- Yazar Biyografisi (TEİS)
Ahmet Mithat Efendi - Madde Yazarı: Dr. Öğr. Üyesi Müberra Bağcı
- Eser Yazılış Tarihi:1881
- Yazıldığı Saha:Anadolu-Osmanlı
- Edebiyat Alanı:Yenileşme Dönemi Türk Edebiyatı
- Dönemi:19. Yüzyıl
- Dili:Türkçe
- Alfabesi:Arap
- Yapısı:Mensur
- Niteliği:Telif
- Türü/Formu:Roman
- Yayın Tarihi:05/08/2022
HENÜZ ON YEDİ YAŞINDA (AHMET MİTHAT EFENDİ)
romanAhmet Mithat Efendi (d. 1844 - ö. 28 Aralık 1912)
ISBN: 978-9944-237-87-1
Ahmet Mithat Efendi’nin romanı. Önce Tercüman-ı Hakikat’te tefrika edilip ardından 1881’de kitap hâlinde basılmıştır. Yazar, bu romanında genelevde çalışan Kalyopi adlı 17 yaşında Rum bir genç kızın hikâyesini anlatır. Romanın adı olan “henüz on yedi yaşında” ifadesi romanda bir laytmotif olarak birçok kez tekrarlanır. Romanın başlangıç kısmında kısa bir “mukaddime” yer alır. Yazar mukaddimede romandaki vakayı “insanlığın genel halleri”ne ayna tutacak bir hikâyenin oluşturduğunu ve eserinin en çok takdir edilecek yanının bu olduğunu söylemektedir. Roman, Ahmet ve Hulusi adında iki arkadaşın maceralarıyla başlar. İki arkadaş birlikte bir akşam tiyatroya giderler. Çıkışta şiddetli yağmur dolayısıyla evlerine dönemeyip o gece bir genelevde kalırlar. Genelevdeki hayat, burada yaşayan insanlar -özellikle Kalyopi- Ahmet Efendi’nin ilgisini çeker. Genelevdeki hayata dair ayrıntılar, Kalyopi’nin yolunun buraya nasıl düştüğü ve buradan nasıl kurtulduğuna dair anlatılanlar hikâyenin devamını oluşturur.
Romanın konusu, romantik edebiyatın önemli temlerinden biri olan düşmüş kadına acıma duygusudur. Anlatıcının Kalyopi başta olmak üzere burada çalışan kadınlara karşı duyduğu merhamet belirgindir. Yazar, konuya geniş bir perspektiften bakarak fuhşu toplumsal bir mesele olarak değerlendirir ve bu problem için çözüm yolları arar. Romanın önemli kişileri Ahmet ve Hulusi Efendiler, toplumda yaygın bir hastalık hâlini alan fuhşun sebepleri üzerinde uzun uzadıya düşünürler. Ahmet Efendi, fuhşun kaynağı olarak Avrupa medeniyetini görür. Ahmet Efendi, yazarın görüşlerini temsil eden kişidir. A. Mithat romanın pek çok yerinde toplumu Avrupa âdetlerinin yani alafrangalığın bozduğu tezini ispatlamaya çalışır. Ahmet Efendi, fuhşu toplumun bir hastalığı olarak gördüğü için bunun tedavi edilebileceğini de düşünür. O, fuhuşhanelerin işlevini kaybetmesi ve ortadan kalkması için halkın rağbet göstermemesi gerektiği görüşünü savunur. Fuhuş ve kadınların düşüşü, A. Mithat’ın başka eserlerinde de üzerinde durduğu bir konudur. Romanda bu eserlerinden biri olan Mihnetkeşan’a gönderme yapar. Ahmet Efendi, arkadaşı ile geneleve gittiğinde yine Mihnetkeşan hikâyesinde anlatılanlar aklına gelir ve yazarın buraları ne kadar doğru anlattığını tasdik eder. Ahmet Efendi daha önce okuduğu bu hikâyeden etkilenmiştir. O kadar ki bu tarz yerlere devam etmekten bu hikâyeyi okuduktan sonra vazgeçmiştir. Romanın ilerleyen kısımlarında ise genelevlerdeki hayata dair öyle şeyler öğrenir ki Mihnetkeşan’da anlatılanların az bile olduğunu düşünür. Böylece Ahmet Mithat bir anlamda bu eserinde kendisinin bir başka eserinin de değerlendirmesini yapmış olur. Kendi eseri dışında romanda başka eser ve yazar isimlerine atıflar da vardır. Bu yazarlar arasında en sık adı geçenler V. Hugo, J. J. Rousseau, A. Musset’tir.
