GÜLŞEN-i NİYAZ (AZÎZÎ, KARAÇELEBİ-ZÂDE ABDÜLAZÎZ EFENDİ)
Müellifin başından geçen Kıbrıs sürgününün anlatıldığı sergüzeşt-nâme türündeki mesnevi
Azîzî, Karaçelebi-zâde Abdülaziz Efendi (d. 1000/1592 – ö. 1068/1658)

ISBN: 978-9944-237-87-1


1634 tarihindeki IV. Murat’ın Lehistan Seferi sonrasında İstanbul’da baş gösteren yağ sıkıntısının müsebbibi olarak gösterilen dönemin İstanbul Kadısı Karaçelebi-zâde Abdülazîz Efendi’nin ölüm fermanı bizzat padişah tarafından imzalanmışsa da araya giren Sadrazam Bayram Paşa sayesinde infaz Kıbrıs sürgününe çevrilmiştir (Benli, 2021). Abdülaziz Efendi’nin Gülşen-i Niyâz’ı bu Kıbrıs sürgününü anlatan, mesnevi nazım şekliyle kaleme alınmış bir “sergüzeşt-nâme”dir (Bindal Arslan, 1996: 50).

1855 beyitten oluşan Gülşen-i Niyâz’ın tamamı mesnevi nazım şekliyle ve hafif bahrinin “fe‘ilâtün mefâ‘ilün fe‘ilün” kalıbında yazılmıştır. Bölüm başlıkları mesneviyle aynı vezindeki beyitler şeklinde karşımıza çıkar.

Gülşen-i Niyâz’da klasik mesnevi tertibinin bölümleri kesin sınırlarla görülmez. Bununla birlikte giriş bölümünde 69 beyitlik besmele manzumesi, 25 beyitlik münâcât, 40 beyitlik naat ve 135 beyitlik tasavvufî bir manzume yer alır. Müstakil bir sebeb-i telif bölümüne rastlanmayan girişte mesnevinin yazılış sebebi farklı kısımlarda yer yer dile getirilmiştir (Bindal Arslan, 1996: 52). Azîzî, 269 ila 1819. beyitler arasındaki asıl bölümde Kıbrıs sürgününden önceki bazı hadiseleri ve içinde bulunduğu hissiyatı anlatmakla işe başlar. İnsanların vefasızlığı, yalnız bırakılışı ve dost sandığı kişilerin yaptığı kötülükler sürgünün sebepleri olarak dile getirilir. Sürgün haberini aldığı demler ve sürgünün başlangıcı oldukça gerçekçi tasvirlerle anlatılır. Azîzî, Kıbrıs’ta tam bir tevekkülle sürgünü kabullendiğini, Kıbrıslıların onu nasıl candan sahiplendiğini nazara verir. Kıbrıs’ta kendisine bir cami tahsis edildiğinden ve orada tebliğ görevi yerine getirdiğinden bahseder. Yine de imanın gereği olarak vatan sevgisinin ağır bastığını belirten Azîzî yurdundan uzak kalmaya alışamadığını ve sürgünün bir an önce bitmesi için Allah’a yalvardığını ifade eder. Mesnevinin asıl kısmında Kıbrıs sürgününün bitişi, bir buçuk yıl sonra vatanına dönüşü ve üzerine atılan suçlamalardan aklandığıyla ilgili bölümlere de yer verilir. 35 beyitlik hatime bölümünde kitabı gece gündüz çalışarak tamamladığını belirterek Allah’a yakarışla sözlerini sürdürür. Ölümün bir gün gerçekleşeceğini, her canlının ölümü tadacağını söyleyerek Allah’tan yardım ister ve son sözünün “Lâ ilâhe illallah” olduğunu belirterek eserini tamamlar (Bindal Arslan 1996: 81-87).

Gülşen-i Niyâz’da Kıbrıs sürgününü ve bu sürgünün Azîzî’de uyandırdığı etkiyle birlikte dönemin bazı çarpıklıkları da dile getirilmiştir. Genel itibariyle sosyal hayata dair bir muhtevaya sahip olan eser barındırdığı tasavvufî ve ahlâkî motiflerle öğretici bir mahiyete de sahiptir.

