- Yazar Biyografisi (TEİS)
Atâyî, Nev‘î-zâde - Madde Yazarı: Dr. Öğr. Üyesi Bekir Belenkuyu
- Eser Yazılış Tarihi:1035/1625
- Yazıldığı Saha:Anadolu-Osmanlı
- Edebiyat Alanı:Yazılı Edebiyat / Divan Edebiyatı
- Dönemi:17. Yüzyıl
- Dili:Türkçe
- Alfabesi:Arap
- Yapısı:Manzum
- Niteliği:Telif
- Türü/Formu:Mesnevi
- Yayın Tarihi:03/08/2022
NEFHATÜ'L-EZHÂR (ATÂYÎ, NEV'Î-ZÂDE)
Nizâmî’nin Mahzenü’l-Esrâr’ına yazılmış nazireAtâyî, Nev‘î-zâde (d. ?/? - ö. 1045/1635)
ISBN: 978-9944-237-87-1
Atâyî’nin, Nizâmî’nin Mahzenü’l-Esrâr’ına nazire olarak yazdığı mesnevi. Nizâmî’nin Mahzenü’l-Esrâr’ı aynı tarzda yazılmış Molla Câmî’nin Tuhfetü’l-Ahrâr’ı gibi Farsça; Nevâyî’nin Hayretü’l-Ebrâr’ı, Cinânî’nin Riyâzü’l-Cinân’ı gibi Türkçe mesneviler için bir model olmuştur. Atâyî’nin Nefhatü’l-Ezhâr’ı da vezin ve bölüm sayısı bakımından kendinden önceki nazireleri takip ederek Mahzenü’l-Esrâr’ı kendine model kabul etmiştir.
Hamsesindeki ilk mesnevi olan Âlem-nümâ’da Atâyî hamse yazma isteğinden açıkça bahsetmezken Nefhatü’l-Ezhâr’ın girişinde artık hamse yazmaya karar verdiğini açıkça ifade eder (Kortantamer 1997: 177).
Atâyî hamsesinin ikinci mesnevisi olan Nefhatü’l-Ezhâr 1625 yılında Tırnova’da tamamlanmıştır. Sebeb-i teliften önceki kısımda IV. Murad ve Şeyhülislam Yahya övgüsü yer almaktadır. Eserin kime sunulduğu açıkça belirtilmemiştir. Bununla birlikte yazıldığı tarihte sultan IV. Murad’ın henüz çocuk yaşta olduğu göz önünde bulundurulursa eserin Şeyhülislam Yahya’ya sunulduğu düşünülebilir (Kortantamer 1997: 178).
Tamamı Serî bahrinin “müfte‘ilün müfte‘ilün fâ‘ilün” kalıbında yazılan Nefhatü’l-Ezhâr’da toplam 3170 beyit bulunmaktadır (Kuzubaş 2005: 292). Mesnevinin besmele manzumesiyle başlayıp kaleme seslendiği hamdele, tahmid, münâcât, naat, miraç, dört halife medhi bölümleriyle devam eden ilk giriş kısmı 352. beyitte sona erer. Giriş kısmının devamında Eğri Seferi, IV. Murad’ın cülusu ve medhi ele alındıktan sonra uzun bir sebeb-i telif bölümü yer alır. Bu bölümde oldukça canlı tasvirlerle birlikte şairin şiir, mesnevi ve hamse geleneğine dair düşünceleri de ortaya koyulmuştur. Zamandan edilen şikâyet ve sakiye sesleniş de sebeb-i telif bölümünde müstakil başlıklarla sunulmuştur. Sebeb-i teliften sonra Behlül-i Dânâ hikayesiyle hamse yazma konusundaki kararlılığını örnekleyen Atâyî giriş kısmının sonunda Şeyhülislam Yahya övgüsü ve dua ile sözlerini tamamlar.
Mesnevinin asıl kısmı 881. beyitte başlar. Bu bölümde yirmi “nefha” ve her nefhadan sonra birer tane olmak üzere yirmi “destan” yer alır. Nefhalarda ele alınan eğitici ve öğretici konular destanlardaki hikâyelerle örneklenerek pekiştirilir. Hikâyelerin pek çoğu günlük hayatta karşımıza çıkabilecek sahnelerden oluşmaktadır (Kuzubaş 2005: 16). Destanların başında hikâye kahramanları tasvirlerle kısaca tanıtıldıktan sonra olay örgüsüne geçilir. Nefhalarda sırasıyla hükümdarlık, aşk, güzel söz ve şiir, varlıkların hikmeti, vatan sevgisi, mürşide bağlılık, evliyanın himmeti, dinde gösteriş, cömertlik, dalkavuk ve maskaralar, insanların kusurlarını arayanlar, kendini akıllı görenler, nefse hâkim olma, faydalı konuşanla boş konuşanın kıyası, zinadan uzak durma, nefsin arzularından uzak durma, istimnanın zararları, şehvetine uymama, haram mala el uzatmama, içki bağımlılığının zararları ele alınmıştır. Birbirinden farklı konuların anlatıldığı nefha ve destanlar 3078. beyitte sona erer.
