz 1983: 273).
Sîretü’n-Nebî’de yer alan Türkçe şiirlerin bir kısmı Darîr’in dilinden yazılırken, bir kısmı da eserde yer alan şahısların dilinden verilir. Darîr, nesrinde alabildiğine bir genişlik ve rahatlık tarafındayken, nazmında mevzu ile alakalı sınırlı kelimeler kullanmak zorunda kalmıştır (Yavuz 2000: 148). Sîretü’n-Nebî’deki manzumeler üzerine yapılan çalışmalara göre, eserde 506 Türkçe şiir bulunmaktadır (Egüz 2013, 2017). Bu şiirlerin bir kısmında şair, Darîr, Gözsüz ve Darîrî mahlaslarını kullanırken, bazı şiirlerinde mahlas kullanmaz. Tamamı aruz vezniyle yazılan manzumelerde en çok kullanılan aruz kalıbı "fâ‘ilâtün fâ‘ilâtün fâ‘ilün", en çok kullanılan nazım şekli de mesnevidir (Egüz 2013, 2017).
Sîretü’n-Nebî, Türk edebiyatında Hz. Muhammed’in hayatını baştan sona anlatan ilk müstakil eserdir. Bu sebeple kendinden sonra yazılan pek çok esere tesir etmiştir. Bunlardan ilki, şüphesiz Süleyman Çelebi’nin mevlididir (bkz. Egüz 2017: 33-42). Diğer siyer ve mevlid türü eserlerde de Darîr’in siyerinin tesirini görmek mümkündür (Egüz 2017: 42-45). Darîr’e en çok etki eden şairlere bakıldığında ise ilk sırada Mevlânâ karşımıza çıkar (Egüz 2017: 19-20). Darîr’de Yunus Emre’ye ve Attâr’a benzer söyleyişler olduğu gibi (Yavuz 1984: 3940), Âşık Paşa’nın da tesiri hissedilir (Egüz 2017: 26-31).
Sîretü’n-nebî’nin yurtiçi ve yurtdışındaki kütüphanelerde yüze yakın yazma nüshası bulunmaktadır (Egüz 2013, 2017). Son cilde doğru gelindikçe nüsha sayısı azalır. Ciltlerin tertipleri de birbirine benzemez. Eserin III. Murad’ın emri üzerine Topkapı Sarayı için hazırlanan minyatürlü nüshası altı cilt şeklinde düzenlenmiştir. Bunların birinci, ikinci ve altıncı ciltleri şu an Topkapı Sarayı Müzesi Kütüphanesi Hazine Bölümü’nde 1221, 1222 ve 1223 numaralarda kayıtlıyken; üçüncü cildi New York Halk Kütüphanesi, Spencer Koleksiyonu’nda 3 numarada ve dördüncü cildi de Chester Beatty Kütüphanesi’nde Türkçe Yazmalar Bölümü’nde 419 numarada kayıtlıdır. Bu cildin yine resimli bir kopyası Türk İslam Eserleri Müzesi Kütüphanesi’nde 1974 numaradadır. Beşinci cildin bazı resimlerinin özel koleksiyonlarda bulunması (Tanındı 1984; Esin 1996), bu cildin parçalanarak satıldığı izlenimi vermektedir.
Mustafa Erkan, eserin ilk cildinin tamamını doktora tezi olarak çalışmış (1986); Esra Egüz ise, eserin tamamında yer alan şiirler üzerine bir doktora tezi hazırlamış (2013), daha sonra bu tezi yayımlamıştır (2017). Sîretü’n-nebî üzerine dil ve edebiyat alanında çeşitli çalışmalar yapıldığı gibi (Korkmaz 1983; Yavuz 1984; Kırcı 1991; Acar 1997; Yavuz 2000; Hagen 2002; Erkan 2009; Egüz 2016; Yavuz & Küçükballı 2017; Özçelik 2018; Egüz 2021), sadeleştirilmiş hâli de yayımlanmıştır (Gürtunca 1989; Yılmaz 2004). Ayrıca eserin resimli nüshası da sanat tarihi alanındaki çalışmalara konu olmuştur (Tanındı 1984; Renda 1984; Zeren 1990; Esin 1996; Dikmen 2009).
