SÂKİ-NÂME (AYNÎ)
şarap ve bezm konulu eser
Aynî, Antepli (d. 1180/1766 - ö. 1253/1837)

ISBN: 978-9944-237-87-1


Antepli Aynî'nin manzum eseri. 1247/1831-32 yılında tamamlanan Sâki-nâme mesnevi nazım şekliyle ve aruzun "mefâ’îlün mefâ’îlün fe’ûlün" kalıbıyla kaleme alınmıştır. Eserdeki tardiyelerde de aynı vezin kullanılmıştır. Metnin sonunda bulunan 2 beyitlik tarih kıt’asının vezni ise "mef’ûlü fâ’ilâtün mef’ûlü fâ’ilâtün"dür. Bir beytinde mesnevinin 2130 beyit olduğu belirtilmişse de üç nüshanın karşılaştırılmasıyla elde edilen metne göre bu sayı 2008’dir (Arslan 2003: 50, 53-55).

Aynî’nin Sâkî-nâme’si, Mehmet Arslan’ın verdiği bilgilere göre sakiye seslenme yoluyla çoğunlukla şarap olmak üzere içkiyi, bezmi ve içkiyle ilgili kavramları kimi zaman maddi kimi zaman da tasavvufi anlam yükleyerek işleyen eserlerin en hacimlisidir. Mesnevinin giriş bölümü tevhid ile başlamakta bunu Hz. Muhammed, Hz. Ebû Bekir, Hz. Ömer, Hz. Osmân, Hz. Ali, Hz. Hasan ve Hz. Hüseyin hakkında yazılan na’tlar izlemekte ve II. Mahmûd’un medhi ile sonlanmaktadır. Eser, tasavvufi remizlerle anlatılan “yaratılışın başlangıcı, Hz. Mûsâ’nın Hz. Âdem’den önceki âlemin durumu hakkında Mevlânâ’ya sorusu, Hz. Muhammed’in nurundan âlemin yaratılması; mevcudatın meydana gelişi, âlemlerin sayısı, Hz. Âdem’in yaratılışı, ruhun Hz. Âdem’in vücuduna girmesi, ceninin anne karnındaki durumu, mebde ve ma’âd, âhirette rûh-ı hayvânînin azap göreceği, levh-i mahfûz, cebir, kader, ihtiyar, hüküm, kaza ve kader”e ilişkin başlıkların yer aldığı bölümle devam etmektedir. Bundan sonra mecazi ve hakiki şaraptan söz edilen bölüm başlamaktadır. Burada konu; “badeye yemin, ilahi aşk şarabı, vahdet şarabının taksimi, vahdet meyhanesi, hakikat harabatının ahalisi, hakikat şarabı küpünün sıfatları, irfan şarabı kadehinin övgüsü” anlamındaki başlıklar altında tasavvuf ıstılahlarıyla ve motifleriyle anlatılmaktadır. 967. beytinden itibaren eser, dünyevi bir sâkinâme özelliği göstermekte olup işlenen konu sırasıyla şu anlamlara gelen başlıklar altında bölümlendirilmiştir: “Şarabın icadı, şarabın isimleri ve sıfatları, şarap kaplarının isimleri ve sıfatları, meze isimleri ve sıfatları, içki meclisinin beyanı, şarabın nitelikleri, işret meclisinin tertip ve düzeni, rindanı içkiye teşvik, müdminlerin zikri, sakinin övgüsü ve nitelikleri, humarın nitelikleri, sakiye hitap, nedimin tanımı ve nitelikleri, mükeyyiflerin nitelikleri, aşk şarabının mahiyeti, mutribe hitap, musiki aletlerinin çeşitleri, sıfat-ı ney, sıfat-ı def, sıfat-ı tanbûr, sıfat-ı sîne kemânı, sıfat-ı şeb, sıfat-ı mehtâb, sıfat-ı bahâr, sıfat-ı sayf, sıfat-ı pâyîz, sıfat-ı şitâ, sıfat-ı sühan”. Mesnevinin diğer sâkinâmelerde bulunmayan şairnâme özelliği taşıyan son bölümü ise “Araplarda şairlerin tabakaları, Araplarda şairlerin mertebeleri, Arap şairleri, Fars şairleri, Osmanlıda şair padişahlar, Osmanlıda şair vezirler, şeyhülislam şairler, Enderûn-ı Hümâyûn şairleri, İstanbul şairleri, kadın şairler, Anadolu ve Rumeli şairleri” anlamlı başlıklarla bölümlendirilerek anlatılmıştır. Ardından şiirin öneminin ve kutsiyetinin vurgulanması amacıyla Hz Muhammed’in Ka’b b. Züheyr’e hilat vermesi, Mekke’den Medine’ye geldiğinde kendisine kaside sunan şairlere iltifat etmesi, sahabe meclislerinde şiir ve şair konusunda sohbet etmesinden söz edilmekte, ayrıca Buhara padişahının Fars şairi Rûdekî’ye itibar gösterip altın ihsan etmesi gibi konular işlenmektedir. Eserin sonunda yine şarap konusuna dönülerek şarabın mizacı, haram olduğu, zararları üzerinde durulmakta, çabuk sarhoş eden ve şarabın kokusunu gideren nesnelere değinilmekte, Hz. Peygamber’in şarapla ilgili iki hadisi aktarılmakta ve Nasîhat-nâme’den alınan bir hikâye ile manzume tamamlanmaktadır. Eser boyunca “Fâide, Hikmet, Feyz-i Hikmet, Hikâye, Latîfe, Garîbe…” gibi farklı başlıklar altında söz edilen konularla ilgili hikâyelere, hikmetlere ve faydalara da yer verildiği görülmektedir. Her bölümün sonunda orada anlatılan konuyu özetler nitelikte ve hemen hepsi sakiye hitap niteliğinde ikişer beyitlik toplam 92 kıt’a yer almaktadır. Metinde tümü beşer bendden oluşan toplam 17 tardiyeye mevcuttur. Bunlar bazı bölüm sonlarına eklenmiştir ve genellikle oradaki konuya uygun içerikli coşkulu ve şairane bir üsluba sahiptir (Arslan 2003: 9, 11, 51-52).