Mesnevinin son bölümündeki hatimede Atâyî eseri hangi zor şartlar altında yazdığını ve eserinin kıymetini nazara verir. Bu bölümde varken değil yokken yardımda bulunmanın üstün olduğu hissesini veren bir hikâye anlatır. Ardından “Tezyîl” ve “Temsîl-i diğer” başlıklı bölümlerde eserinin sadeliğini nazara vererek müstensihlerin doğru yazmaları temennisiyle sözlerini tamamlar (Kortantamer 1997: 197).
Atâyî’nin zengin hayal gücü ve tahkiye yeteneğini ortaya koyan eser İstanbul Türkçesinin ses ve anlatım gücünü başarılı bir şekilde yansıtmaktadır (Kortantamer 1997: 277).
Nefhatü’l-Ezhâr’ın farklı kütüphanelerde büyük çoğunluğu hamse içinde ve nadiren müstakil olmak üzere 60’ın üzerinde yazma nüshası bulunmaktadır (Kortantamer 1997: 143). Mesnevinin metni Hayal Sirer (1965) tarafından mezuniyet tezi olarak çalışılmış ve Muhammet Kuzubaş tarafından önce yüksek lisans tezinde (2003) daha sonra yayımladığı kitapta (2005) neşredilmiştir. Nefhatü’l-Ezhâr, Tunca Kortantamer’in çalışmasında (1997) Atâyî’nin diğer mesnevileriyle birlikte değerlendirmeye tabi tutulmuştur.
Şairin biyografisi için bk. "Atâyî, Nev‘î-zâde". Türk Edebiyatı İsimler Sözlüğü. http://teis.yesevi.edu.tr/madde-detay/atai-nevizade
Eserden Örnekler
2. Nefha’dan
Ey gam-ı ‘ışkı idüp i‘câz-ı hüsn
Şevkı iden pençe-i şehbâz-ı hüsn
Cezbe salup ‘âşıka kullâb-ı mîl
Kâkül ile zülf olur esbâb-ı meyl
Ol ham-ı zülf içre olan pür-şiken
Diller içün dâ’ire-i encümen
Diller alur zülfi ‘aceb-hâldir
Mâhî-i dil saydına çengâldir
Kûşe-i ebrûları sayyâd-ı cân
İtdi meğer riştede şüstin nihân
……..
Sadme-i gam dağları hâmûn ider
Kûh-keni derd ile Mecnûn ider
Gelse velî kalbe hevâ-yı visâl
Mevce gelir lücce-i deryâ-misâl
Mevci olur tûr-ı tecellâ gibi
Zevrak-ı sabrı atar elma gibi
Tîğ-ı gam-ı ‘ışk dokunsa yine
Seng ise de dil olur âteş-zene
Kim şererinden yana kevn u mekân
‘Âkil isen değme dokunma hemân
‘Âşıka bu derd ide çünkim eser
Yâre de elbette sirâyet eder
……….
‘Işk gibi kanı mey-i pür-ferah
Haşre değin sana yeter bir kadeh
‘Işk ile dil câm-ı safâya döner
Şâhid-i maksûd olur cilve-ger
‘Işkdır iksîr-i berâ-yı vücûd
‘Işkdır âyîne-güşâ-yı şühûd
‘Işkdır ol hüsrev-i kişver-sitân
‘Işka esîr oldu kühhân-ı mihân (Kuzubaş 2005: 128-130)
Kaynakça
Kortantamer, Tunca (1997). Nev’î-zâde Atâyî ve Hamsesi. İzmir: Ege Üniversitesi Yay.
Kuzubaş, Muhammet (2003). Nev’izâde Atâî’nin Nefhatü’l-Ezhâr Adlı Mesnevisinin Metin, Biçim ve İçerik Bakımından İncelenmesi. Yüksek Lisans Tezi. Samsun: Ondokuz Mayıs Üniversitesi.
Kuzubaş, Muhammet (2005). Nev’i-zâde Atâyî’nin Nefhatü’l-Ezhâr Mesnevisi. Samsun: Deniz Kültür.
Sirer, Hayal (1965). Nev’î-zâde ‘Atâî’nin Nefhatü’l-ezhâr Mesnevisi, Metin. Mezuniyet Tezi. Ankara: Ankara Üniversitesi.
