GÜLŞEN-İ RÂZ (ABDÎ)
mesnevî
Abdî, Sarı Abdullah Efendi (d. 29 Safer 992/12 Mart 1584 - ö. 22 Safer 1071/27 Ekim 1660)

ISBN: 978-9944-237-87-1


Bazı kaynaklarda Sarı Abdullah Efendi’ye âit olduğu ifade edilen ve seyr ü sülûka dair meselelerin, yaratılış sırlarının, çeşitli tasavvufî konuların anlatıldığı mesnevî. Sarı Abdullah Efendi, Osmanlı bürokrasisinde önemli bir yeri olan reîsülküttâblık vazifesini ifa etmiş, özellikle Bayrâmî-Melâmî ekolle ilgili önemli eserler kaleme almış bir devlet adamı ve müelliftir. Bazı kaynaklarda Abdullah Efendi’ye ait olduğu ifade edilen (Ayçiçeği 2001: 14-15) kimi kaynaklarda da Abdullah Bosnevî'ye (ö. 1644) atfedilen (Ünal 2020) mesnevînin adı, eserin 974. beytinde Gülşen-i Râz olarak geçmektedir.

Sarı Abdullah Efendi otuz bölümden ve 1012 beyitten oluşan eserini, mefâ‘îlün mefâ‘îlün fe‘ûlün vezniyle yazmıştır. Mesnevîlerde genellikle görülen farklı nazım şekli ve vezniyle yazılan parçalar Gülşen-i Râz’da da bulunmaktadır. Böylece 96-212-213. beyitlerdeki müfretler fâ‘ilâtün fâ‘ilâtün fâ‘ilâtün fâ‘ilün vezniyle; 346-358. beyitler arasında yer alan kıt‘a nazım şekliyle yazılmış olan na‘t fâ‘ilâtün fâ‘ilâtün fâ‘ilün vezniyle; 989-1003. beyitler arasında yer alan kaside de fâ‘ilâtün mefâ‘ilün fâ‘ilün vezniyle kaleme alınmıştır. Vezni başarıyla kullanan şair, eserinde yer yer cinaslı kâfiye kullanarak söyleyişine âhenk kazandırmayı başarmıştır. Şairin mahlası olan Abdî; 358, 896 ve 1003. beyitlerde zikredilmektedir.

Sanatlı bir söyleyiş meydana getirme amacı gütmeyen müellif, yaratılış hakikatini tasavvufî bakış açısıyla izah etmeye gayret etmiştir. 982. beyitte şair, ebced hesabıyla “halk” (hı 600, lam 30, kaf 100) kelimesini vererek mesnevînin ana fikrinin yaratılış sırını açıklamak olduğunu ima eder.

Müellif eserinin adını Gülşen-i Râz olarak zikretmesine rağmen kimi nüshalarda eserin adı, içeriğiyle ilgili bilgi de verecek şekilde, Gülşen-i Râz-ı Ârifân fî Beyân-i Usûl-i Râh-ı İrfân olarak kaydedilmiştir. Böylece mesnevînin irfan yolunun usulünü beyan ettiği de ifade edilmiş olmaktadır. Eser, Allah’a hamd ve rasulüne salât ü selâm ile başlar (b. 1-24). Ardından sebeb-i telif (b. 25-56) ve münâcât (b. 57-96) bölümleri gelir. 97. beyitten itibaren mesnevînin asıl konusu anlatılmaya başlanır. “Sebeb-i Te’lîf-i Risâle” başlığı altında yer alan beyitlerde müellif, hasta bir şekilde yatarken gönlünün kendisine, Allah’ın nimetlerini anlatması gerektiğini ilham ettiğini belirtir. Hayret denizinde, canından bezmiş bir vaziyette, hem fizikî hem de ruhî dertlerle hemhal vaziyette, yaratılış sırrını ararken Allah, kendisini sıkıntılardan kurtarmış ve doğru yola sevk etmiş, sırlarını da kendisine açmıştır. Ardından iman nuru parıldamaya başlamış, dilindeki düğümler çözülmüştür. Allah, müellifi maddî manevî hastalıklarından kurtarmıştır. O da bu halin şükrünü eda etmek için mesnevîsini yazmaya başlamıştır.

Mesnevînin ilk bölümünde insanın yaratılışı, Allah’ın bilinmeyi arzu edip isim ve sıfatlarıyla tezahürü, cihânın görüntülerden ibaret olduğu anlatılır. İkinci bölümde, her şeyin bir şeyden zuhur ettiği, bütün harflerin eliften, elifin de noktadan zuhur etmesiyle izah edilmiştir. Üçüncü bölümde esmâ-i seb‘a, dördüncü bölümde de Hayat, İlim, Akıl, Sem‘, Basar, Kelâm, Kudret sıfatlarının kâinattaki yansımaları anlatılır. Beşinci bölümde, Allah’ın sıfatlarıyla zatı arasındaki münasebet; altıncı bölümde, isimlerin nasıl zuhur ettiği; yedinci ve sekizinci bölümde de hakîkat-i Muhammediye meselesi izah edilmiştir. Dokuzla on ikinci bölümler arasında, vahdet-i vücud anlayışı çeşitli örneklerle açıklanmıştır. On üçüncü ve on dördüncü bölümde şair, âlemin yaratılışındaki sırları anlamanın güçlüğünü, sadece Rabb’in yardımıyla bu sırrın açılabileceğini anlatmaktadır. On beşinci bölümde, insanların farklı şekillerde görünmesine rağmen aslında bir olduğu değişik örneklerle izah edilmiştir. On altıncı bölümden on dokuzuncu bölüme kadar, insanın dünyaya gönderilişi ve yüklendiği emanetin ağırlığı, yaratılan her şeyin insanda mevcut olduğu ve vahdet-i vücud meselesi izah edilir.

