- Yazar Biyografisi (TEİS)
Zâtî, Ivaz - Madde Yazarı: Doç. Dr. Sadık Armutlu
- Eser Yazılış Tarihi:1534
- Yazıldığı Saha:Anadolu-Osmanlı
- Edebiyat Alanı:Yazılı Edebiyat / Divan Edebiyatı
- Dönemi:16. Yüzyıl
- Dili:Türkçe
- Alfabesi:Arap
- Yapısı:Manzum
- Niteliği:Telif
- Türü/Formu:Mesnevi
- Yayın Tarihi:29/11/2021
ŞEM' Ü PERVÂNE (ZÂTÎ)
âşıkâne mesneviZâtî, Ivaz (d. 876/1471 - ö. 954/1547)
ISBN: 978-9944-237-87-1
Doğu edebiyatlarında Şemʿ ü Pervâne isimli alegorik aşk mesnevileriyle aynı adı taşıyan, fakat içerik olarak onlardan ayrılan çift kahramanlı aşk ve macera konulu bir mesnevi. Aruzun hezec bahrinin mefâ’ilün mefâ’lün fe’ûlün kalıbıyla kaleme alınan 3739 beyitlik Şemʿ ü Pervâne, 1534 yılında yazılmış ve Kanuni Sultan Süleyman (ö. 1566)’a sunulmuştur.
Şemʿ ü Pervâne, klasik mesnevi düzenleniş planına göre; giriş, konunun işlendiği bölüm ve sonuç olarak üç bölümden oluşmuştur. Mesnevi’de 4 kaside, 23 gazel ve 1 tane murabba vardır. Gazellerin büyük bir kısmı (13 adet) Pervâne ve Şemʿ tarafından söylenmiştir. Bunlar içerisinde 7 gazel Zâtî’nin Divanı’nda mevcuttur. Eserin dili son derece sade, basit ve anlaşılması kolaydır. Eser, dil ve üslup bakımından erken dönem ile klasik dönem arasında bir köprüdür. Bu yönüyle Şem ü Pervâne, edebî değeri yanında dil tarihi açısından da önemli ve orijinal bir eser hüviyeti taşır (Armutlu 1998: 273, 385).
Şemʿ ü Pervâne’nin konusu şöyledir: Anadolu ülkesinin Jâle isminde bir padişahı vardır ve bunun çocuğu olmamaktadır. Allah’a bir çocuğu olması için gece gündüz dua eder. Bir Kadir Gecesi zifafından sonra Şükûfe isminde bir kadından adı Pervâne olan erkek çocuk dünyaya gelir. Müneccimler çocuğun bahtına bakar ve Şemʿ adında bir kıza âşık olacağını ve bu uğurda çok eziyet çekeceğini, sonunda onunla evleneceğini ve ülkesinin genişleyeceğini söylerler. Pervâne, küçük yaşlarda her türlü ilim öğrenerek büyür. Babası Şâh Jâle, ona Cennetâbâd isimli bir köş yaptırır. Pervâne, mürebbiyesi Lâlâ Nâsır ile birlikte bu köşkte oturur. Bu köşk, Nakkâş Kâmil tarafından süslenmiş ve orta kısmına da Çin hükümdarının Şemʿ adındaki kızının resmi çizilmiştir. Pervâne, çizilen bu resmi görür ve uzaktan/görmeden ona âşık olur, yemeden içmeden kesilir ve edilen nasihatlerin hiç birini dinlemez. Padişahın emriyle Duhan isimli bir köle tarafından duvardaki resim kazılır. Resmi göremeyen Pervâne perişan olur, çıldıracak bir duruma gelir.
Kendi derdine çare arayan Pervâne, o çareyi Sihirbâz Neccâr’da bulur ve onun tahtadan yaptığı bir kuşa binerek Şemʿ’in sarayına gider. Şemʿ, nedimleriyle havuzun başında oturmakta ve çok seyahat eden yaşlı bir hizmetçisi Pervâne’nin yaşadıklarını teker teker anlatır. Anlatmadan etkilenen Şemʿ de Pervâne’yi görmeden âşık olur ve onun saraya gelip yanında olmasını ister. Bunun üzerin Pervâne ortaya çıkar kendini tanıtır ve gizlice Şemʿ’in sarayında üç ay birlikte güzel bir şekilde yaşarlar. Mutlukları uzun sürmez, Pervâne yakalanarak zindana atılır ve oradan Dâye isimli bir kadının yardımıyla kurtulduktan sonra Dellâle adındaki kadının evinde saklanır. Onun sayesinde Şemʿ ile mektuplaşır.