Şairin biyografisi için bk. “Darîr, Kadı Darîr, Gözsüz, Mustafâ bin Yûsuf bin Ömerü’l-Mevlevî el-Erzene’r-Rûmî”. Türk Edebiyatı İsimler Sözlüğü. http://teis.yesevi.edu.tr/madde-detay/kadi-darir-darir-gozsuz-mustafa
Eserden Örnekler
Sîretü’n-Nebî'den
Andan Âmine hatun rivâyet kıldı mevlûdun hikâyetlerinden, evvel mu‘azzam sirâyetlerinden bir iki keleci söyledi, eyitdi: “Bana ol gicenün evvelinden evvel işâret kim görindi, ol-ıdı kim bir kişi havâ yüzinden çagurur kim yâ ehle’s-semâvât ve yâ ehle’l-arazîn, bu gice seyyidü’l-evvelîn ve’l-âhirîn vücûda gelür diyü münâdî eyler-idi. Âmine Hatun eydür: Ol âvâzı işidicek ben yuharu bakdum, nûr içinde sanasın gark oldum; uyandum, bakdum gördüm kim yir-ile gök arasında bir döşek döşediler, yeşil harîrden hışmatlu. Andan bir ulu firişte geldi azîm heybetlü, ol melekün elinde üç alem, bilesince çok firişteler, yaşıl kanatlu cemî‘isi yalın yüzlü, hûb sûratlu, yayak degül, illâ küllîsi atlu. Atları dahı kendüleri bigi kanatları var, gök yüzinde uçarlar. Ol üç alemün birisini maşrık tarafında dikdiler, birini magrib tarafına iletdiler, bir alemi Ka‘be’nün tamı üstinde dikdiler. Andan cihân gulgula birle toldı. Ol karanu gice, gündüz bigi aydın oldı. Andan görürem kim ol atlu firişteler gökden yire indiler. Abdü’l-Muttalib evini yidi kez tavâf kıldılar, sevinişdiler biribirine beşâret kıldılar, eyitdiler: Muştuluk olsun kim ol alemîlerün maksûdı, ol hâmidlerün mahmûdı, ol mübeyyen iden makbûlı ve merdûdı, bu gice olısardur. Ol Habîbu’llâh mevlûdı egerçi ademden âleme evvel anun rûhı togdı velîkin bu gice gelür cihâna vücûdı. (Erkan 1986: 247)
Her ne kim gelür kişiye hayr u şer
Hayrı hayr u şerri şer sanur beşer
Anı bilmez kim niçe şer sandugı
Şer sanup andan kaçup usandugı
Hayr andan hâsıl olısar ana
Hak sözidür sanma ben direm sana
Niçe hayr ola didügün işleri
Hakk’a yarar didügün cünbişleri
Göresin sonra kamusı şer olur
Şer didügünden hayır işler gelür
Çün her işün n’eydügini Hak bilür
Kimse yokdur kim işi mutlak bilür
Pes Hak’a ısmarlagıl sen işüni
Eksük eyle fikrüni teşvîşüni
Çün neyi neye gerekdür ol bilür
Gün içinde kün diyü emr ol kılur
Od içinde suyı gizler hikmeti
Sudan od gösterür anun kudreti
Anı kim devlet sanur zilletdür ol
Let sanup kaçdugumuz devletdür ol
Ol sebebden Ahmed-i mürsel Hak’a
Yalvaruban didi iy Hayy u Bekâ
Her neyi kim görürem şöyle ki var
Eyle göstergil bana iy Kirdigâr (Egüz 2017: 684-685)
Kaynakça
Acar, Kenan (1997). “Darîr’in 'Sîretü’n-nebî'si Üzerinde Bir Stilistik Sentaks Denemesi”. TDAY Belleten, 45: 343-353.
Carol, Garrett Fisher (1981). The Pictorial Cycle of the Siyer-i Nebi: A Late Sixteenth Century Manuscript of the Life of Muhammad. Doktora Tezi. Michigan: Michigan State University.
Darîr Erzurumlu Mustafa (1003). Siyer-i Nebî. Topkapı Sarayı Müzesi Kütüphanesi, Hazine No. 1221.
Dikmen, Melek (2009). Topkapı Sarayı Müzesi Kütüphanesi H. 1221 No’lu Siyer-i Nebî’de Metin Minyatür İlişkisi. Doktora Tezi. Ankara: Ankara Üniversitesi.
Egüz, Esra (2013). Erzurumlu Mustafa Darîr’in Sîretü’n-nebî’sindeki Türkçe Manzumeler (İnceleme-Metin). Doktora Tezi. İstanbul: İstanbul Üniversitesi.
Egüz, Esra (2016). "Erzurumlu Mustafa Darîr’in Eserlerinde Görme Duyusu ve Körlük". Türk Kültürü İncelemeleri Dergisi, (35): 167-194.
Egüz, Esra (2017). Erzurumlu Mustafa Darîr’in Sîretü’n-nebî’sindeki Türkçe Manzumeler. Konya: Selçuk Üniversitesi Yay.