Yirminci bölümde, insan bedeni ile ruh arasındaki münasebet, bir devlet teşkilatındaki düzen ve ilişkiler ağıyla izah edilmiştir. Yirmi birinci bölümde âlemin hakikatini idrak etme, yaratılış sırlarını kavrama, âlem-Allah ilişkisi ile insan-ruh münasebetindeki benzeşen yönler açıklanmıştır. Yirmi ikinci bölümde, hulûl inancı inkar edilmekte, bütün âlemin Hakk’ın aynası olduğu söylenerek görüntülerdeki çokluğun aynaların çokluğundan kaynaklandığı, Allah’ın tek olduğu vurgulanmaktadır. Yirmi üçüncü bölümde, müessirin eserleriyle bilindiği gibi Allah’ın da insanla bilineceği açıklanmaktadır. Yirmi dördüncü bölümde, lafzın manaya delaleti örneğiyle âlemin Allah’a delaleti açıklanmış, her şeye ibretle bakmak gerektiği vurgulanmıştır. Yirmi beşinci bölümde, seyr ü sülûk ile bu yolda uyulması gereken kurallar izah edilmiştir. Yirmi altıncı bölümde, farklı hususlarda çeşitli nasihatler yer almaktadır. Yirmi yedinci bölüm, seyr ü sülukta karşılaşılan problemlere ve çözüm yollarına ayrılmıştır. Yirmi sekizinci bölümde, mesnevînin yazılmasının asıl gayesinin insanları gaflet uykusundan uyandırmak, insanlara selefin yolunu açıklamak olduğu belirtilir. Ayrıca bu bölümde, mesnevîde anlatılan her şeyin müellif tarafından bizzat tecrübe edildiği, sülûktan elde ettiği zevklerin açıklandığı ifade edilir. Yirmi dokuzuncu bölümde ise on beş beyit halinde yazılmış bir kaside yer almaktadır. Otuzuncu bölümde müellif, eserini okuyan dostlardan eserindeki yanlışları hoş görerek düzeltmelerini istemiş ve dua talep etmiştir. Eserin her bölümünde, konuyla ilgili âyetler ve  hadisler zikredilmiş, yer yer tasavvuf büyüklerinin sözleri de aktarılmıştır.

Gülşen-i Râz mesnevîsi, Bünyamin Ayçiçeği tarafından yüksek lisans tezi olarak hazırlanmıştır (2001).

Şairin biyografisi için bk. “Abdî, Sarı Abdullah Efendi”. Türk Edebiyatı İsimler Sözlüğü. http://teis.yesevi.edu.tr/madde-detay/abdi-sari-abdullah-efendi 


Eserden Örnekler


Gülşen-i Râz

Sülûkı ger ide yolıyla sâlik

Görür gayrıda bunlar cümle hâlik


O birdenmiş bilür bu vüs‘ u darlık

Hakîkatde anınmış cümle varlık


Hakîkat sözlerin şer‘ üzre tatbîk

İdüp nazm ile itdim anı tahkîk


Hudâ’nın bin bir adın eyleyüp yâd

Bu bin birini kıldım dilden îcâd


Temevvüc itdi çün bahr-i me‘ânî

Dil oldı tercümân itdi beyânı


Ki ya‘nî oluban ol bahre gavvâs

Çıkardım sana bunca gevher-i hâs


Gözikür gerçi cüz’î bu risâle

Velî ma‘nîsi küllî bak me’âle


Bu cüz’îde bulınur küll-i ma‘nî

Çıkar şerh olsa cümle bunda ya‘nî


Ki vardır her makâm içün işâret

Kimi zâhir kimi remz ü kinâyet


Usûl-i râhı mikdâr-ı kifâyet

Beyân itdim getürdikçe ibâret


Çün oldı bana bu Hak’dan atıyye

Sana itdim bunı ben de hediyye         (Ayçiçeği 2001: 130-131).

Kaynakça


Ayçiçeği, Bünyamin (2001). Sarı Abdullah’ın Hayatı, Eserleri ve Gülşen-i Râz Adlı Mesnevîsinin Transkripsiyonlu Metni. İstanbul: Marmara Üniversitesi.