Gülşen-i Niyâz’ın 15 nüshası tespit edilmiştir. Bu nüshalardan eksik veya yanlış kaydedilmiş olanları da bulunmaktadır. Tespit edilen yazmalardan beşi esas alınarak Fatma Bindal Arslan tarafından başarılı bir yüksek lisans çalışması (1996) yapılmıştır. Çalışmada detaylı bir inceleme ve tespit edilen nüshalarla ilgili ayrıntılı bilgiler yer almaktadır. Abdullah Begeç tarafından aynı eser üzerine yapılan çalışma eksik üç nüsha üzerine kurulmuştur ve daha yüzeysel bir inceleme bölümüne sahiptir (2001).

Şairin biyografisi için bk. “Azîzî, Karaçelebi-zâde Abdülaziz Efendi”. Türk Edebiyatı İsimler Sözlüğü. http://teis.yesevi.edu.tr/madde-detay/azizi-abdulaziz

Eserden Örnekler



Gülşen-i Niyâz'dan

Ebsem ol ebsem ey dil-i nâ-şâd

Hadden aşdı şikâyet ü feryâd


Bu kadar cevre ey vücûd-ı şerîf

Olmuş âzürde hayli tab‘-ı latîf


Sana bir lahza verdiler ruhsat

Tâ-be-key yâ bu serseri hareket


Gel o vâdîde etme tarh-ı karâr

Deşt-i mihnetdir ol sakın zinhâr


Kendini mutlakü’l-‘inân sanma

Etdiğin bellidir nihân sanma


Tutalım kimse bilmemiş anı

Şâmil ammâ ki ‘ilm-i sübhânî


Kimseye ta‘n edip uzatma zebân

Çekdiğin hod şe‘âmet-i ‘isyân


Gayrı ko sen hemân kendin gör

Hâk-ı ‘acz ü niyâza yüzler sür


Ola kim rahm ede Rahîm Allâh

Cürmünü ‘afv ede Kerîm Allâh


Hâlini söyle eyleme şekvâ

Açma ol kapıyı büyür gavgâ


İktidâ etdi çünki terk-i vatan

Ki olam kûşe-gîr-i beyt-i hazen


Mütekâdî olup o fırka hemân

Vermediler bu ben fakîre emân


Beni cânumdan etdiler bî-zâr

Virdimizdir du‘âları her bâr


Nice düşnâm etmesin âdem

Yâda geldikçe bu cefâ her dem


Eşk-i gam nâle-i demâdem ile

Ten-i lerzân u kâmet-i ham ile


Dil ki derd âteşi ola mestûr

Âh eylerse ger olur mağdûr


Bi tevakkuf koyup kadırgaya

Saldılar ben garîbi deryâya

….

Sana yâ Rabbi nice şükr edeyim

Sen kerîmi koyup kime gideyim


Dâ’imâ ma‘siyetdir eylediğim

Hep hatâdır hemîşe işlediğim


Münhedim oldı hâne-i ikbâl

Kapladı ben garîbi gerd-i melâl (Bindal Arslan 1996: 171-173)

Kaynakça


Begeç, Abdullah (2001). Kara Çelebi-zâde Abdülaziz Efendi’nin Gülşen-i Niyâz’ı (İnceleme-Metin). Yüksek Lisans Tezi. Malatya: İnönü Üniversitesi.

Bindal Arslan, Fatma (1996). Kara Çelebi-zâde Abdülazîz Gülşen-i Niyâz (Tenkidli Metin/İnceleme). Yüksek Lisans Tezi. Erzurum: Atatürk Üniversitesi.

Atıf Bilgileri


Belenkuyu, Bekir. "GÜLŞEN-i NİYAZ (AZÎZÎ, KARAÇELEBİ-ZÂDE ABDÜLAZÎZ EFENDİ)". Türk Edebiyatı Eserler Sözlüğü, http://tees.yesevi.edu.tr/madde-detay/gulsen-i-niyaz-azizi-karacelebi-zade-abdulaziz-efendi. [Erişim Tarihi: 16 Mayıs 2024].