A. Mithat, romanda olay örgüsünü başarılı bir şekilde düzenler. İçinde bulunulan zamandan Kalyopi’nin geçmişine gidilir, olaylar kronolojik bir şekilde anlatılır ve tekrar şimdiki zamana dönülür. Olayların gelişimini verirken yazarın en sık tercih ettiği yöntem diyaloglardır. Romanın büyük kısmı soru cevap şeklinde diyaloglarla ilerler. Ahmet Efendi, Kalyopi’ye bir gazeteci dikkatiyle sürekli sorular sorar. Bu soruları sormaktaki amacı bu tarz eğlence yerlerinin bilinmeyen yüzünü ortaya çıkarmak, okuyucuya göstermektir. Ahmet Efendi’nin sorularına cevap veren Kalyopi kendi hikâyesini anlatırken kardeşinin hikâyesi, başından geçen evliliğin hikâyesi gibi bazı konulara değinir ama o anda anlatmaz, o konulara daha sonra sıra gelir. Böylece okuyucunun dikkati ve merakı sürekli uyanık kalır. Aile çevresi ve çocukluğundan detaylı bir şekilde bahsedilmesi, geneleve düşmesiyle çevresi arasında bağlantı kurulması natüralist akımdan gelen bir etki olarak düşünülebilir.
Vakanın büyük bölümü Avrupai yaşantı ve eğlencenin yaygın olduğu bir semt olan Beyoğlu’nda geçmektedir. Yazar bu eserinde genelev, lokanta, tiyatro gibi çeşitli eğlence yerlerinden bahseder. Bunlardan en detaylı olarak üzerinde durduğu yer Beyoğlu’nda bir genelevdir, böylece buradaki eğlence hayatının iç yüzünü de vermiş olur. Kalyopi’nin de çalışmak için Beyoğlu’na geldikten sonra kötü yola düşmesi dikkat çekicidir. Anlatıcı, Ahmet Efendi’nin genelevdeyken hissettiği rahatsızlığı göstermek için iç mekân tasvirlerine ağırlık verir. Bütün eşyalar temiz, süslü ve güzel görünmektedir ama pek çok kişi tarafından kullanılmıştır. Eşyaların bu durumu ile oradaki kadınların durumu arasında benzerlik kurulur. Mekân tasvirindeki ayrıntılarla bu yerlerin çirkin yüzü gösterilmeye çalışılır. Genelev dışında en detaylı anlattığı iç mekân Kalyopi’nin ailesinin yaşadığı evdir.
Mekân tasvirlerinin yanı sıra kişi tasvirleri de belli bir amaca göre yapılmıştır. Yazar “çehreler derunların in’ikâsı olacak mertebelerde aynası”dır diyerek roman kişilerinin dış görünüşlerine ait tasvirlere de ayrıntılı bir şekilde yer verir. Romanda geniş bir kişi kadrosu vardır: Kalyopi, Ahmet Efendi, Hulusi Efendi, Yümni Bey, Rahmi Bey, Agavni, Maryanko Dudu, Yorgaki, Nikolidis, Amalya, Vasili, Maryola, Ligor… En detaylı tanıtılan kişi Kalyopi’dir. Ahmet Efendi Kalyopi’yi o kadar iyi gözlemler ki anlatıcı bu durumu “kendisi ressam olsa da kızı resmetmesi lazım gelse bir daha görmediği hâlde ezberinden resmedebilirdi” vurgusuyla verir. Kalyopi’nin güzelliğini tasvir ederken onu özellikle henüz goncayken solmuş ve yıpranmış bir güle benzetir. Yanında Agavni gibi tecrübeli ve kurnaz bir kadının olması Kalyopi’nin saflığını daha çok ortaya çıkarır. Yazar, Kalyopi’nin psikolojisini, iç dünyasını da vermeye çalışır; onun ilk kez bir müşteriye çıktığı an ne hissettiği, beğenilmeyerek bir müşteri geri çevirdiği zaman ne hissettiği gibi durumları onun ağzından verir. Burada yazar zaman zaman diyalog ve iç monolog yöntemlerini kullanır.