Egüz, Esra (2021). "Classical Turkish Literature and Corpus Linguistics: A Case Study On Darir’s Poems". Divan Edebiyatı Araştırmaları Dergisi, (26): 221-234.
Erkan, Mustafa (1986). Sîretü’n-nebî (Tercümetü’z-Zarîr) Sözlük-İndeks. Doktora Tezi. Ankara: Ankara Üniversitesi.
Erkan, Mustafa (2009). “Sîretü’n-nebî”. İslâm Ansiklopedisi. C. 37. İstanbul: TDV Yay. 260-270.
Esin, Emel (1996). “Necati Lugal’in Tedris Ettiği Terceme-i Darîrî”. Necati Lugal Armağanı. Ankara: TTK Yay.
Gürtunca, M. Faruk (1989). Büyük İslam Tarihi 1-3. İstanbul: Sağlam Yayınevi.
Hagen, Gottfried (2002). “Some Considerations about the Tergüme-i Darir ve taqdimetü’z-zahir, based on Manuscripts in German Libraries”. Journal of Turkish Studies Türklük Bilgisi Araştırmaları, 26 (1): 323-337.
Kırcı, Emine (1991). Erzurumlu Kadı Mustafa Darîr’in Siretü’n-nebi Adlı Eserinde Dinî ve Tasavvufî Unsurlar. Yüksek Lisans Tezi. Ankara: Gazi Üniversitesi.
Korkmaz, Zeynep (1983). “Erzurum’lu Darîr ve Memlûk Türkçesi’nin Oğuzcalaşmasındaki Yeri”. Şükrü Elçin Armağanı. Ankara: Hacettepe Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Yay.
Özçelik, Merve (2018). Erzurumlu Mustafa Darîr'in Siretü'n-nebî İsimli Eserinin III. Cildi (Giriş-Metin-İnceleme-Dizin) (Vr. 1b-105b). Yüksek Lisans Tezi. Konya: Selçuk Üniversitesi.
Renda, Günsel (1984). “Siyer-i Nebî Minyatürleri ve Osmanlı Sanatındaki Yeri”. Tarih ve Toplum, (7): 1-5.
Tanındı, Zeren (1984). Siyer-i Nebî İslâm Tasvir Sanatında Hz. Muhammed’in Hayatı. İstanbul: Hürriyet Vakfı Yay.
Tekindağ, Şehabeddin (1992). “Berkuk”. İslâm Ansiklopedisi. C. 5. İstanbul: TDV Yay. 511-512.
Yavuz, Kemal (1984). “Erzurumlu Mustafa Darir Hayatı, Eserleri ve Siyerindeki Manzûmelerin Muhtevası”. Milli Kültür, (46): 37-40.
Yavuz, Kemal (2000). “Erzurumlu Kadı Mustafa Darir ve Türk Kültür Hayatındaki Yeri”. Hukuk Adamı ve Şair Kadı Darir Paneli. Erzurum: Erzurum Kalkınma Vakfı Yay.
Yavuz, Orhan ve F. N. Küçükballı (2017). "Erzurumlu Darîr’in Sîretü’n-nebî Adlı Eserinden Eski Anadolu Türkçesinin Söz Varlığına Katkılar". Selçuk Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Dergisi, (38): 353-380.
Yılmaz, Selman (2004). Siyer-i Nebî 1-2. İstanbul: Darülhadis Yay.
Zeren, Esma (1990). Siyer-i Nebi Minyatürlerinde Farklı Üsluplar ve Sanatçıları. Yüksek Lisans Tezi. Ankara: Gazi Üniversitesi.
Atıf Bilgileri
Benzer Eserler
# | Madde | Yazar | Madde Yazarı | İşlem | ||
---|---|---|---|---|---|---|
1 | KISSA-İ YȖSUF / YÛSUF U ZÜLEYHÂ (ERZURUMLU DARÎR) | Erzurumlu Mustafa Darîr | Prof. Dr. Leyla Karahan |
Görüntüle | ||
2 | FÜTÛHU’Ş-ŞÂM TERCÜMESİ (DARÎR) | Darîr, Kadı Darîr, Gözsüz, Mustafâ bin Yûsuf bin Ömerü’l-Mevlevî el-Erzene’r-Rûmî (ö. ? - d. ?) | Dr. Öğr. Üyesi esra egüz o donohoe |
Görüntüle | ||
3 | YÜZ HADÎS YÜZ HİKÂYE (DARÎR) | Darîr, Kadı Darîr, Gözsüz, Mustafâ bin Yûsuf bin Ömerü’l-Mevlevî el-Erzene’r-Rûmî (ö. ? - d. ?) | Dr. ERDEM SEVİMLİ |
Görüntüle |