Şemʿ, Pervâne’ye kendisini babasından istemesini yazar. Pervâne, ülkesine döner ve durumu annesinin yardımıyla babasına duyurur. Şâh Jâle, Şemʿ’i Çin Fağfur’undan istese de hükümdar müneccimlerin telkinleriyle kızını Pervâne’ye vermez. Şâh Jâle ile Fağfur arasında savaş çıksa da bir sonuç elde edilemez. Bunun üzerine Şemʿ, kaçmaya karar vererek, Pervâne ile Diyâr-ı Rûm’a gelir. Fağfur, casuslar sayesinde kızının mutlu olduğunu öğrendikten sonra, kızının çeyizlerini gönderir ve bir müddet sonra da vefat eder. Pervâne, Çin ülkesine padişah olur ve Şemʿ ile Pervâne mutlu bir şekilde yaşarlar (Armutlu 1998: ; Alpay 1961: 129-142; Pala 2004: 427-428).
Şemʿ ü Pervâne’de yer alan aşkın ilahî bir tarafı yoktur. Tamamen maddî, realiteden uzak idealize edilmiş bir aşktır. Eser bu yönüyle Fars ve Türk edebiyatlarında yazılan Şemʿ ü Pervâne mesnevilerinden ayrılarak, türünün orijinal eseri olarak karşımıza çıkar (Armutlu 1998: 383). Eserin mahalli özellikleri, renkleri, toplumsal değerleri, atasözleri, deyimleri, oldukça fazla arkaik kelimeleri barındırması ve benzeri özellikleri taşıması mesnevinin başka bir orijinal yönüdür. Zâtî, eserinde şairlik yeteneğini yansıtması, hayal gücünün genişliğini göstermesi, kurgusal metin oluşturmadaki başarısını kanıtlaması ve halkın zevkine uygun duyguları dile getirmesi yanında, yalın dili ve akıcı üslubu sayesinde çağında orijinal bir mesnevi yazma başarısını göstermiştir. Bu hususlar eserin artılarıdır. Fakat olayların Pervâne’nin etrafında cereyan etmesi, Şemʿ’in çok öne çıkmaması, Pervâne’nin bir rakibinin bulunmaması, eserin çok boyutlu olmaması ve olayların entrikalarla karmaşık hale gelmemesi yönüyle mesnevi derinlik kazanmamış, çift kahramanlı aşk mesnevileri olan Hüsrev ü Şîrîn, Leylâ vü Mecnûn gibi şaheserlik derecesine ulaşamamış, bu mesneviler kadar yaygınlaşmamıştır (Armutlu 1998: 383).
Mesnevi, malzeme ve bu malzemeyi işleyiş bakımından mükemmeldir. Mesnevide mevzuu süsleyecek birçok hadise vardır (Alpay 1961: 142). Ayrıca eser; eğitim, eğlence hayatı, avlanma, mektuplaşma, ziyafet törenleri, hediye verme ve saçı saçma, yas tutma, fal bakma gibi zengin bir folklorik malzemeyi barındırır (Armutlu 1998: 355-374).
Şemʿ ü Pervâne, masal unsuru motifleri de barındıran bir eserdir. Eserde; çocuğu olmayan padişah, talih öğrenme, çok küçük yaşta yetenekli olması, resimde görüp âşık olma, resimdeki sevgiliyi arama, işiterek/kulaktan âşık olma, sevgililerin birlikte kaçması, yedi gün yedi gece düğün yapılması gibi motifler (Armutlu 1998: 374-383), eserin içeriğini zenginleştirmiştir. Eser üzerinde çalışma yapanların eseri, hayalî ve devrin renklerine boyanmış bir masal olarak görmeleri (Alpay 1961: 135, Tekin 1991: 4; Pala: 2004: 428) de bundan dolayıdır.
Eser üzerine Sadık Armutlu tarafından doktora tez çalışması yapılmıştır (1998).