Ayçiçeği, Bünyamin (2014). “Sarı Abdullâh Efendi (ö. 1661)’nin Meslekü’l-‘Uşşâk Kasîdesi ve La‘lî-zâde Abdülbâkî (ö. 1746)’nin Zeyli”. Turkish Studies 9/3: 189-211.

Ayçiçeği, Bünyamin (2020). Hak Âşıklarına Rehber Hediyyetü’l-Müştâk. İstanbul: Ketebe Yay.

Ünal, Mehmet (2020). "Bosnevî, Abdullah (Rumî)". http://teis.yesevi.edu.tr/madde-detay/bosnevi-abdullah-rumi.



Atıf Bilgileri


Ayçiçeği, Bünyamin. "GÜLŞEN-İ RÂZ (ABDÎ)". Türk Edebiyatı Eserler Sözlüğü, http://tees.yesevi.edu.tr/madde-detay/gulsen-i-raz-abdi. [Erişim Tarihi: 21 Kasım 2024].


Benzer Eserler

# Madde Yazar Madde Yazarı İşlem
1 CEVÂHİR-İ BEVÂHİR-İ MESNEVÎ (ABDÎ) Abdî, Sarı Abdullah Efendi AHMET CAHİD HAKSEVER
Görüntüle
2 MESLEKÜ'L-UŞŞÂK (ABDÎ) Abdî, Sarı Abdullah Efendi Doç. Dr. Bünyamin Ayçiçeği
Görüntüle
3 SEMERÂTU'L-FUÂD Fİ'L-MEBDE VE'L-MEÂD (ABDÎ) Abdî, Sarı Abdullah Efendi Doç. Dr. Bünyamin Ayçiçeği
Görüntüle
4 MİR'ÂTÜ'L-ASFİYÂ FÎ SIFÂTİ'L-MELÂMİYYETİ'L-AHFİYÂ VE ULUVVİ ŞÂNİ'L-EVLİYÂ (ABDÎ) Abdî, Sarı Abdullah Efendi Doç. Dr. Bünyamin Ayçiçeği
Görüntüle
5 MERÂTİBÜ'L-VÜCÛD (ABDÜLKERÎM EL-CÎLÎ) Abdülkerîm el-Cîlî Doç. Dr. Bünyamin Ayçiçeği
Görüntüle
6 RİCÂLÜ'L-GAYB (?) ? Doç. Dr. Bünyamin Ayçiçeği
Görüntüle
7 TERCÜME-İ MAKÂSIDI'L-AYNİYE (ŞEYHÎ) Şeyhî, Abdülmecid Sivâsî Doç. Dr. Bünyamin Ayçiçeği
Görüntüle
8 NASÎHATÜ’L-MÜLÛK TERGÎBEN Lİ-HÜSNİ’S-SÜLÛK (ABDÎ, SARI ABDULLÂH EFENDİ) Abdî, Sarı Abdullâh Efendi Dr. Öğr. Üyesi Ramazan Bardakçı
Görüntüle
9 LEMEZÂT-I HULVİYYE EZ LEMEÂT-I ULVİYYE (MAHMUD CEMALEDDİN HULVÎ) Mahmud Cemaleddin el-Hulvî Diğer Özlem Şamlı
Görüntüle
10 AHBÂRÜ’L-'İBER (ZA’ÎFÎ, MUHAMMED) Za'îfî, Muhammed Dr. Necmiye Özbek Arslan
Görüntüle
11 KIRK HADİS TERCÜMESİ (FEYZÎ-İ KEFEVÎ) Feyzî-i Kefevî Prof. Dr. Adem Ceyhan
Görüntüle
12 ZÜBDETÜ'N-NESÂYİH VE UMDETÜ'T-TEVÂRÎH (IYÂNÎ) Iyânî, Cafer Iyânî Bey Prof. Dr. Osman Ünlü
Görüntüle
13 RÂZ-NÂME FÎ MENÂKIBİ'L-ULEMÂ VE'L-MEŞÂYİH VE'L-FUZELÂ (KEFEVÎ HÜSEYİN) Kefevî, Hüseyin ismail Aksoyak
Görüntüle
14 ES-SEYFÜ'L-MESLÛLÜ FÎ ŞERHİ'R-RESÛLİ (MUSTAFA b. BÂLÎ) Mustafa b. Bâlî Araş. Gör. Oğuzhan Et
Görüntüle
15 HADÎS-İ ŞERÎFLER MECMUASI (MUSTAFÂ b. BÂLÎ) Mustafâ b. Bâlî Araş. Gör. Oğuzhan Et
Görüntüle
16 HÂŞİYE ALÂ ŞERHİ MİFTÂH (MUSTAFA b. BÂLÎ) Mustafâ bin Bâlî Araş. Gör. Oğuzhan Et
Görüntüle
17 TUHFE-İ ŞEMSÎ (ŞEMSÎ) Şemsî, İsfendiyar-zâde Şemsî Ahmed Paşa Prof. Dr. Yunus KAPLAN
Görüntüle
18 KARAMAN-NÂME (ŞİKÂRÎ) Şikârî Araş. Gör. Mizan Coşkun Özgür
Görüntüle