Atıf Bilgileri
Benzer Eserler
# | Madde | Yazar | Madde Yazarı | İşlem | ||
---|---|---|---|---|---|---|
1 | DÎVÂN (ATÂYÎ, NEV'Î-ZÂDE) | Atâyî, Nev‘î-zâde | Prof. Dr. Yunus KAPLAN |
Görüntüle | ||
2 | ÂLEM-NÜMÂ /SÂKÎ-NÂME (ATÂYÎ, NEV'Î-ZÂDE) | Atâyî, Nev‘î-zâde | Dr. Öğr. Üyesi Bekir Belenkuyu |
Görüntüle | ||
3 | SOHBETÜ'L-EBKÂR (ATÂYÎ, NEV'Î-ZÂDE) | Atâyî, Nev‘î-zâde | Dr. Öğr. Üyesi Bekir Belenkuyu |
Görüntüle | ||
4 | HEFT-HÂN (ATÂYÎ, NEV'Î-ZÂDE) | Atâyî, Nev‘î-zâde | Dr. Öğr. Üyesi Bekir Belenkuyu |
Görüntüle | ||
5 | HİLYETÜ'L-EFKÂR (ATÂYÎ, NEV‘Î-ZÂDE) | Atâyî, Nev‘î-zâde | Dr. Öğr. Üyesi Bekir Belenkuyu |
Görüntüle | ||
6 | MÜNŞEÂT (ATÂYÎ, NEV'Î-ZÂDE) | Atâyî, Nev‘î-zâde | Doç. Dr. suat donuk |
Görüntüle | ||
7 | HEZLİYYÂT (ATÂYÎ, NEV'Î-ZÂDE) | Atâyî, Nev‘î-zâde | Doç. Dr. suat donuk |
Görüntüle | ||
8 | HADÂ'İKU'L-HAKÂ'İK Fî TEKMÎLETÜ'Ş-ŞEKÂ'İK (ATÂYÎ, NEV'Î-ZÂDE) | Atâyî, Nev‘î-zâde | Doç. Dr. suat donuk |
Görüntüle | ||
9 | MÜNÂZARA-İ ZEN-İ FESÂHAT-GÜFTÂR BÂ-ŞEVHER-CİVÂN-I BELÂGAT-GİRDÂR (NEV'Î-ZÂDE ATÂYÎ) | Nev'î-zâde Atâyî | Dr. Öğr. Üyesi Şeyma Benli |
Görüntüle | ||
10 | LEMEZÂT-I HULVİYYE EZ LEMEÂT-I ULVİYYE (MAHMUD CEMALEDDİN HULVÎ) | Mahmud Cemaleddin el-Hulvî | Diğer Özlem Şamlı |
Görüntüle | ||
11 | AHBÂRÜ’L-'İBER (ZA’ÎFÎ, MUHAMMED) | Za'îfî, Muhammed | Dr. Necmiye Özbek Arslan |
Görüntüle | ||
12 | KIRK HADİS TERCÜMESİ (FEYZÎ-İ KEFEVÎ) | Feyzî-i Kefevî | Prof. Dr. Adem Ceyhan |
Görüntüle | ||
13 | ZÜBDETÜ'N-NESÂYİH VE UMDETÜ'T-TEVÂRÎH (IYÂNÎ) | Iyânî, Cafer Iyânî Bey | Prof. Dr. Osman Ünlü |
Görüntüle | ||
14 | RÂZ-NÂME FÎ MENÂKIBİ'L-ULEMÂ VE'L-MEŞÂYİH VE'L-FUZELÂ (KEFEVÎ HÜSEYİN) | Kefevî, Hüseyin | ismail Aksoyak |
Görüntüle | ||
15 | ES-SEYFÜ'L-MESLÛLÜ FÎ ŞERHİ'R-RESÛLİ (MUSTAFA b. BÂLÎ) | Mustafa b. Bâlî | Araş. Gör. Oğuzhan Et |
Görüntüle | ||
16 | HADÎS-İ ŞERÎFLER MECMUASI (MUSTAFÂ b. BÂLÎ) | Mustafâ b. Bâlî | Araş. Gör. Oğuzhan Et |
Görüntüle | ||
17 | HÂŞİYE ALÂ ŞERHİ MİFTÂH (MUSTAFA b. BÂLÎ) | Mustafâ bin Bâlî | Araş. Gör. Oğuzhan Et |
Görüntüle | ||
18 | TUHFE-İ ŞEMSÎ (ŞEMSÎ) | Şemsî, İsfendiyar-zâde Şemsî Ahmed Paşa | Prof. Dr. Yunus KAPLAN |
Görüntüle | ||
19 | KARAMAN-NÂME (ŞİKÂRÎ) | Şikârî | Araş. Gör. Mizan Coşkun Özgür |
Görüntüle |