Henüz On Yedi Yaşında A. Mithat’ın diğer romanları gibi Türk edebiyatına etki etmiş bir eserdir. Halit Ziya ilk romanı olan ve Türk edebiyatının ilk realist romanı kabul edilen Sefile’yi bu esere bir anti tez olmak üzere kaleme almıştır. Sefile’nin kahramanları da Henüz On Yedi Yaşında romanını okumuştur. Türk roman ve hikâyesinde önemli bir yere sahip olan A. Mithat Efendi’nin bu romanı hem değindiği toplumsal meseleler hem de roman sanatı açısından dikkate değer bir eserdir. Eser, Müberra Bağcı tarafından yayımlanmıştır (2020).
Yazarın biyografisi için bk. “Ahmet Mithat Efendi”. Türk Edebiyatı İsimler Sözlüğü. http://teis.yesevi.edu.tr/madde-detay/ahmet-mithat-efendi
Eserden Örnekler
“Karşısında bulunan kız eğer o kadar zayıf olmasa değirmi çehreli addolunacak, saçları kaşları kumral, gözleri koyu ela, kirpikleri bayağı uzun ve gözlerinin letafetini arttıracak derecelerde kaşlarla mütenasip ve burnu gayet güzel mürtesem, hele ağzı ve çenesi pek mini mini, orta boylu, eli ayağı da küçük ve güzel bir şey olup heyet-i umumiyesine “Bir güzel kız!” denilebilir ve hele bazı ahval üzerine tebessüm eylediği zaman letafetinin arttığı teslim olunursa da içinde bulunduğu hâl kendisini o kadar soldurmuş, yıpratmıştı ki bu letafeti bulabilmek için insanın pek ziyade müdekkik olması lazım gelirdi. Kadınlar kızlar, ekseriya güle teşbih olunurlar. Eğer bu kız dahi bir gül ise öyle bir güldür ki gonca hâline gelir gelmez bûy-ı latîfi istişmama haris ve mütehalik olan birçok adamların ellerine düşerek bunlar koklaya koklaya vakitsiz soldurmuş ve yıpratmış olmaktan maada onu koklayan burunların en hafif ve tehlikesizi nezleden ibaret birçok hastalıklarla mülevves oldukları dahi gül üzerine bıraktıkları enva-ı âsâr-ı mülevveseden anlaşılmakta bulunmuştu.” (Ahmet Mithat Efendi, 2020: 64).
Kaynakça
Ahmet Mithat Efendi (2020). Henüz On Yedi Yaşında. (hzl. Müberra Bağcı). İstanbul: Dergâh Yayınları.
Gökçek, Fazıl (2006). Osmanlı Kapısında Büyümek-Ahmet Mithat Efendi’nin Hikâye ve Romanlarında Gayrimüslim Osmanlılar. İstanbul: İletişim Yayınları.
Gökçek, Fazıl (2012). Küllerinden Doğan Anka-Ahmet Mithat Efendi Üzerine Yazılar. İstanbul: Dergâh Yayınları.
Okay, Orhan (2008). Batı Medeniyeti Karşısında Ahmet Mithat Efendi. İstanbul: Dergâh Yayınları.
Atıf Bilgileri
Benzer Eserler
# | Madde | Yazar | Madde Yazarı | İşlem | ||
---|---|---|---|---|---|---|
1 | ACÂ'İB-İ ÂLEM (AHMET MİTHAT EFENDİ) | Ahmet Mithat Efendi | Prof. Dr. Fazıl Gökçek |
Görüntüle | ||
2 | AHMED METÎN VE ŞİRZÂD YÂHUD ROMAN İÇİNDE ROMAN (AHMET MİTHAT EFENDİ) | Ahmet Mithat Efendi | Prof. Dr. Fazıl Gökçek |