Şairin biyografisi için bk. “Zâtî, İvaz”. Türk Edebiyatı İsimler Sözlüğü. http://teis.yesevi.edu.tr/madde-detay/zati-ivaz
Eserden Örnekler
BU ARAYA NE ARADUR DİNE GER
İRİŞDÜGİ DURUR PERVÂNE’YE PER
Bu yana şâh-zâde nite kim şîr
Urılmış gerdenine sîm-zencîr
Tururdı kasr öninde berk baglu
Yüregi âteş-i ışk ile baglu
Bakarken göge oldı gözleri nûş
Görür hevâda bir büyük kuş
Uçarak geldi indi ol araya
Kudûmından şeref virdi ol aya
Çün üstâd ol araya sâye saldı
Hemân şâhun o sâ’at aklı geldi
İnüp ol murgın üstinden bir âdem
Didi iypâdişâh-ı mülk-i âlem
Felek-rahşun hilâl olsun rikâbun
Semâdan yüce olsun kadr-ı bâbun
Revân olsun senün yolunda cânum
Benüm ma’zûr tut bu armagânum
Bu murgun üstine binse bir âdem
Ne yire dirse iltür anı ol dem
Sâfa kesb itdi kalbi andan
Ana yig geldi ol mülk-i cihandan
Hemân Nâsır işitdi anı geldi
Şehün boynından ol zencîri aldı
Geçüp tahtın müşerref kıldı ol şâh
Güneş güyâ göge agdı sehergâh
Şu denlü itdiler Naccâr’a in’âm
Eger kim gice gündüz idüp ikdâm
Çalışsa âlemün yüz bin debîri
Yazılmaz haşre dek yüz binde biri
BUNA GÜNDEN DİSEN RÛŞEN MAHALDUR
SIFÂT-I KADR-İ LEYL-İ BÎ-BEDELDÜR
Yine zeyn oldı bu kasr-ı münakkaş
Şümû-ı encüme urıldı âteş
Müzeyyen oldı bu sakf-ı mu’allâ
Münevver oldı bu kandîl-i Süreyyâ
Meger kim ol giceydi Leyletü’l-Kadr
Mukâbil olmış idi şems ile bedr
Çerâgını mehün yakmışdı hurşîd
Elinde çengi pür-şevk idi Nâhîd
Mehün girdinde hoş benzerdi hâle
Harîm-i kasr-ı erbâb-ı cemâle
Gönülde oldı Şem’ün şevki agleb
Turup yüz şevk ile Pervâne ol şeb
Didi uçmak gerekdür kuy-ı yâra
Ümîdüm yarını Allah onara
Süvâr oldı o murg-ı mîg-bâle
Diler ki ire meh-i sâhib-cemâle
Eyitdi kim Hudânun izzetiçün
Süleymân nebînün hürmetiçün
Beni lütf eylen iletün kasr-ı Şem’e
Görem nûr-ı ruhından kim tâ lem’e
Perîler nite kim taht-ı Süleymân
O dem murgı getürdiler şitâbân
Bular bir iki dem çün uçdı gitdi
Varup kuş bigi kasr-ı Şem’e yitdi
O şâh-ı bî-nazîri kasr-ı asrun
Önine indi murg ile o kasrun
Okırken hâceden ol şâh-ı a’lâ
Meger öğrenmiş idi ilm-i ihfâ
İnüp ol murgdan girdi saraya
Ki şems ide nazar bend olmış aya
Görür var anda bir havz-ı müdevver
Latîf ü nâzük ü mahbûb u cevher
İçünde komamışlar hiç âbı
Tolınca ana koymışlar şarâbı
Komışlar ortasında şem-i rahşân
Sanasın hâle içre mâh-ı tâbân (Armutlu 1998: 556-559).
Kaynakça
Alpay, Günay (1961). “Zâtî ve Şemʿ ü Pervâne Mesnevisi”. İstanbul Üniversitesi Edebiyat Fakültesi TDE Dergisi XI: 129-142.
Armutlu, Sadık (1998). Zâtî’nin Şemʿ ü Pervâne’si İnönü Üniversitesi. Doktora Tezi. Malatya: İnönü Üniversitesi.
Pala, İskender (2004). Ansiklopedik Divan Şiiri Sözlüğü. İstanbul: Kapı Yay.
Tekin, Gönül A. (1991). Şemʿ ü Pervâne Feyz’i Çelebi. Harvard: Harvard University.