Arslan, Aynî’nin eserini, sâkinâmelerde bulunması gereken tüm bölümleri barındırması bakımından en doyurucu olanı kabul etmiştir. Muhtevasına bakarak eserin birinci bölümünü tasavvufî sâkinâme, ikinci bölümünü ilgili kavramların gerçek anlamıyla kullanıldığı sâkinâme, üçüncü bölümünü ise şairnâme özelliği taşıyan sâkinâme olarak değerlendirmiş, metnin bu yönüyle klasik sâkinâmeler içinde ayrı ve önemli bir yere sahip olduğunu belirtmiştir (2003: 11).

Sâkî-nâme’nin Konya Mevlânâ Müzesi Kütüphanesi 2436/1, 1b-77b ve Süleymaniye Kütüphanesi Hüsrev Paşa Bölümü 577’de kayıtlı 2 yazma, 1258 yılında basılan Dîvân-ı Belâgat-unvân-ı Aynî’nin 380-436. sayfaları arasında yer alan 1 matbu olmak üzere üç nüshası tespit edilmiştir (Arslan 2003: 48-49). Aynî’nin Sâkî-nâme’si üzerine Mehmet Arslan inceleme ve çeviriyazılı metinle, küçük bir sâkinâme sözlüğünden oluşan bir kitap yayımlamıştır (2003).

Şairin biyografisi için bk. "Aynî, Antepli". Türk Edebiyatı İsimler Sözlüğühttp://teis.yesevi.edu.tr/madde-detay/ayni-antepli 