Benzer Eserler

# Madde Yazar Madde Yazarı İşlem
1 DÎVÂNÇE (AZÎZÎ, KARAÇELEBİ-ZÂDE ABDÜLAZÎZ EFENDİ) Azîzî, Karaçelebi-zâde Abdülazîz Efendi Dr. Öğr. Üyesi Bekir Belenkuyu
Görüntüle
2 RAVZATÜ’L-EBRÂR ZEYLİ (KARAÇELEBİ-ZÂDE ABDÜLAZîZ EFENDİ) Azîzî, Karaçelebi-zâde Abdülazîz Efendi Dr. Öğr. Üyesi Şeyma Benli
Görüntüle
3 SÜLEYMÂN-NÂME (AZÎZÎ, KARAÇELEBİ-ZÂDE) Azîzî, Karaçelebi-zâde Abdülazîz Efendi Doç. Dr. Ramazan Ekinci
Görüntüle
4 MİR’ÂTÜ’S-SAFÂ (KARAÇELEBİ-ZÂDE ABDÜLAZÎZ EFENDİ) Karaçelebi-zâde Abdülazîz Efendi Dr. Öğr. Üyesi Şeyma Benli
Görüntüle
5 ZAFER-NÂME /TÂRÎHÇE-İ FETH-İ REVÂN VE BAĞDÂD (AZÎZÎ, KARAÇELEBİ-ZÂDE ABDÜLAZÎZ EFENDİ) Azîzî, Kara Çelebi-zâde Abdülazîz Dr. Öğr. Üyesi Şeyma Benli
Görüntüle
6 LEMEZÂT-I HULVİYYE EZ LEMEÂT-I ULVİYYE (MAHMUD CEMALEDDİN HULVÎ) Mahmud Cemaleddin el-Hulvî Diğer Özlem Şamlı
Görüntüle
7 AHBÂRÜ’L-'İBER (ZA’ÎFÎ, MUHAMMED) Za'îfî, Muhammed Dr. Necmiye Özbek Arslan
Görüntüle
8 KIRK HADİS TERCÜMESİ (FEYZÎ-İ KEFEVÎ) Feyzî-i Kefevî Prof. Dr. Adem Ceyhan
Görüntüle
9 ZÜBDETÜ'N-NESÂYİH VE UMDETÜ'T-TEVÂRÎH (IYÂNÎ) Iyânî, Cafer Iyânî Bey Prof. Dr. Osman Ünlü
Görüntüle
10 RÂZ-NÂME FÎ MENÂKIBİ'L-ULEMÂ VE'L-MEŞÂYİH VE'L-FUZELÂ (KEFEVÎ HÜSEYİN) Kefevî, Hüseyin ismail Aksoyak
Görüntüle
11 ES-SEYFÜ'L-MESLÛLÜ FÎ ŞERHİ'R-RESÛLİ (MUSTAFA b. BÂLÎ) Mustafa b. Bâlî Araş. Gör. Oğuzhan Et
Görüntüle
12 HADÎS-İ ŞERÎFLER MECMUASI (MUSTAFÂ b. BÂLÎ) Mustafâ b. Bâlî Araş. Gör. Oğuzhan Et
Görüntüle
13 HÂŞİYE ALÂ ŞERHİ MİFTÂH (MUSTAFA b. BÂLÎ) Mustafâ bin Bâlî Araş. Gör. Oğuzhan Et
Görüntüle
14 TUHFE-İ ŞEMSÎ (ŞEMSÎ) Şemsî, İsfendiyar-zâde Şemsî Ahmed Paşa Prof. Dr. Yunus KAPLAN
Görüntüle
15 KARAMAN-NÂME (ŞİKÂRÎ) Şikârî Araş. Gör. Mizan Coşkun Özgür
Görüntüle