Atıf Bilgileri
Benzer Eserler
# | Madde | Yazar | Madde Yazarı | İşlem | ||
---|---|---|---|---|---|---|
1 | DÎVÂN (ZÂTÎ) | Zâtî, Ivaz | Prof. Dr. Orhan Kurtoğlu |
Görüntüle | ||
2 | EDİRNE ŞEHR-ENGÎZİ (ZÂTÎ) | Zâtî, Ivaz | Prof. Dr. Orhan Kurtoğlu |
Görüntüle | ||
3 | LETÂYİF (ZÂTÎ) | Zâtî, Ivaz | Doç. Dr. Nilüfer Tanç |
Görüntüle | ||
4 | MEKTUP (ZÂTÎ) | Zâtî, Ivaz | Doç. Dr. Nilüfer Tanç |
Görüntüle | ||
5 | AHMED Ü MAHMÛD (ZÂTÎ) | Zâtî, Ivaz | Araş. Gör. MUSTAFA KILIÇ |
Görüntüle | ||
6 | FERRUH-NÂME (ZÂTÎ) | Zâtî, Ivaz | Araş. Gör. MUSTAFA KILIÇ |
Görüntüle | ||
7 | KUR’ÂN FALI (ZÂTÎ) | Zâtî, Ivaz | Araş. Gör. MUSTAFA KILIÇ |
Görüntüle | ||
8 | SİYER-İ NEBÎ (ZÂTÎ) | Zâtî, Ivaz | Araş. Gör. MUSTAFA KILIÇ |
Görüntüle | ||
9 | KİTÂB-I MEVLİD (ZÂTÎ) | Zâtî, Ivaz | Araş. Gör. MUSTAFA KILIÇ |
Görüntüle | ||
10 | DÎVÂN (CA’FER) | Ca’fer, Tâcî-zâde Ca’fer Çelebi | Dr. Fatma Meliha Şen |
Görüntüle | ||
11 | MÜNŞE’ÂT (CA’FER) | Ca’fer, Tâcî-zâde Ca’fer Çelebi | Dr. Fatma Meliha Şen |
Görüntüle | ||
12 | TERCEME-İ CÂMEŞÛY-NÂME (FİRDEVSÎ) | Firdevsî, Şerefeddîn Mûsâ, Uzun Firdevsî, Firdevsî-i Rûmî, Firdevsî-i Tavîl, Türk Firdevsî | Dr. Öğr. Üyesi Ozan Kolbaş |
Görüntüle | ||
13 | KİTÂB-I TÂLİ'-İ MEVLÛD / TÂLİ’-İ MEVLÛD-İ KEBÎR (FİRDEVSÎ) | Firdevsî, Şerefeddîn Mûsâ, Uzun Firdevsî, Firdevsî-i Rûmî, Firdevsî-i Tavîl, Türk Firdevsî | Doç. Dr. Himmet BÜKE |
Görüntüle | ||
14 | HEŞT BİHİŞT / KİTÂBÜ’S-SIFÂTİ’S-SEMÂNİYYE FÎ ZİKRİ’L-KAYÂSIRETİ’L-OSMÂNİYYE (İDRÎS) | İdrîs, İdrîs-i Bitlîsî | Doç. Dr. ADNAN OKTAY |
Görüntüle | ||
15 | ŞERH-İ MESNEVÎ-İ MA’NEVÎ (İDRÎS) | İdrîs, İdrîs-i Bitlisî | Doç. Dr. ADNAN OKTAY |
Görüntüle | ||
16 | ŞEHRENGÎZ DER-MEDH-İ CÜVÂNÂN-I EDİRNE / ŞEHRENGÎZ-İ EDİRNE (MESÎHÎ) | Mesîhî, Îsâ | Prof. Dr. Yunus KAPLAN |
Görüntüle | ||
17 | DÎVÂN (ŞÂMÎ) | Şâmî, Şâmlıoğlu Mustafâ Bey | Prof. Dr. Yunus KAPLAN |
Görüntüle | ||
18 | HEFT PEYKER (ABDÎ) | Abdî | Dr. Öğr. Üyesi ASLI AYTAÇ |
Görüntüle | ||
19 | CEMŞÎD Ü HURŞÎD (ABDÎ) | Abdî | Prof. Dr. Adnan Ince |
Görüntüle |