Eserden Örnekler


Beyân-ı Bâ’is-i Îcâd-ı Bâde

Kadeh-nûşân-ı sahbâ-yı rivâyet

Cenâb-ı mey-perestân-ı hikâyet


Rivâyet itdiler böyle sarîhan

İşitdim meclis-i meyde sahîhan


Ebûnâ bu’l-beşer Âdem ki vaktâ

O bintü’l-kermi gars itdi ne ra’nâ


Şetâretle gelüp iblîs-i mel’ûn

Sevincinden izârı oldı mey-gûn


O demde itdi bir tâvûs kurbân

Deminden oldı asl-ı tâk reyyân


Varaklar yemyeşil oldukda tekrâr

Gelüp zebh itdi bir maymûn o ayyâr


Olınca gûreler peydâ vü zâhir

Getürdi bir esed kesdi o kâfir


O kandan dahı hısrım oldı sîr-âb

Misâl-i gonce-i ezhâr şâd-âb


Yine geldi o mel’ûn şâd u mesrûr

Bulup reng ü letâfet olmış engûr


Kesüp bu def’a bir hınzîr o hınzîr

Deminden eyledi engûrı dil-sîr


Bu dört hayvânun evsâfıyla me’lûf

Olur ser-hoş olan her şahs mevsûf


Kim evvel reng reng olur likâsı

Hemân tâvûsa benzer her edâsı


İkinci rütbede maymûn-vârî

Olur suhriyye vü bâzîçe kârı


Üçüncide olur arslan misâli

Şecâ’atle geçer ol demde hâli


Olur en sonra hınzîre mümâsil

İder Hak’dan anı iblîs gâfil


Alâ-kavlin bu vak’a ey melek-zâd

Olundı ba’de-Tûfân Nûh’a isnâd


Didi ba’zı ruvâtun ûstâdı

Vücûd-ı bâdeye Şît oldı bâdî


Alâ-kavlin Cem’e isnâd olundı

Be-her bezm-i safâda yâd olundı


Bu sûretlerden oldı işte zâhir

Şarâbun mûcidi iblîs-i kâfir


Kıt’a

Meded ey sâkî-i nâdî-i vahdet

Vir Allâh aşkına câm-ı hakîkat


Beni râh-ı mecâza itme muhtâc

Be-âb-ı rûy-ı sâhib-sırr-ı mi’râc

                        ***

Târîh

(…)

Rindâna itme şeyni şürb-i müdâm deyni

Târîhi oldı Aynî “mey-hâne-i mül-i aşk” 1247 (Arslan 2003: 225-227, 343)

Kaynakça


Arslan, Mehmet (2003). Aynî, Sâkînâme. İstanbul: Kitabevi.

Ayıntâplı Hasan Aynî (1258). Dîvân-ı Belâgat-unvân-ı Aynî. İstanbul: Matba’a-i Bâb-ı Hazret-i Seraskeriye.

Özdemir, Hasan (1993). “Şarabın İcadı ve Dört Vasfı”. Türkoloji Dergisi, 11 (1): 135-160.

Atıf Bilgileri


Kutlar Oğuz, Fatma Sabiha. "SÂKİ-NÂME (AYNÎ)". Türk Edebiyatı Eserler Sözlüğü, http://tees.yesevi.edu.tr/madde-detay/saki-name-ayni. [Erişim Tarihi: 27 Nisan 2025].


Benzer Eserler

# Madde Yazar Madde Yazarı İşlem
1 TÜRKÇE DÎVÂN (AYNÎ) Aynî, Antepli ismail Aksoyak
Görüntüle
2 FARSÇA DÎVÂNÇE (AYNÎ) Aynî, Antepli ismail Aksoyak
Görüntüle
3 NUSRET-NÂME (AYNÎ) Aynî, Antepli Dr. Öğr. Üyesi Şermin BAKA TELLİ
Görüntüle
4 NAZMÜ’L-CEVÂHİR (AYNÎ) Aynî, Antepli Araş. Gör. Kübra KACAR ALTIN
Görüntüle
5 DİVANÇE (VÂZIH) Mustafâ Vâzıh Araş. Gör. Giyasi BABAARSLAN
Görüntüle
6 MEVRİDÜ’L-VÜSÛL FÎ MEVLİDİ’R-RESÛL (İBRÂHÎM ZİKRÎ) İbrâhîm Zikrî Prof. Dr. Mehmet Fatih Köksal
Görüntüle
7 ED-DÜRERÜ'L-MÜNTAHABÂTÜ'L-MENSÛRE FÎ ISLÂHİ'L-GALATÂTİ'L-MEŞHÛRE / GALATÂT-I HAFÎD EFENDİ Hafîd, Mehmed Hafîd Efendi Doç. Dr. Ramazan Ekinci
Görüntüle
8 TARÎKÜ'L-İHTİSÂR Nûrî, Osman Hanyevî Prof. Dr. Orhan Kurtoğlu
Görüntüle
9 TUHFETU SABRÎ AN-LİSÂNİ BULGARÎ Mehmed Sabrî Dr. Öğr. Üyesi Özkan Uz
Görüntüle
10 RAVZ-I VERD Şâkir, Ahmed Paşa Prof. Dr. Ramazan Sarıçiçek
Görüntüle
11 KENZ-İ FUSAHÂ (ABBAS KEMÂL EFENDİ) Abbas Kemâl Efendi, Kerküklü Diğer Öznur ÖZER
Görüntüle
12 DÎVÂN (ABDÎ) Abdî, Abdülkerîm Abdî Efendi Prof. Dr. Beyhan KESİK
Görüntüle
13 MEVLİD (ABDÎ) Abdî Doç. Dr. Hasan Kaya
Görüntüle
14 DÎVÂN (ABDÎ) Abdî, Şarkîkarahisarlı Dr. Hacer SAĞLAM
Görüntüle