Görüntüle | ||
3 | ALTIN ÂŞIKLARI (AHMET MİTHAT EFENDİ) | Ahmet Mithat Efendi | Dr. Ayşe Sandıkkaya Aşır |
Görüntüle | ||
4 | ANA-KIZ (AHMET MİTHAT EFENDİ) | Ahmet Mithat Efendi | Öğr. Gör. CEMİLE ŞEN |
Görüntüle | ||
5 | ARNAVUDLAR VE SOLYOTLAR (AHMET MİTHAT EFENDİ) | Ahmet Mithat Efendi | Dr. Öğr. Üyesi Halef Nas |
Görüntüle | ||
6 | LETAİF-İ RİVAYAT 11 / BAHTİYARLIK (AHMET MİTHAT EFENDİ) | Ahmet Mithat Efendi | Doç. Dr. Sabahattin Çağın |
Görüntüle | ||
7 | BELİYYÂT-I MUDHİKE (AHMET MİTHAT EFENDİ) | Ahmet Mithat Efendi | Öğretmen Münevver Eroğlu |
Görüntüle | ||
8 | LETÂİF-İ RİVÂYÂT 24 (BİR ACÎBE-İ SAYDİYYE) (AHMET MİTHAT EFENDİ) | Ahmet Mithat Efendi | Diğer Güray Gümüş |
Görüntüle | ||
9 | LETÂİF-İ RİVÂYÂT 9 (BİR GERÇEK HİKÂYE) (AHMET MİTHAT EFENDİ) | Ahmet Mithat Efendi | Diğer Güray Gümüş |
Görüntüle | ||
10 | BİR TÖVBEKÂR (AHMET MİTHAT EFENDİ) | Ahmet Mithat Efendi | Öğr. Gör. CEMİLE ŞEN |
Görüntüle | ||
11 | LETAİF-İ RİVAYAT 23 / CANKURTARANLAR (AHMET MİTHAT EFENDİ) | Ahmet Mithat Efendi | Doç. Dr. Sabahattin Çağın |
Görüntüle | ||
12 | CELLÂD (AHMET MİTHAT EFENDİ) | Ahmet Mithat Efendi | Dr. Elmas Karakaş |
Görüntüle | ||
13 | LETÂİF-İ RİVÂYÂT 12 (CİNLİ HAN) (AHMET MİDHAT EFENDİ) | Ahmet Mithat Efendi | Diğer Güray Gümüş |
Görüntüle | ||
14 | ÇENGÎ (AHMET MİTHAT EFENDİ) | Ahmet Mithat Efendi | Prof. Dr. Fazıl Gökçek |
Görüntüle | ||
15 | LETAİF-İ RİVAYAT 16 / ÇİFTE İNTİKAM (AHMET MİTHAT EFENDİ) | Ahmet Mithat Efendi | Öğr. Gör. Burcu ÇAKIN ERDAĞ |
Görüntüle | ||
16 | MÎZÂNÜ'L-BELÂGA (ABDURRAHMAN SÜREYYÂ) | Abdurrahman Süreyyâ, Mîrdûhî-zâde | Araş. Gör. MUSTAFA KILIÇ |
Görüntüle | ||
17 | SÜNÛHÂT (ABDÜLVEHHÂB) | Abdülvehhâb, Bolulu | Dr. Öğr. Üyesi Adem Özbek |
Görüntüle | ||
18 | BELÂGAT-I LİSÂN-I OSMÂNÎ (AHMED HAMDİ) | Ahmed Hamdi, Şirvânî | Araş. Gör. MUSTAFA KILIÇ |
Görüntüle | ||
19 | LUGAT-I KÂMÛS (AHMED LÜTFÎ) | Ahmed Lütfî Efendi | Diğer Hamza Havuz |
Görüntüle | ||
20 | LEHCE-İ OSMÂNÎ (AHMET VEFİK PAŞA) | Ahmed Vefîk Paşa | Diğer Hamza Havuz |
Görüntüle | ||
21 | ISTILÂHÂT LÜGATİ (YENİŞEHİRLİ AVNÎ) | Avnî, Yenişehirli | Dr. Bihter Gürışık Köksal |
Görüntüle | ||
22 | BELÂGAT-I OSMÂNİYYE (CEVDET PAŞA) | Cevdet Paşa, Ahmed Cevdet Paşa, Lofçalı | Prof. Dr. Mücahit Kaçar |
Görüntüle | ||
23 | HADÎKATÜ'L-BEYÂN (HACI İBRÂHİM EFENDİ) | Hakkı, Hacı İbrâhim Hakkı Efendi | Araş. Gör. MUSTAFA KILIÇ |
Görüntüle | ||
24 | SEFÎNETÜ’L-İNŞÂ (HÂLET) | Hâlet, İbrâhim Hâlet Bey, İstanbullu | Araş. Gör. MUSTAFA KILIÇ |
Görüntüle | ||
25 | SEVDÂ-YI NİHÂN (HÂLİD) | Hâlid, Yenişehirli-zâde Hâlid Eyyûb Bey | Doç. Dr. Macit Balık |
Görüntüle |